Yaptığımdan gerçekten pişmanım

Yeşim Hanım merhabalar, hiç uzatmadan konuya girmek istiyorum. Ben 21 yaşında bir kadınım ve bundan 2 sene önce bir ilişkim vardı. İlişkinin başlarında erkek arkadaşım, bir ilişkide cinsellik aradığını söylemişti. Ben ise zıttı düşüncedeydim, bir şeyler yaşanacaksa ömür boyu devam edeceğin kişiyle yaşanmalıydı. Düşünceme saygı duyduğunu söylemişti fakat ilişkinin 6. aylarında bu konuyu bana tekrar tekrar açarak uzun bir süre duygusal ve cinsel şiddet uygulamaya başlamıştı. Ben de onun manipülasyonuna gelerek onunla birlikte oldum. Bunun bir şiddet türü ve manipülasyon olduğunu ise ancak uzman bir psikologla görüştüğüm zaman fark edebilmiştim. Şimdi ise tekrardan lisedeyken sevgili olduğum, çocukluğumu onunla birlikte geçirdiğim adam girdi ve bu durumu biliyor. Yaşadığım baskıyı, gördüğüm psikolojik şiddeti ve manipülasyonu bilmiyor ama o adamla aramızda cinsel anlamda bir şeyler yaşandığından haberdar. Bir şey söylemese de bu konuda bana kızgın ve kırgın olduğunun farkındayım. Onun bu tavrı, hep düşünmekten kaçtığım "yaşadığımdan pişman mıyım?" sorusuyla yüzleşmeme neden oldu ve yaptığımdan gerçekten pişman olduğumu fark ettim. Şimdi zamanı geri alamam fakat kendisi de hala değer verdiğim birisi. Ona yaşadıklarımı ve pişmanlığımı anlattığımda beni anlar ve affedebilirse kendisiyle tekrar bir ilişki içinde olmayı istiyorum. Bu konuda ne yapacağımı, ona nasıl kendimi anlatacağımı bilmiyorum. Bir abla ve anne olarak tavsiyelerinizi bekliyorum. Teşekkür ederim.

Yeşim Tijen’in cevabı:

Seni öptüğüm sokak var ya oraya gömsünler beni diyor bir şarkı sözlerinde. Bazı yaşananlar böylesi kıymetli olabiliyor. Bazen ise “Hay yaşamaz olaydım” diyebiliyor insan. Siz yaşadıklarını silmek, unutmak isteyenlerdensiniz. Unutmak eninde sonunda olacaktır. Bir gün unutacaksınız. Hatırlamayacaksınız bile. Belki nadiren aklınıza gelecek. Çünkü büyüyeceksiniz, olgunlaşacaksınız. Dün çok önemli bulduklarınız gözünüzde eski önemini kaybedecek. Eğer kendinizi yetiştirir, geliştirir, güçlenirseniz gerçekten istemediğiniz bir şeyi yapmayacak, yaptıklarınızın sorumluluğunu da taşıyabileceksiniz. Erken yaşta erkek arkadaşınızla birlikte olmuşsunuz. Genç ısrarcı olmuş. Siz de önceleri kabul etmemiş sonra karşı koyamamışsınız, size psikolojik şiddet uygulamış. Neden ayrılmadınız yavrum? Ayrılabilirdiniz. Beraber olmayı tercih edecek kadar o zamanlarda genç sizin için önemliymiş demek ki. Onu önemsemiş, kaybetmek istememişsiniz. Belki henüz çok genç olmanız, duygularınızın, hormonlarınızın, gencin dürtüleri sizin bunları yaşamanıza neden olmuş ama bu hususta o zamandan net çizgilerinizi oluşturabilmiş olsaydınız bugün bu sorunlarla boğuşmayacaktınız. İnsanın yaşamda sınırları olmak zorunda. Hani çok sevdiğimiz Türkan Şoray’ın oynayacağı filmlerde kesin çizgilerinden bahsedilir. O meşhur Türkan Şoray kanunları Türk sinema tarihine damgasını vurmuştur. Onun gibi sizin için de bu gencin ısrarla sizinle birlikte olmak istemesine karşın kesin bir tavrınız olsaydı bu zorlamalar bir ayrılık nedeni olabilirdi. Olamamış. Bu sevgiliyle birlikte olmak bir hata mı? Kimine göre evet kimine göre hayır. Bana sorarsanız günümüz gençleri artık bu konuyu kendi kendilerine aşacaklar gibi gözüküyor çünkü çağ değişti. 18 yaşında evlenilmiyor. Hormonlar söz dinlemiyor, yerinde durmuyor hal böyle olunca bu tarz birliktelikler şimdilerde olabiliyor. Bana sorarsanız çok erken bir yaş. Sonrası tabii pişmanlık olacak çünkü kendini bedenini, ne istediğini bilmediği yaşlar. Gençken bazı durumlar olabiliyor olana ve ölene çare yok derler ya öyle. Yapacak bir şey olmadığına göre size kalan bu durumun sizin kişiliğinize, yaşamınıza olumsuz yön vermesine izin vermemek olmalı. Buradan bir ders çıkarmalı kendinize, duygularınıza sahip çıkmayı öğrenmeye başlamalısınız. Yaşadıklarınızın altında ezilmek yerine yaşamış olduğunuz bu ilişkinin sorumluluğunu alarak sahip çıkmalı, dik durmaya çalışmalısınız. Bana şiddet uyguladı vs diye kendinizi savunmak sizi daha masum hale getirmeyecek. Sonuç ne? Birlikte olmuş musunuz? Olmuşsunuz. Önemli olan sonuç. Herkes sonuca bakar. Hafifletici sebepleriniz sizi daha masum hale getirmeyecek yavrum.

Siz bu konuyu ona üstü kapalı olsa da anlatmışsanız suçluluk duymayacaksınız. Onu kandırmamış, dürüst davranmışsınız. Şimdiden sonrasındaki tavrınız sizi o gence anlatmaya başlayacak. Bu yaşadığınızdan dolayı kendinizi eksik, kusurlu hissetmeyin, güveninizi kaybetmeyin ama hayatı daha bilinçle yaşamaya çalışın. Yaşam rastgele yaşanamayacak kadar değerli, çünkü kendinizi oluşturacaksınız. Ben de varım diyeceksiniz. O var olmak için de önem verdiğiniz değerleriniz olmalı. Bunlara tutunarak hayatınızda yol alırsanız bu değerler sizi yanlış yapmaktan alıkoyacaktır. Aksi halde yaşamda gerçek değerinize ulaşamazsınız ya da geç ulaşırsınız. Bu yazdıklarım sizi ürkütmesin aksine size ışık tutsun diye yazıyorum. Kendinizi hayat tarzınız, eğitiminiz, değerlerinizle yaşama katmayı bilirseniz yaşadıklarınızın zaman içinde önemi kalmadığını siz de göreceksiniz. Çünkü siz kendiniz değerli olacaksınız. Mühim olan sizin kendinize hakkınızı vermeniz. Siz kendinize hakkınızı verirseniz yaşamda sevgiliniz de diğer insanlar da hak ettiğiniz değeri vereceklerdir. Bundan hiç kuşkunuz olmasın. Hangi çağdayız? Dünyanın sonu değil, hayat yeni başlayacak... Bu başlayan hayat filminizin başrol oyuncusu olarak Türkan Şoray gibi kurallarınızla oynayın olur mu?

Sevgiler sevgili okurlarıma...