Bazı günler spor yaparken, herşey su gibi çok rahat akar, hoca ne gösterse çok rahat yaparım, kendimden çok eminimdir, leb demeden leblebiyi anlarım. Bazı günler de çok tutuğumdur, performansım çok düşük olur. Bu sadece spor için değil; çalışma hayatımda da bazen kelimeler, harfler sanki klavyede akıp gider, bazı günler ben ekrana uzun uzun bakarım ama yazdığımdan veya okuduğumdan pek birşey anlamam. Daha iyi nasıl performans gösterebiliriz, neden bir gün çok rahat çalışırken, bir başka gün zorlanıyoruz? Bu konuyu uzmanından öğrenmek istedim. Psikoloji İstanbul Danışmanlık Merkezi’nden Uzman Psikolog ve Performans Geliştirme Uzmanı Filiz Kaya ile performans alanında sohbet ettik.


Performans alanlarında çalışan kişilerle yapılan görüşmelerde, en iyi performansın görüldüğü zamanlar, evrensel bir çerçevede incelendiğinde belirtilen ortak durum söz konusu:


  • “O gün her şey istediğim gibi gitti.”
  • “Hiç hata yapmadım.”
  • “Kendimi çok iyi hissediyordum.”
  • “Sanki o gün başka hiçbir şey aklımda yoktu.”

Üst düzey performans sergileyen oyuncular, dansçılar, sporcular bu üst düzey performanslarını sergiledikleri günü sıklıkla şans eseri olarak tanımlar, “Günümdeydim” derler. Ayrıntılara bakıldığında, şanstan çok optimum enerji düzeyi ve iyi kullanılan bir dizi zihinsel/psikolojik/bedensel beceri ile karşılaşıyoruz. Bu özellikleri bilmek ve bu farkındalıkla çalışmak, gelişme fırsatı verir ve performansın yükselmesine destek sağlar.


“Gününde” olmanın özellikleri genel olarak şu şekilde:


  1. Rahat: Zihin sakin ve beden harekete hazır... Bu durumun sağlanabilmesi için de normal canlılık düzeyinin biraz üstü yeterli.

  2. Kendinden emin: Kendinden emin olan, korkmayan kişi duruşu, yürüyüşü, beden ve yüz ifadeleri ile bunu belli eder. Üst düzey performans, kişinin performans için beklediği durum olmalı, olmasını umduğu ya da dilediği değil. İçgüdülerine ve zamanlamasına güvenmeli.

  3. Tamamen odaklanmış: Kişinin geçmiş ya da gelecekle ilgilenmeksizin “şimdi ve burada” olması ve o ana tamamen odaklanması gerekir. Oyuncakları ile oyun oynayan bir çocuk gibi, dışarıdan gelen hiçbir şey onu engellememeli.

  4. Basit bir iş yapıyor gibi olmak (fazla zahmet harcamamak): En yüksek performansın ortaya koyulduğu zamanlar incelendiğinde ortak noktalardan biri, diğerinin kişinin çok da fazla çaba harcamadan, zahmetsizce dünyanın en kolay işini yapıyormuşçasına hareket etmesidir. Beceriyi ustalıkla ve incelikle zahmetsizce yapmak.

  5. Otomatik: Sanki her şey oluveriyormuş gibi düşünceler ya da duygular, yapılacaklara engel teşkil etmiyor. İstemli bir durum yokmuş, sporcu yönlendirmeden bedeni otomatik olarak hareketleri yapıyormuş gibi. Performans sırasında ne kadar az düşünürlerse, o kadar çok bu durumun sağlanması mümkün olur.

  6. Yaptığı işten keyif almak (eğlenmek): Tıpkı çocukken oynanan oyunlardaki gibi saf ve masum bir zevk almak. Yaptığı spordan/performanstan aldığı tadı başka hiçbir şeyin yerine koyamaması önemli. Bu onun eğlenmesini, zevk almasını sağlar. Eğer kişi yaptığı işten keyif almıyorsa performansın en üst düzeye ulaşması mümkün olamıyor.

  7. Kontrollü: Durum ne olursa olsun kontrolde olduğunu hissedebilmek, düşündüğünün ve olmasını istediğinin gerçekleşeceği duygusunu taşımak. Özellikle duygular üzerinde sağlam bir kontrole sahip olunan durumlarda performans en üst düzeye çıkabiliyor.

Performans sanatçılarının, sporcuların istediklerinin resmini zihinlerinde oluşturmaları önemli, buna geçmiş başarıları düşünmek yardımcı olabilir. Ne için çabaladığının net bir şeması olması, kendi başına gelişime destek verir. Ancak yukarıdaki özellikleri bilerek ve geliştirerek en üst düzey performansın tesadüfi değil, tutarlı biçimde ortaya çıkmasını sağlayabiliriz.


Deniz Alayat

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.