Yeni film projeniz hakkında bize neler söyleyebilirsiniz?

Yeni projem bir sinema filmi; eğlenceli karakterler var, komik bir macera olacak. Film yapmak uzun zaman alıyor. Sekiz haftalık çekimlerden sonra belki fırsat yakalayabilirsem bir iki hafta yaz tatili yapabilmeyi hayal ediyorum.


İlk filminiz olan ‘Herşey Çok Güzel Olacak’ta sizi siyah renk bir Porsche ile izlemiştik. Bu otomobili anlatır mısınız?

Evet, ilk filmdeki sembollerden biri bir Porsche’ydi. Filmde ağabeyimi kandırabilmek için çaldığım Carrera 4S benim kendi otomobilimdi. 96 model, müthiş bir arabaydı ve kendisini çekimler sırasında sete getirilirken elim bir kazada kaybettik ne yazık ki...


Peki ilk otomobiliniz neydi?

Kendime ait ilk otomobil, bütçeme göre güzel bir arabaydı: Polo... Güvenli bir şehir otomobiliydi, güzel günlerimiz oldu. Tabii kendi paranla aldığın ilk otomobil ailenin otomobilinden farklı oluyor. Daha temiz, titiz kullanıyorsun.


‘Bir arabamın adı Ayhan Işık’

Otomobil tutkunuz nereden geliyor? Babanız ya da ağabeyiniz de sizin kadar meraklı mı?

Ailede pek tutkulusu yok, doğrusu benim de çok tutkum yoktur. Sevgim vardır, severim güzel arabayı. Araba aynı zamanda bir arkadaştır neticede. Ben otomobillere arkadaşım gibi bakarım; kız, erkek cinsiyet ayırmam, isim koymam. Hani bazıları arabasına kızım der, kadın ismi koyar falan ya, benim öyle huyum yok, arkadaş bellemişimdir. Bazı tasarım erkek, bazısı kadınsı olabiliyor doğrusu. Sadece bir arabamın adı Ayhan Işık’tır misal. Bir 280SL, kendisinin de bir dönem kullandığı bir otomobil, ben de öyle anıyorum.




Cem Yılmaz geçtiğimiz günlerde Mercedes 280 SE Coupe aracıyla görüntülenmişti.


Otomobil kullanmayı ne kadar seviyorsunuz?

Günlük yoğun olarak araba kullanmam, ama 2-3 günde bir özlediğimle vakit geçirmeye çalışırım.


‘Fren gazdan daha önemli’

En son aldığınız otomobiller neler ve neden bu otomobilleri tercih ettiniz?

Mercedes S63 ve AMG GT S’e döndüm. Çok konforlu, güçlü ve güvenli otomobiller; doğrusu uzun ömürlü bir dostluk olmasını diliyorum. Ben sürat meraklısı değilim pek, ayrıca kabiliyet isteyen konular bunlar; arabanın limitleri yüksek bile olsa direksiyonda kim var bu önemli. Ben makinenin değil, kendi limitimde kullanmayı severim. Fren kabiliyeti gazdan 100 kat daha önemli bir konu benim için, “Abi çok iyi kaçıyor” değil, “Nasıl duruyor ama”cılardanım ben.


Klasik otomobillere merakınız var mı?

Klasik merakım çok değil, ama iki senedir kıymetli bir iki otomobil buldum sanırım, onları muhafaza etmeye çalışacağım. Gerçekten çok iyi durumda iki Pagoda’m; bir 500 SL’im, bir de 280 SE Coupe’um var... Her saniye günlük kullanabiliyorum. Daha ne olsun.


Çok teşekkür ederiz, son olarak söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Sohbet için, bana sorduğunuz sorular için ben teşekkür ederim. Derginizde ve otomotiv dünyasında başarılar diliyorum. En son olarak, tüm gençlere trafikte, araçlarımızın birer makine olduğunu unutmadan, inisiyatifli birer sürücü olarak direksiyona oturmalarını tavsiye ederim... ‘Direksiyon sallamak’ ve otomobil kullanmak elbette farklı şeyler... Hepimize mutlu, huzurlu ve keyifli yollar diliyorum...





‘Param olsa Porsche 918 Spyder alırım’

Bir otomobilde en çok neye önem verirsiniz?

Güzel görüntü ve tasarım teknolojiyle birleşirse en güzeli. Bazen konfor feda edilebilir elbet, ama bir numarası olmalı otomobilin, bir şahsiyeti. Bir de öğrenmek lazım, öğrenmeden zevk de alınmaz bence.


Hayalinizdeki otomobil nedir? Satın almayı çok istediğiniz bir model var mı?

Çok büyük bir hayalim yok, neticede pahalı arabalar bir rakamdan sonra imkânsız hale geliyor. Çok kendini şaşırtmamakta fayda var. Çok param olsa, bir Porsche 918 Spyder alırdım belki, ama belli mi olur, neden tekrar bir Polo olmasın.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.