Akciğer kanseri, erkeklerde prostat, kadınlarda meme kanserinden sonra en sık görülen kanserdir. Akciğer kanserinin yüzde 80-90’ı sigara nedeniyle gelişmektedir. Emsey Hospital’dan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ali Metin Görgüner konuyla ilgili bilgilendiriyor.



Sigara kanserin baş habercisi


Kansere yakalanma oranı günde 10 sigarayı uzun süredir içenlerde 5 kez, günde 40 sigara içenlerde ise 24 kez artıyor. Sigara içimi terk edildiğinde akciğer kanserine yakalanma oranı gittikçe azalır. Beş yılın sonunda sigara içmeyenlerin yarısı oranına iner. Puro, pipo, nargile içenlerde de risk fazladır. “Light sigara” denilen sigara türleri kanser riskini azaltmadığı gibi bazı akciğer kanseri türlerinin gelişim olasılığını artırabilir. Kendileri sigara içmedikleri halde sigara içilen ortamda bulunanlarda da akciğer kanser riski artar.






Bu işlerde çalışanlar dikkat!


Sigaraya göre daha az etki oluşturmasına rağmen, kişi hem sigara içiyor hem de kirli hava soluyorsa risk katlanır. Gemi inşaatı, izolasyon, fren balataları tamiri gibi asbest içeren sanayi dallarında çalışanlarda risk fazladır. Ayrıca radon gazı maruziyeti de akciğer kanserine neden olabilmektedir. Uranyum madeninde çalışan ve radon gazına maruz kalan kişilerde akciğer kanser riski fazladır. Ailelerinde herhangi bir çeşit kanser olan kişilerin daha duyarlı olmaları gerekir. Daha önceden tüberküloz geçirmiş olanlarda ve akciğer sertleşmesi ile giden hastalığı olanlarda da akciğer kanser riski fazla bulunmuştur. Akciğer kanseri gelişiminde diyetle ilgili bazı faktörler de rol oynayabilir. Özellikle A ve C vitamininden, selenyumdan eksik gıdalarla beslenenlerde risk artmaktadır.



Günümüzde akciğer kanserleri için bazı ülkelerde önerilen tarama testi; düşük doz bilgisayarlı tomografidir (DDBT). Bazı ülkelerde kullanılmaya başlanan bu tarama yöntemi ağır sigara içme öyküsü olup (30 paket yılı veya daha fazla), halen içmeye devam eden veya son 15 yıl içerisinde bırakmış, 55-74 yaş arası kişilerde önerilmektedir. Ancak ülkemizde akciğerde iyi huylu nodüllere (lekelere) sebep olabilen tüberküloz ve meslek hastalıklarının (toza bağlı akciğer hastalıklarının) yaygın olarak görülmesi nedeniyle henüz rutin olarak önerilmemektedir.



Geçmeyen öksürük akciğer kanseri habercisi olabilir


Akciğer kanserinin en önemli belirtileri uzun süreli inatçı kişiyi rahatsız eden bir öksürük, öksürükle birlikte ağızdan kan gelmesi, nefes darlığı, geçmeyen göğüs ve kol ağrısı, ses kısıklığı, tekrarlayan ya da iyileşmesi geciken akciğer enfeksiyonları, boyun ve yüzde şişlik, iştahsızlık, kilo kaybı ve yorgunluktur. Hastalık oldukça ileri aşamalara gelene kadar önemli bir şikayete yol açmayabilir. Bu nedenle yukarıdaki yakınmalar hissedildiğinde kişi bir doktor kontrolünden geçmelidir.



Teşhis ve tedavi yöntemleri:


Akciğer kanserinin tanısı ve evrelemesi, günümüzde bilgisayarlı tomografi, pozitron emisyon tomografisi (PET), ucunda ultrason bulunan geliştirilmiş endoskoplar sayesinde rahatlıkla yapılabilmektedir. Cerrahi tedavi gereken erken evre hastalarda son yıllarda kapalı cerrahi yöntemlerle başarılı tedaviler yapılmaktadır.


Akciğer kanserinde son yıllarda kanseri oluşturan çeşitli moleküllere karşı akıllı ilaç tedavileri geliştirilmeye başlanmıştır. Aşı tedavisi de bunlardandır. Ancak aşı tedavisi akciğer kanserinin esas tedavisi olan cerrahi tedavi, kemoterapi ya da radyoterapinin yerini alamaz. Günümüzde ancak kemoterapiden ya da radyoterapiden fayda görmeyen hastalarda, bu tedaviler bittikten sonra ya da bunlarla birlikte kullanılabilir.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.