Bu hafta itibari ile hiç yaşamadığım şeyler yaşıyorum. Daha önceki hamileliğimde hiç böyle zorlanmamıştım. Erkek çocuk taşımak cidden zormuş. Kendimi kocaman hissediyorum. Kontrollerim sıklaştı. Yakında doğum tarihi için karar alacağız.

Minik erkeğe gelince: Ciğer gelişimi tamamlandı. Artık doğum poziyonuna geçmeye başlayabilir. Göz bebekleri dışarıdan gelen ışığa göre büyüyüp küçülebilir. Ağırlığının hızla arttığı haftalara geldik ve artık minik erkeğin cilt altı yağ dokusu hızla kalınlaşıyor.

Geçen hafta sizlere doğum şekillerini yazacağımdan bahsetmiştim. İşte bu konu hakkındaki düşüncelerim:

Ben yaşadığım hastalık sebebi ile (yumurtalık kanseri ) aynı zamanda da kişisel tercihim sebebi ile sezaryen doğum yapacağım ama bu demek değildir ki normal/doğal/vajinal doğumu desteklemiyorum.

"Sezaryen bir müdahaledir!" gibi beylik laflar etmeyeceğim burada, bana göre çocuğun anne bedeninden çıkmasına sebep olan her türlü şey bir doğumdur. Hele ki sezaryen olduğu için "Çocuğum var ama ben doğurmadım!" diyerek sezaryeni aşağılayan bir anlayışı asla kabul edemiyorum. Çünkü keyfî yapanlar olduğu gibi buna mecbur kalanlarda var olduğundan sezaryeni sürekli itelemek ve yapmak zorunda kalan anneye gereksiz ruhsal yük bindirmek hiç hoş değil.

Özünde inandığım ve savunduğum şu aslında: Bir kadın ne şekilde doğurursa doğursun başına kötü veya iyi bir şey gelme olasılığı her zaman o kişinin kaderine bağlı. Siz çok güzel hazırlandığınız bir vajinal doğumdan dünyanın en berbat gününü geçirerek çıkabilirsiniz ya da planlı güllük gülistanlık geçeceğini zannettiğiniz sezaryeniniz dünyanızı karartabilir.Bunun tam tersi de olabilir elbette.

Olay iki koldan ele alınmalı:

Siz kendinizi kişisel olarak olası durumlara nasıl hazırladınız ve etrafınız olası durumlara ne kadar hazır?

İlk başta değinmek istediğim en önemli konu; her vajinal doğum isteyen kişinin sezaryen doğum hakkında, her sezaryen doğum isteyen kişinin de vajinal doğum hakkında bilgi sahibi olması şart. Olası herhangi bir durumda aşırı şok yaşamamak için bu kesinlikle gerekli. Kendini normal doğuma hazırlayan kişiler aniden işler sezaryene dönünce ciddi bir korku yaşıyorlar ya da sezaryen olacağım diye normal doğum ihtimalini düşünmeyenler aniden bu durumla karşı karşıya kalabiliyorlar.

Sevgili annem beni ve 2 kardeşimi vajinal doğum ile dünyaya getirmiş. Ağabeylerimden birinin doğumunu bir masal gibi anlatırken diğerinin doğumunda ne kadar zorlandığından bahseder üzerinden minimum 38 yıl geçse bile. Ya da sezaryeni vajinal doğumdan korktuğu için yapan bir arkadaşım "Bir daha asla o ameliyat masasına oturmam" der durur.

Öncelikle Allah tarafından da kadına nasip edilen ve işin doğası olan vajinal doğum tabii ki çocuğunuz için ve anne için en sağlıklı, en doğal yöntem. Yararları saymakla bitmeyecek olan bu yöntemi kolay hale getirecek bir çok uygulama var. Günümüz devlet hastanelerinde iyileştirmeler yapılsa bile hala özel hastane ya da Avrupa standartlarına erişilemese bile, normal doğumda birçok konuda kendinizi rahatlatmanız mümkün.

*Sizi anlayan bir hastane.

*Sizi destekleyecek bir eş/doula/aile ferdi ya da güvendiğiniz bir ebe.

*Doğum öncesi kurslar.

*Doğum öncesi yapılacak ve doğumu kolaylaştıracak sporlar.

*Normal doğumda müdahaleyi ne zaman isterlerse yapacak bir ekip.

*Sesler, müzikleri, kokular vb.

Yani özetle sizi bilinçli bir şekilde destekleyen ve vajinal doğumunuzu en normal ve doğal şekilde yapmanıza yardımcı bir ortam.

Sezaryen olacaksanız da:

*Belden aşağınızın uyuştuğu ve bebeğinizi hemen görebileceğiniz bir anestezi yöntemi tercih edebilirsiniz.

*Doğum sonrası ten tene temas talep edebilir, siz baygın olsanız bile bebeğinizin ilk defa sizin göğsünüze yatırılmasını isteyebilirsiniz.

* Bebeğinizi suyunuz geldiğinde ve doğum yaklaştığında başlayacağımız bir sezaryen ile doğurmak istediğinizi söyleyebilirsiniz.

* Bebeğinizin yıkanmamasını ve o ilk çıktığı hali ile kalmasını talep edebilir o müthiş kokuyu koklamayı talep edebilirsiniz.

* Bebeğinizin göbek bağını eşinizin kesmesi için yanınıza girmesini isteyebilirsiniz.

Ve daha birçok şey...

Doğum şekliniz ne olursa sizin çocuğunuza kavuşacağınız düşüncesine odaklanmanız, başınıza ne geleceği belli olmadığı için her iki doğum şekline de kendinizi hazırlamanız ve olası herhangi bir durumda -istediğinizin aksi olsa bile- kendinizi "Sizin ve bebeğiniz için hayırlısı buymuş" diye düşünebilme olgunluğuna ile yetiştirmeniz her açıdan yarar sağlayacaktır.

Hakkınızda hayırlı olan ve kendinizi en mutlu hissedeceğiniz şekilde sonlanan doğumlarınız olsun.

Hamileliğin 33. haftasında neler olur?