Güzel model Yüksel Hanım’ın tekrar televizyonda yer almak ya da oyunculuk gibi bir düşüncesi yok. Ama hayat ne gösterir kimse bilemez tabii diye de ekliyor. Çocuğuyla, mutlu yuvasıyla Yüksel Hanım sakin, dingin yaşamını ve huzurlu geçen anneliğini anlattı.


Hamileliğinizde kaç kilo aldınız?

Hamileliğimde 12 kilo aldım. Hamileliğim yaza denk geldiği için şanslıydım. Aşırı yemek yiyemedim ama iştahsız da değildim. Kilo almayayım diye özellikle dikkat etmedim. Şu an hala emziriyorum.


Doğumunuz...

Sezaryen doğum yaptım. Doğumdan sonra hemen 8 kilo verdim. Şimdi birkaç kilo daha fazlam var.


Emziriyorsunuz, bu arada nasıl besleniyorsunuz?

Evet. Can Ares şimdi 9 aylık, çok güzel emiyor. Emzirirken çok yemek yedim, özellikle ek gıdalar geçmeden önce. Bir de kış dönemine geldi emzirmem. Tatlı da yedim bol bol.


Can mı, Ares mi?

Herkes daha kolay olduğu için Can diyor. Ben Can Ares diyorum.


Artık hep İzmir’de misiniz, nasıl döndünüz İzmir’e?

Bir güzellik yarışması nedeniyle İstanbul’a gelmiştim. İzmir’e dönme fikri hiç aklımda yoktu. Ama evliliğim dolayısıyla, eşim İzmir’de yaşadığı için döndüm. İlk seneler İstanbul’a çok sık geliyorduk, eşimin de çok işi oluyordu. Sonra ben hamile kalmadan birkaç ay önce tamamen İzmir’de yaşamaya başladık. Eşim de İstanbul’daki işini kapattı sonra zaten hamilelik derken… İzmir’de kaldık.


Özlüyor musunuz İstanbul’u?

Pek değil. Çünkü bütün ailemle birlikteyim. Hem zaten, İzmir memleketim, doğup büyüdüğüm şehir. Benim için İzmir’de yaşamak bir başka tabii. İzmir’de dışarı çıktığımda otomobil kullanmadan bütün işlerimi halledebiliyorum ama İstanbul’da bu pek mümkün değil. Bir günün içinde birçok şey yapabiliyorum ama İstanbul’da bu pek mümkün değil, malum siz de biliyorsunuz.


İstanbul için planlarınız var mı?

Şu anda İstanbul’da çalışmak gibi bir şey yok. Çünkü ben kendim bakmak istiyorum çocuğuma. İlk zamanlar sağ olsun annem, kayınvalidem ve ablamlar çok yardım etti bana. İlk aylar Can Ares çok gazlıydı. 6. aya kadar da devam etti.


Can Ares’le bir gününüz nasıl geçiyor?

Sabahları kalkıyoruz, oyun oynuyoruz, yatak keyfi yapıyoruz birlikte. Sonra kahvaltısını hazırlıyorum, kahvaltıdan sonra tekrar oyun oynuyoruz. Bir süre sonra öğle uykusuna yatıyor. Sonra yine oyun oynuyoruz, akşamüstüne doğru da dışarı çıkıyoruz, yürüyüş yapıyoruz. İlk kez iki hafta önce Çeşme’de denize girdi. Çok sevdi kumu ve denizi. Hafta sonları Çeşme’ye gidiyoruz genelde, arkadaşlarımızla buluşuyoruz. Onların da çocukları var. Çocuklar da birbirleriyle iyi anlaşıyorlar. Ordayken bol bol babasıyla oynuyorlar.




İkinci bir çocuk düşünüyor musunuz?

Ben ileride ikinci çocuğu da düşünüyorum. Benim iki ablam var. Birbirimize çok desteğiz. İnsanın bir kardeşi olması çok güzel bir şey. Can’ın da bir kardeşi olmasını isterim. Bir de ikinci çocuk olunca sanki tam bir aile oluyorsunuz. Ama üç, dört çocuk da istemem. Tabii sadece Can’a kardeş olsun diye yapmak değil de bir evlat sahibi daha olmayı isterim.


Eveeet, bizim en sevdiğimiz konu, burçlarınız…

Ben terazi burcuyum. Eşim akrep burcu. Can Ares başak. Can’ın yükseleni de başak. Eşim akrebe akrep. Ben de teraziye akrebim. Bir de başak, terazi, akrep arka arkaya giden burçlar. Nasıl? Ben de epey meraklıymışım değil mi burçlara? Can’ımız 9 Eylül doğumlu. İşe bakın, doğumu İzmir’in kurtuluş tarihine denk geldi!


