Dizi ve film müzikleri” denince ilk akla gelenlerden biri o. Bir zamanlar yaptığı “Uzaylı gördüm” açıklamaları ortalığı kasıp kavurunca kendini iyice işlerine vermişti. Belki de kırgınlıktan... Uzun bir aradan sonra Gökhan Kırdar katalog albümü “Diskografi” ile eski şarkılarıyla yeniden aramızda. Üstelik 13 Kasım’da İstanbul Bostancı Gösteri Merkezi’nde başlayacak 1 yıllık bir turneyle.


Turnenin adı Aşkla... “Kırdar konser versin kampanyası” başlatan hayranları sonunda mutlu sonla kucaklaştı. Öncesinde Gökhan Kırdar ile stüdyoda buluştuk. Her zamanki gibi siyahlar içinde çıktı karşımıza. Bir kahve eşliğinde yeni albümünü ve turnesini konuştuk.


-Uzun zaman oldu... “Diskografi” albümünüzde neler olacak?

Albümle birlikte bir konser prodüksiyonu yapmak istedik. Şu zamana kadar televizyon dizileri çok vaktimi alıyordu. Asıl planladıklarımı yapmaya vakit olmuyordu. Fırsat bulur bulmaz bu projeye giriştim. Diskografi aslında bir albüm kataloğu. 94’ten bu yana yayınladığım parçaları derledik. Özellikle hit olmuş parçaları seçtik. İngilizce’ye de çeviriyoruz parçaları. Bunu yurtdışı turnelerimiz için yaptık. 1 yıl sürecek bu turne... Sözsüz parçalarım da var biliyorsunuz, hatta albümlerim. 13 Kasım’daki konserde bu parçalar çalarken sürprizimiz de olacak.


-Albümde neler olacak?

Albüm 3 bölümden oluşacak. İlk bölümde dizi ve filmlerde seslendirdiğim bestesi bana ait olmayan ama çok bilinen anonim eserler, ikinci bölümde Kurtlar Vadisi, Yabancı Damat, Kayıp ve Haziran Gecesi, film ve belgesellerdeki çok insana ulaşan popüler parçalarım ve üçüncü bölümdeyse sözü ve bestesi bana ait olan şarkılarımın Türkçe ve İngilizce farklı versiyonları olacak. Bir de albüm kataloğu içinden parçaları internet sitemde yer alacak. İnsanlar sitemden satın alabilir ve her şeyi takip edebilir.


-Sürprizi bozmak istemem ama dans performansları olacağını duydum.

Evet. Yaklaşık 3 saatlik bir sahne prodüksiyonu bu, iki perdesi olacak.


-Neden “Aşkla” adı verdiniz turnenize?

Ben hayranlarımla internet üzerinden yazışırım ve her yazışmanın sonuna da “Aşkla” yazarım. Bu bir kalıp haline geldi sonra aramızda. Şimdiyse “Aşkla” bir felsefi slogan ve proje oldu. Sanatsal marka olarak da tescilledik.


-Sizin konser tarihlerine önem verdiğinizi biliyoruz. 13 Kasım’ın bir özelliği var mı?

Evet ben Ay konumlarına bakarak konserler düzenliyorum. Özellikle de Yeni Ay ve Dolunay’da tercih ediyorum. 13 Kasım’a da baktık iyi duruyor. Bu gala konser.


‘TELİF HAKLARI KONUSUNDA MUSTARİBİM’


-Konsere hazır mısınız?

Psikolojik olarak evet. Bunu bir kavuşma olarak nitelendiriyorum. Ama teknik olarak da yalnız olmayacağım için hazır olacağımızı düşünüyorum. Beni gönülden sevenlerin orada olmasını isterim, mutlu olurum. Beni lütfen takip etsinler.


- Müzik endüstrisini nasıl yorumluyorsunuz?

Telif hakları konusundan mustaribim, her sanatçı gibi. İzinsiz kullanımlar zirve yapmış durumda. Merak ediyorum bütün sanatçılar bir olup YouTube ve benzeri sitelere dava açtığında neler olacak. Bence sanatçılar kendi web sayfaları üzerinden paylaşım yapması gerek, gelecekte de böyle olacak gibi görünüyor.


-90’ları özlüyor musunuz?

Geçmişi pek özlemiyorum. Yaradılışın doğasında var zaman geçtikçe hayat kolaylaşıyor ve alışmak gerekir. Geriye atacağınız her adımı akan nehirde ters yönde yüzmeye benzetiyorum.


-Çok derin anlamlar içeren şeyler diyorsunuz. Merak ediyorum, “Hayatı anladım” diyebiliyor musunuz?

Bu çok iddialı olur ama hayatı anlamaya devam ediyorum diyebilirim.


-Siz çok merak ediliyorsunuz. Neden sizce?

Özel hayatımı çok ortada yaşamadığım içindir belki. Âşık olduğum insanların mahremiyeti olmalı diye düşünüyorum. Aksi halde gerçek olmaktan çıkar ve başkaları şekillendirmeye başlayacak. Ortada bir aşk var ama ben o aşkın sahipleriyle tanışmalarını engelliyorum. Sadece aşk değil yaşam tarzım için de bu geçerli.



Popüler kültüre karşı bir mesafeniz var ama yaptığınız dizi müzikleriyle de tam göbeğindesiniz.

Doğru tespit... Müzik piyasasında yetenekli olmak yetmez sen onların istediğini yapmalısın der yapımcılar. Birçok sanatçı da bu tuzağa düşer. Ben tam tersini yapıyorum. Hep kendi dilediğim işleri yaptım. Benimle aynı zamanda piyasaya çıkmış birçok isim şimdi yok. İnsanların istediğini verdiğiniz sürece yeni jenerasyonun taleplerini karşılayamazsınız. Kendi yolumda çok da piyasadan uzaklaşmadan ilerliyorum...


‘DEDİKLERİM YANLIŞ ANLATILDI’


- Foton Kuşağı hakkındaki görüşleriniz aynı mı?

Benim dediklerim sanki bir günde bambaşka bir dünyaya uyanacağız gibi yanlış anlatıldı. Tam tersine ben bir şey olmayacak derken birden tam tersi söylendi öyle algılandı. Benim demek istediğim bir dibe vuruş yaşanacaktı o yıllarda ve oldu da zaten. Ardından da yükseliş dönemine girildi.


-Uzaylıları gördüğünüzü söylemiştiniz. Bu açıklamayı yaptığınız için pişman mısınız?

Olmadım. Çünkü ben gözümle gördüğüm şeyleri anlattım. Görmeyenlerin anlaması çok zor. Ama şimdi NASA’nın yayınladığı videolara ve yaptıkları açıklamalara baksınlar; tanımlanamayan cisimler olduğunu apaçık kabul ediyorlar. Dediklerim kanıtlanmış nitelikte. Benim bunu açıkladığım yıllarda NASA reddediyordu ama şimdi kabul ediyor. İlgi çekmek için saçmasapan şeyler uyduracak biri değilim.




Röportaj: Ece ULUSUM

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.