Prensesin beyaz atlı prense âşık olduğu masalların tahtını sallayan Shrek, beyazperdeden taştı, çizgi roman kahramanı ve bilgisayar oyunu oldu, uzun zamandır da Broadway’in tozunu attırıyor! Shrek Müzikali dünya turnesinde genci, yaşlısı herkesin yüzünü güldürüyor. Açıkçası yeşil bir dev ve eşeğin şarkı söyleyip dans etmesi fikri bile eğlenceli... Eleştirmenlerden tam not aldığı gibi Tony Ödülleri’nde birçok dalda aday oldu ve “En İyi Kostüm” dalında da ödülü kaptı. Şimdi sıra İstanbul’da... Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde, Türkçe üstyazılı olarak 22 Ocak-7 Şubat 2016 tarihlerinde sahnelenecek. Müzikal gelmeden Shrek rolünü canlandıran Kyle Timson ve yönetmen Stephen Sposito ile konuştuk. İkisi de seyircinin çok eğleneceğinin garantisini veriyor!

‘Rolü alınca hep birlikte zıpladık’

Kyle Timson (Shrek)

Shrek rolünü aldığınızı öğrendiğinizde ne hissettiniz?

Oyunu lisedeyken Broadway’de izlediğimden beri Shrek rolünü hayal ediyordum. İkinci tur seçmelere çağrılmak bile benim için bir lütuftu. Rolü aldığımı haber vermek için aradıklarında arkadaşlarımlaydım; hep birlikte zıplamaya başladık!

Bu müzikalde yer almak sizin için ne anlama geliyor?

Shrek benim için bir animasyon filminin veya müzikalin şimdiye dek verdiği en önemli mesajlardan birine sahip. Gerçek sevgi ve mutluluk magazin dergilerinde gördüğümüzden çok daha fazlası. Bu dünyadaki herkes ve Shrek hem içinde hem de dışında bir güzellik taşıyor. Seyircilere bir devin prensese sahip olabileceğini ve sonsuza kadar mutlu yaşayacaklarını gösteriyor.

Müzikalde sürekli baştan aşağı makyajlısınız. Tam anlamıyla başka birisiniz ve sizi sokakta görse kimse tanımaz. Shrek’i oynayanlardan biri biraz bundan yakınmıştı. Sizin için önemli mi?

Bu işi yapmamın sebebi bu gösteriye ve verdiği mesajlara hizmet etmek. Sokakta beni tanımalarına veya beni bunun için takdir etmelerine gerek yok. Benim için tek önemli şey insanların gösteriden zevk alması.

Eric Petersen, Shrek karakteriyle İskoç aksanının iyi gittiğini söylüyor. Kyle Timson olarak sizin karakterinize katkınız nedir?

Shrek’in en önemli kısmı, insanlığı. Karakterimi büyük öfkeli bir dev olarak oynamak kolay. Ama kimse sadece kötü olmak için kötü olmaz. Shrek’in dünyayı algılama biçiminden ve dünyanın da onu algılama biçiminden dolayı savunmaya geçiyor. Bu rolü oynarken benim için en önemli şey Shrek’in gösterinin başında neden öyle davrandığını izleyicilere göstermek.

Şimdi de tam tersini soracağım... Shrek hayatınızda bir şeyleri değiştirdi mi?

Daha cüsseli bir adam olarak dış görünüşümle ilgili her zaman kendime aşırı güvenen biri olmadım. Bence bu gösteri hayatımda bu bakımdan kendime daha çok güvenmemi sağladı. Bir insan dış görünüşünden çok daha fazlasıdır. Bunu kişisel yaşamıma dair perspektifime yansıtmak benim açımdan büyük bir olaydı.

Shrek aslında bir aşk hikâyesi... Çocuk izleyicileriniz sizce bunu nasıl yorumluyor? Bu müzikalin hikâyesinin çocuklara mesajı ne?

Bence bu gösterinin mesajının yetişkinlerden çok, çocuklara iletilmesi çok daha önemli. Günümüzde toplum, gençlere havalı görünmeleri ve davranmaları için baskı yapıyor. Çocuklar için Shrek gibi klasik yakışıklılık tanımlarına uymayan ve Duloc’taki havalı adamlardan biri olmayan bir devin, peri masalında başrol olduğunu görmek onlara kendi içlerinde yaşayan dev gibi olmaları için ilham verecektir.

Türkiye’deki seyircilere ne söylemek istersiniz? Bu gösteriden beklentileri ne olmalı?

Türkiye’deki seyirciler harika vakit geçirmeye hazır olsun! Hem eğlenceli hem de son derece dokunaklı bir müzikal. Tanıdığınız ve sevdiğiniz film karakterleriyle birlikte 2 saat boyunca gülüp şarkı söyleyeceksiniz.

‘Kendinizden mutlaka bir parça bulacaksınız’

Turne yönetmeni Stephen Sposito

Shrek Müzikali’ni siz nasıl bir oyun olarak görüyorsunuz?

Kesinlikle, absürd komedi, harika dans numaraları olan fantastik bir hikâye... Üstelik bir dragonumuz da var!

Sizce Shrek hangi duyguları temsil ediyor?

Shrek dünyayı küçücük evinden çıkıp keşfetmeye başlayan; kesinlikle gönülsüz bir kahraman. Sonunda da gerçek mutluluğu buluyor. Size ne desem ki? Bu harika bir masal...

Sizce bir ülkede müzikal ve sahne sanatlarının az gerçekleşmesi ne anlama gelir? Türkiye’ye ilk kez geliyorsunuz...

Bu sorunun cevabını vermek çok zor ama mutlaka gelişmesi gerektiğini düşünüyorum. Evet, ülkenize ilk kez geleceğim ve keşfetmek için can atıyorum. Bu müzikal evrensel; çok seveceksiniz ve kendinizden mutlaka bir parça bulacaksınız.

Daniel Radcliffe ile How To Succeed oyunu için Broadway’de birlikte çalıştınız. Nasıl biriydi?

Daniel’den çok etkilendim. O çok zeki, çalışkan ve kesinlikle ilham dolu... Gerçekten iyi biri; tanımanız gerek!

Hollywod yıldızlarının Broadway şovlarına yönelmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Evet, bu ara böyle bir yönelim var. Yetenekli yıldızların sahnede olması seyirci için bir şans; umarım devam ederler.

Kısa kısa Shrek...

• William Steig’in kitabı Shrek!’in haklarını Steven Spielberg 1991’de satın aldı.
• 1995’te Shrek’in beyazperde uyarlaması için çalışmalar başladı ve 2001’de sinemaları kırdı geçirdi. Serinin ilk filmi, toplam 484.4 milyon dolarlık gişe hasılatıyla kendi arenasında bir rekor kırdı.
• Shrek, Akademi Ödülleri tarihinin ilk ‘En İyi Animasyon Film Oscar’ını kazandı.
• Bizim yeşil dev Shrek’in, 2010’da Hollywood Bulvarı’ndaki Şöhret Yolu’nda kendine ait bir yıldızı bile var.

Röportaj: Ece Ulusum