Eşim beni benimle aldatıyor
Eşimin partner bulma sitelerine girdiğini fark ettim. Bir hesap açtım, sohbete başladık, ilişki ilerledi. Yarın güya İzmir’den olduğum için, İzmir’e benimle tanışmaya gelecek. Eşim bu durumda beni benle aldatmış oluyor. Kendi elimle hazırladığım bu sonu, şu an sindiremiyorum. Yardımcı olacak sözlerinize ihtiyacım var.
Sevgiler…
Yeşim Tijen’in cevabı:
Kelek
“Kadın gözüyle erkek” diye sordular
Şöyle bakındım etrafa
Hani, nerede erkek?
Ah canıım onların hepsi dönek
Yani canımcım
Bizim karpuzlar kelek
Yeşim Tijen
Hüzünlü Valizler kitabından
Sizi rahatlatacak sözleri yazabilmeyi ne çok isterdim ama böyle bir söz yok, sevgili okurum. Birçok kadının yaşadığı, bazılarının konduramamaktan farkında olmadığı, “benim kocam yapmaz” diyerek böbürlendiği, bazılarının cesaret edemediği, anlasa bile anlamamazlıktan geldiği, “Aman rahatım bozulmasın, ne yaparsa yapsın” diyerek kocasını kendi haline bıraktığı bir durumda, siz hafiye olup, öyle sanıyorum, sizi şüphelendiren davranışları da olduğundan konuyu çözmekte kararlı davranmışsınız. Cesaretinizden dolayı sizi kutluyorum, zeki bir kadınsınız. Aslına bakarsanız trajikomik bir durum, yaşadığınız. Kabul etmesi, sindirmesi ayrı ayrı zor. Eliniz ayağınız dökülmüş, eşinize inancınız kaybolmuştur artık, zaten dikkatli olmalısınız. Hemen akabinde değil belki ama ilk fırsatında bir daha yapacaktır. Aldatmanın hiçbir bahanesi olmaz, sevgili okurum, olmamalı da. Evlenirken verilen sözler öyle kolay unutulmamalı. Kadın unutmuyor, erkeğin de unutup gününü gün etmeye hakkı yok. Neyin ayrıcalığı bu? Tamamen bencillik. Kendilerine bunu hak görebiliyorlar, insan inanamıyor, tüm güzel hareketler evelenene kadar, maalesef sonra fosssss. Sizin merak ettiğiniz, “Şimdi ne yapacağım?” sorusu… Bunu kendinizde arayacaksınız. Aldatılmanın öğrenilmesine kişilerin verdiği tepkiler farklı oluyor. Biraz kişilik, biraz cesaret, kendine olan güveni, menfaatler, çocuk varsa, çocuklar, aileler, yalnız bir kadın olarak kalmaktan korkmak bunlar ayrı ayrı ya da hepsi, kişiyi o evlilikte güveni kalmasa bile tutabiliyor.
“Doğru olan ne?” derseniz, doğruyu bu yaşanan olayın hemen akabinde değil de biraz zaman geçtikten sonra bulabilirsiniz. Doğrular herkese göre, yaşanan evliliklere göre değişebiliyor. Kendi doğrunuzu bulmak için yaşadığınız bu üzücü olayın soğumasını bekleyin, derim. Tepkinizi gösterin, cezasını çeksin ama gerçek anlamda bir karar vermek için kendinize zaman tanıyın. Yapbozlar gibi her şeyin zihninizde yerini bulması gerekiyor. Bildiğim, bir sevgiyi yaşatabilmenin olmazsa olmazı, saygıyı karşındakinde hissettirmektir. Gerçek anlamda yaşanan evlilikler, sevginin yanında saygıyla taşınır. Bu saygı kadında veya erkekte yapılan yanlışlarla her yitirilişinde sevgiden yer, sevgi kalplerde ölünce geriye kocasını ya da karısını umursamayan ya da dayanamayıp terk etmiş biri kalır. Evliliğinize buradan bakacaksınız. Gerçeğe ulaşmak üzere bir yolculuk yaptınız, araştırdınız, buldunuz, yani göze aldınız çünkü “gerçeğe giden yolda güvenlik olmazmış,” böyle demişler. Siz de kendinizi güvende hissetmiyorsunuzdur, biliyorum. Sakın korkmayın, kendinize güvensizlik hissetmeyin, sakinleşmeye çalışın. Siz “bu adamla nasıl mücadele edeceğim” diye düşünürken bütün mücadelelerin insanın kendisiyle olduğunu da bilin. Başkasını değiştiremezsiniz, ona sadakat duygusunu yükleyemezsiniz, siz kendi düşüncelerinize bakacaksınız. “Ben kocamın aldatmalarına tahammül edebilir miyim? Onunla bu hayatı devam ettirebilececek miyim?” Bunların cevabını siz vereceksiniz, eşiniz bu evliliği aldatmalarına devam ederek de sürdürebilir. Tahammül gösterecek olan sizsiniz, o yüzden de tüm soruların cevapları sizde. Diyelim, bu ilk aldatışı olmuş olsun ama bir müddet sonra aklındaki niyetine sitelerden değil de başka şekilde bir yol bulmak için uğraşacaktır. İnsanın aklında böyle bir niyet olmaya görsün, o niyete ulaşmak için fırsat kollamaya devam edecektir. Size tavsiyem, sert bir şekilde tepkinizi ortaya koyun. Cezasını çektirin ama bu konuyu tekrar tekrar gündeme getirip yüzsüzleştirmeyin. Zaman içinde hal ve hareketlerine bakıp bu yolda onunla olup olmayacağınız konusunda kendisi davranışlarıyla bir karar verdirecek, “ona güvenebilirim” ya da “güvenemem” diyeceksiniz.
Siz güçlü bir kadınsınız, bu yaşadıklarınızla sanmayın ki aciz bir duruma düştünüz. Evet, acı bir olay yaşadınızsa da bu olayla daha güçlü bir kadın oldunuz. Başınız dik olsun. Kendinize inanın, daha çok sevin, sevgili okurum. Bu satırlarımı okuduğunuz gün Kadınlar Günü olacak. Sizin ve tüm kadın okurlarımın bu anlamlı gününü yürekten kutluyorum. Atatürk’e bize verdiği haklardan dolayı bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Bizi onun kadar biz bile düşünmedik.
Sevgiler…
YORUMLAR