Hamilelik, doğum ve emzirme konusunda konuşmak neyse ki tabu olmaktan çıkıyor; ancak kısırlık hakkında konuşmak ne yazık ki hala pek çok kişi için zor. Bu yüzden kısırlık ve tüp bebek

tedavileri de dahil diğer kısırlık tedavileriyle ilgili ‘şehir efsanesi’ sayılabilecek birçok yanlış bilgi de kulaktan kulapğa yayılıyor.

İşte kısırlık ve tüp bebek hakkında doğru zannedilen yanlışlar:

1- “Kısırlık kadının sorunudur”

Türkiye’de kısırlık oranı, yakın zamanda yapılan araştırmalara göre evli heteroseksüel çiftlerde %50 olarak belirlendi. Problem yaşayan çiftlerin %45’i erkek kaynaklı, %45’i kadın kaynaklı, kalan %10 ise her iki taraf kaynaklı kısırlık yaşıyor. Kısırlığı ‘hamile kalamamak’ olarak tanımladığımız zaman bunun sebebi kadınmış gibi gözükebilir ancak istatistiklerden görüldüğü üzere, kısırlığın sebebinin erkek ya da kadın olması ihtimali eşit.

2- “Erkek boşalabiliyorsa sorun yoktur”

Erkeğin sertleşme sorunu yoksa, cinsel ilişkiye girmekte ve boşalmakta herhangi bir zorluk

yaşamıyorsa kısırlık sorunu olmayacağına dair olan inanç da yanlıştır. Erkek kısırlığının yaygın

nedenleri sperm sayısının az olması veya sperm hareketlerinin yetersiz olmasıdır.

3- “Öksürük şurubu hamile kalmayı kolaylaştırır”

Bu söylentinin nereden çıktığı bilinmiyor ve mantıklı bir açıklaması da var ancak ne yazık ki bilgi doğru değil. Öksürük şurubu, vücuttaki fazla mukusu incelterek öksürük şikayetini azaltır. Bu bilginin yaygınlaşmasının sebebi, öksürük şurubundaki etken maddenin vajinal sıvılara da aynı etkiyi yaparak gebe kalmayı kolaylaştırabileceğinin düşünülmesi. Ancak servikal mukus her zaman doğurganlık için birincil etken olmadığından ve öksürük şurubunun doğurganlığa etkisi bilimsel olarak kanıtlanmadığından, bu yöntem önerilmez. Hatta bilinçsizce doğurganlığı olumsuz etkilemeye bile neden olabilir çünkü bazı öksürük şurubundaki farklı etken maddelerin, hamilelikte ya da hamile kalmaya çalışırken alınmaması gerekiyor olabilir.

4- “İki taraf da kısırsa hamile kalmak imkansızdır”

Kısırlığın kadınlar ya da erkekler için çeşitli nedenleri olabilir. Ortaya çıkan kısırlık durumlarının %10’u, iki tarafın da bu nedenlerden biriyle kısırlık yaşıyor olmasından kaynaklanır. Ancak çiftlerden birinde ya da her ikisinde kısırlık görülmesi, her zaman hamile kalınamayacağı anlamına gelmez. Tüp bebek ve aşılama tedavileri, kişiye özel olarak planlanan prosedürlerdir. Günümüzde farklı üreme bozukluklarına farklı çareler uygulanabiliyor. Bir yıl boyunca düzenli cinsel ilişkiye rağmen hamile kalınamadığında bir kısırlık sorunundan bahsedilebiliyor ve bu tür tedavilerden sonuç almak için de bazen bir miktar beklemek gerekebiliyor. Kısırlığınıza neyin neden olduğunu ve ne şekilde çareler bulunabileceği, ancak doktorunuzla kendi özel durumunuzu görüştükten sonra öğrenebileceğiniz bir bilgidir.

5- “Genç çiftlerde kısırlık görülmez”

Yaş ilerledikçe üreme işlevlerinde farklılıklar görüldüğü doğrudur ancak bu genç ve sağlıklı birinde kısırlık görülmeyeceği anlamına gelmez. Üreme bozukluklarının sebepleri çok çeşitli olabilir ve bu sebepler yaş faktörüne bakmaksızın kişiyi etkileyebilir.

6- “Kadınlar için yaş önemli değil, nasıl olsa tüp bebek var”

Kadınların istedikleri zaman tüp bebek yöntemi ile hamile kalabileceği fikri tam olarak doğru değildir. Tüp bebek tedavisinin başarılı olabilmesini etkileyen çeşitli faktörler vardır ve bunların en önemlilerinden biri de yaş faktörüdür. Kadınlarda yumurtlama ve üreme döngüsü işlevi yaklaşık 35 yaşından sonra farklılaşmaya başlayabilir. İstatistikler, özellikle 40 yaşından sonra tüp bebek tedavisi başarı oranının da düşmeye başladığını gösteriyor.

7- “Tüp bebek tedavisiyle hep ikiz ya da üçüz gebelik oluşur”

Tüp bebek tedavisi ile hamile kalan kişilerde çoğul gebelik oluşması, çoğunlukla tedavinin kendisi yüzünden değil, birden fazla embriyo yerleştirme işlemi yapılması ile alakalı olur.

Tüp bebek tedavisinde kısaca, laboratuvar ortamında döllenen ve olgunlaşan sağlıklı embriyo rahmin içine yerleştirilerek hamilelik oluşması beklenir. Bazı durumlarda (annenin yaşının 35 üzeri olması gibi gebelik şansının azaldığı durumlarda) embriyo yerleştirme işlemi birden fazla embriyo ile yapılabilir. Bu embriyoların bir tanesinin başarılı bir şekilde büyüyüp gelişmesi, tekil gebelik oluşacağı anlamına gelir. Ancak bazen, yerleştirilen embriyoların hepsi gelişir ve çoğul gebelikler ortaya çıkar. Nadir durumlarda, tek embriyonun da bölünüp tek yumurta ikizi şeklinde geliştiği görülür.