Onu affedemiyorum

Merhaba Yeşim Hanım, 2014’te eşimle evlendim ve 2 yıl sonra isteyerek hamile kaldım. Ama eşim bu süreçte çok değişti. Beni şişman buldu, alay etti, kırıcı davrandı. Bu tavrı yüzünden çok tartışmamız oldu ama bir anlam veremedim. Kızım yüksek tansiyondan dolayı 1 ay erken doğdu. Eşim doğum sonrasında normalleşti. 3 yıl sonra 2019’da tekrar isteyerek hamile kaldım ama eşimi bana düşünceli ve iyi davranması konusunda çok uyardım. Ancak o maalesef beni 40 yaşında kadınla aldattı ve evinden çıkarken yakaladığım halde inkâr etti... Ben de boşanmaya karar verip annemlere gittim. Bu kadar strese bebeğimin kalbi dayanmadı ve kalp ameliyatı oldu. Bu süreçte de eşimle her fırsatta kavga ettik. Annemin evinde kalamadım, sığdırmadı beni, mecbur kaldım eşimle olmaya ve yanına döndüm. Oğlum ameliyatlı olduğu için çalışamıyorum, tek başıma ayaklarımın üstünde duramıyorum. Sizce ne yapabilirim? Sabırla okula başlasın, öyle çalışıp ayrılırım diyorum. Affedemiyorum çünkü tiksindim.

Yeşim Tijen’in cevabı:

Merhaba sevgili okurlarım, epeydir kedim Kont ile beraber yazlıktayım. Evimin ön ve arka kısmında küçük bahçem var, orada çiçekler ekiyorum. Çiçeklerime bebek gibi ihtimam gösteriyorum. Gübre koydum nasıl coştu güllerim... Akşam üstleri suluyorum. Günün birçok saatinde onları seyrediyorum. Bana kendimi nasıl iyi hissettiriyor anlatamam. Kedim de etrafta fırsat bu fırsat geziniyor. Gözüm bir yandan da onun üzerinde başına bir şey gelmesin diye kolluyorum. Ne de olsa ev kedisi. İşin garip yanı o da ben ona bakıyor muyum diye küçük bir çocuğun annesinin ona bakıyor mu diye bakması gibi peşinde miyim diye bana bakıyor. Beni görünce kendinden emin gezmelerine mutlu mutlu devam ediyor.

Sevdiğim şeylere karşı bir şeyi eksik bıraksam ne olur? Aynı randımanı alabilir miyim? Alamam. Hayatta değer verdiğiniz, sevdiğiniz her şey özen, ilgi istiyor. Siz özen gösterirseniz onlar güzelleşiyorlar. Onların güzelleşmesiyle güzellik size de bulaşıyor. Ruhunuz güzelleşiyor. Bu karşılıklı bir durum. Karşılıklı olmasa, onlara bakmasam ne onlar serpilip açar güzelleşir ne ben ve ruhum güzelleşir. Buradan sizin evliliğinize gelirsek ilişkiler de özen ister sevgili kızım. Karşılıklı özenin olmadığı hiçbir ilişki güzelleşemez. Sizi güzelleştirmeyen biriyle evliyseniz iyi hesap yapmalısınız. Hayatınız bir süre matematikle yol alacak gibi gözüküyor. Eşinizin başına bir saksı düşüp aklı başına gelmezse hesap kitapla yol almak zorundasınız demektir.

Eşinizle ilişkiniz bundan daha iyi olacak diye size ümit veremem. Bir ilişki daha evliliğinin ilk yıllarında rayına oturmamışsa, eşinin duyguları önemsenmemeye başlanmışsa ki bu en önemli hassas dönem olan hamilelikte bile devam ediyorsa eşiniz sonradan değişip hassas, ince ruhlu bir adam olmayacak. Bunu önce kabul etmelisiniz. O zaman bu adamı değiştirmeye uğraşmakla zaman kaybetmeyeceksiniz. Bu uğurda edeceğiniz kavgalar sizi bir yere ulaştırmayacak psikolojik olarak yıpranmaktan başka. Eşinizin sizi aldatması, sizin onu yakalamanız, onun inkâr etmesine gelirsek erkekler bu konuda “Yatakta yakalansan bile inkâr edeceksin” diyerek bir yol çizmişler. Bu yoldan gitmiş eşiniz. Şaşmayın. Suçu kim kabul eder? Kadınlar ne zaman eşleriyle ilgili anlam veremedikleri bir ilgisizlik yaşıyorlarsa altında işle, aşla ilgili bir sorun yoksa anlasınlar ki hayatında bir başka kadın var ama bir türlü kadınlar bunu eşlerine evliliklerine konduramaz. Siz yakalayarak tam on ikiden vurmuşsunuz eşinizi ve affedemiyorsunuz. Oysa kadınlar eninde sonunda affedebiliyorlar bunu biliyoruz çünkü affetmek çok sevmekle ilgili bir durum. Siz kalbinizin derinliklerinde eşinizi çok sevmiyorsunuz. Bazen bu sevmeme durumunu bile anlayamıyor kadınlar. Çünkü bazı kadınlar evliliği çok seviyorlar ve bu ikilemi çözmek, çıkmak hep maddiyatla gerçekleşiyor.

Size tavsiyem kendinize çalışma hayatına girmek için biçtiğiniz zaman olan çocuğunuzun okula başlamasına kadar bu evliliğe isteyerek ya da istemeyerek şans vermeye devam edin. Çocuklarınız var. Tek başınıza çok zorlanırsınız. İki çocuğun bakımı, ilgisi, idaresi, geçimi bunların hesabını yapmak durumundasınız. Şunu bilin eninde sonunda bütün kadınlar aldatılır. İlk aldatılan siz değilsiniz son aldatılan da siz olmayacaksınız. Buna takılmamaya çalışın. Bunu bir travma haline getirmek yerine kendinize bir değişim, gelişim aracı olarak kullanın. El mi yaman bey mi yaman, eşinize kimi kaybedeceğini gelişiminizle gösterin. Ben kadınların aldatıldım diyerek ayrılmalarına karşıyım çünkü kadın, kadın olmasından önce anne olduğunu unutmamalı. Götürebildiği yere kadar götürmek için elinden geleni yapmalı ama yarınlarında hesabını iyi yaparak, kendi elini güçlendirerek. Şu an sizin eliniz güçlü değil. Annenize sığınamamışsınız, sizi barındırmamış o zaman yapacağınız şey tahammül göstermek ve kendinizi yarınlara hazırlamak. Bugün atamadığınız bu adım için, eşinize tahammül etmek zorunda kaldığınız için kendinizi, kaderinizi suçlamayın çünkü hiçbir zaman geç olmayacak. Eşinizin tüm olumsuz davranışları arasında en azından çocuğunuzun rahatsızlığı sırasında yanınızda olmayı bilmesi gibi güzel bir tarafı olduğunu da görmemezlikten gelemeyiz. Kadın eş ise, anne ise evliliği için, çocukları için biraz daha sabretmeli yavrum. Olmuyorsa hala zamanı geldiğinde, siz kendinizi hazır hissettiğinizde, şimdi çocuklarıma bakabilirim diyebildiğinizde boşanmak daha kolay olacaktır. Her şeyin sizin ve güzel aileniz için en güzel şekilde gelişmesi dileğimdir. Çünkü yarınlarda hep ümit vardır.

Sevgiler sevgili okurlarıma...