Hatırlatmak istemiyoruz tekrar ama daha önce bir düşük yaşamıştınız…

İlk hamileliğimde bir düşük yaşadım. O zaman babamı kaybetmiştim. Çok kısa bir süre sonra da düşük yaptım. Doktorlarım da düşük yapmamın sebebinin üzüntü olduğunu düşünüyor. Çünkü hamileliğim çok sağlıklı gidiyordu. 7 aylıkken düşük yaptım. Neyse o günler geride kaldı.





Tabii… Üst üste sıkıntılar gelmiş ama ardından bu mutluluk çok daha kıymetlidir sizin için…

Evet, önemli olan dünyaya gelecek çocuğunuzun sağlıklı olması. Hiçbir zaman kız olsun, erkek olsun diye bir düşüncem olmadı. Annelere tavsiyem çocuk sahibi olmak konusunda hiçbir zaman karamsarlığa kapılmasınlar. Örneğin ben, maalesef bir düşük yaşadım ama yaşanması gerekiyormuş. Allah Can Ares’e ömür versin.


Eşiniz yardımcı mı size?

Can’ın bakımında bana çok yardımcı oluyor. Mamasını yedirir, altını bağlar, üstünü giydirir. Bizim bakıcımız da yok. Her adımını kendim izlemek için özellikle istemedim. Mesela doğduğundan beri banyosunu ben yaptırırım. Annem bana çok yardım ediyor.


Ben onu çok sık kucağıma da alıyorum. Hani kucağa almayın alışmasın derler ya ben de söylenenlere inat her fırsatta kucağıma alırım. Bunlar eskidendi bence. Artık tam tersi, eski şimdi çocuğunuzla ne kadar ilgilenirseniz o kadar iyi.


Çok huzurlu bir çocuk Can Ares…

Evet, çok uysaldır benim oğlum. Ama uykusu geldiğince biraz huysuzlaşıyor. O zaman bi hemen anlıyorum uykusu geldiğini. Yemek saatleri de düzenli. Başak burcu ya her şeyi düzenli!


Bizim klasik sorumuz, gönlünüzden geçen bir meslek var mı Can Ares için?

İleride yapacağı meslekle ilgili hiçbir düşüncem yok şu an. Ama mutlaka sporla ilgilenmesini istiyorum. Eşim de istiyor. Yüzme ya da tenis olabilir. Bu konuda ona sonuna kadar destek oluruz. Ama ne hoşuna giderse canı ne isterse onu yapsın. O konuda onu on özgür bırakmaktan yanayım. Tabii her konuda bilgilendirdikten sonra…


Siz esmer güzelisiniz. Eşiniz de esmer… Can Ares sarışın mavi gözlü kime benziyor?

Can Ares tip olarak babaya benziyor ama renk olarak ikimize de benzemiyor. Ama ailemizde uzaktan da olsa sarışınlık ve mavi bir gözlülük var. Kayınvalidem yeşil gözlü, eşimin babaannesi mavi gözlü. Sanırım bizim değil de daha çok büyüklerimizin genlerini almış. Çenesi ve biraz da göz şeklini de bana benzeten oluyor. Can dünyaya geldiğinde biz de çok şaşırdık tabii.




Peki, doğum sonrası depresyon yaşadınız de mi?

Ben doğum sonrası depresyon yaşamadım. Bir arkadaşım hafif şiddette yaşamıştı. Ona şahit oldum sadece. Çocuk dünyadaki en güzel şey, Allah’ın verebileceği en büyük mutluluk. O yüzden ona en iyi şekilde bakmak zaten büyük keyif. Doğum sonrası depresyona girmeyen de girenlerin halinden anlamayabilir. Ben yaşamadığım için bilmiyorum. Ama eninde sonunda geçecektir. Çocuğunuzun sıcaklığını, sevgisini alınca onun yerini hiçbir şey tutamayacak. Bunu yaşadıklarında da bütün sıkıntılar ve depresyonlar geçer diye düşünüyorum. Zaten uzmanlar da bu sorunun akut olmadığını, geçici olduğunu söylüyor.


Annelerimize neler önerirsiniz?

Emzirme çok önemli. Çok keyifli bir şey. Onu kucağıma aldığımda ağzını açtığını görmek beni çok mutlu ediyor. Emzirme sadece bebeğin fizyolojik açıdan doyması değil anneyle kurduğu bağdan dolayı da çok önemli. Ayrıca doktorlar, uzun emzirmenin bebeğin psikolojisi için de çok önemli olduğunu söylüyor. Kendine güveni geliyormuş. Sağlığı için de çok önemli tabii. Anneler, 1 yaşına kadar emzirebiliyorsa emzirsin. Anneler hamilelikte aldıkları kiloları da dert etmesin. Emzirme kilo vermeleri açısından da yararlı. Sadece hamileliklerinde aşırı kilo almamaya çalışsınlar.





Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.