HTHAYAT
BİRKAÇ KELİME YAZARAK SİZE YARDIMCI OLABİLİRİZ
Keyifli yaşam maksimalizmi (cozymaxxing) nedir?
Giriş: 10 Aralık 2025, Çarşamba 12:32
Güncelleme: 10 Aralık 2025, Çarşamba 12:32

Psikolojik/mental düzeyde yatışma amacıyla hayatımıza giren yeni bir kavram, son günlerde sıkça konuşuluyor. 'Huzur, dinginlik, üstün rahatlık ve sıcaklık hissi oluşturan çok duyulu bir ortamı kasıtlı olarak yaratmayı tanımlayan, kişisel bakım sözlüğüne yeni eklenmiş bir kavram.’ yani keyifli yaşam maksimalizmi (cozymaxxing).

Keyifli yaşamın bir türü, kolaylıkla gözünüzde canlanabilir; pofuduk bir battaniyeye sarılmış bir kadın, loş ışıklar, kadrajın biraz dışında hafifçe titreşen bir mum, fırında pişen kurabiyeler eşliğinde tekrar tekrar açılan diziler. Ancak bu, sadece bir ruh hâli görüntüsü değildir; gerçekten yavaşlamayı ve rahat hissetmeyi mümkün kılan konfora tamamen dalmaktır. Uzmanlar, bunun bilinçli bir tercih olduğunun altını çiziyor.

Bir öz-düzenleme biçimi

Psikoterapist Sarah Turner, “keyifli yaşam maksimalizmi, fiziksel, zihinsel ve duygusal olarak kendi rahatlığınızı en üst düzeye çıkardığınızda ortaya çıkan bir öz-düzenleme biçimidir,” diye açıklıyor. Turner'a göre bu tercihi yapan kişi, ‘Rahatlamaya geçme’ fikrini alıp bunu, sinir sistemine güvenlik sinyalleri gönderen yumuşak ve besleyici mesajları kullanan farkındalık temelli bir pratiğe dönüştürür.

Bu kavram, 'hygge’nin (özellikle kış ve sıcak ortamlarla ilişkilendirilen, rahat huzur ve iyi oluş hissi sunan Danimarka kavramı) yakın olsa da; aralarında önemli bir fark barındırıyor. Turner, 'hygge’nin daha çok sevdiklerimizle ağır ağır yenilen bir yemek ya da mum ışığında yapılan bir sohbet gibi, paylaşılan rahatlığa dayandığını; keyifli yaşam maksimalizminin ise daha çok içe dönmeye ve kendimiz için yatıştırıcı anlar yaratmaya odaklandığını belirtiyor. “Her ikisi de inanılmaz derecede faydalı olabilir ve birlikte olma hissini katmak duygusal etkiyi derinleştirebilir,” diye ekliyor. Ancak keyifli yaşamı artırmanın belki de en güzel yanı; herhangi bir reçetesi, kontrol listesi veya doğru/yanlış yönteminin olmaması.

Keyifli yaşam maksimalizminin sağlığa faydaları

Yoğun ve stresli yaşamlarımızda keyifli ortamlar yaratma anlayışının elbette birçok faydası bulunuyor. İşte "cosymaxxing" veya "Keyifli yaşam maksimalizmi" yönünde tercih yapmak için geçerli sebepler:

Dinlen-sindir-bağlan modunu açar

Stres uzadığında, Rivera’ya göre sinir sisteminiz “savaş-kaç” modunda çalışmaya başlar. Vücudunuzdaki tüm enerji algılanan tehdide yönelir; bu yüzden uyuyamazsınız, mideniz şişer ve sevdiğiniz herkes sinirinizi bozar. Ancak Turner, kendinizi sakin bir mum, yumuşak battaniyeler, rahat pijamalar, sakinleştirici duyusal uyaranlarla çevrelediğinizde; iç alarmı kapattığınızı ve beyniniz ile vücudunuza “tamam, artık güvendeyiz” mesajı gönderdiğinizi söylüyor. Bu, sizi hayatta kalma modundan çıkarıp dinlenme ve yenilenme hâli olan parasempatik duruma geçirir. Rivera, “Keyifli yaşamı artırma, kalp atış hızını ve kortizolü düşürür, daha fazla güvenlik ve rahatlama yaratır; bu da daha iyi uyku, daha iyi genel sağlık/ruh sağlığı ve başkalarıyla bağlantı kurma kapasitesinin artmasına olanak tanır,” diyor.

Dayanıklılığı artırır

Turner’a göre sinir sisteminin düzenlenmesi sadece iyi hissettirmekle kalmaz; stresi azaltmaya, kaygıyı hafifletmeye ve güven hissi yaratmaya yardımcı olur. Bu güvenlik hissi de duygusal dayanıklılığın geliştiği temel zemindir. Rivera, tükenmiş olduğumuzda verecek fazla bir şeyimiz olmadığını ve küçük stres faktörlerinin bile baş edilemez görünüp, bizi aşağı çekebileceğini ekliyor. Ama tam tersine, keyifli yaşamı artırma çabamız, boşalmış rezervlerimizi doldurur: “Ateşin karşısında oturup alevleri izlemek ya da sıcak bir içecek içmek gibi aktiviteler, bedenimizi ve ruhumuzu derin bir huzur ve tatmin hissiyle doldurabilir; böylece yeni bir güne daha fazla uyum ve dayanıklılıkla yaklaşma kapasitemizi genişletir.”

Yavaşlamaya izin verir

İzlediğiniz dizilerin tekrar tekrar izleme listenize dönmesinin bir nedeni var. Bu, nostaljinin en iyi yaptığı şeyi yapmasıdır; rahatlık, güvenlik ve stresten tanıdık bir kaçış sunmak. Bu hissin arkasındaki bilimsel açıklama ise; rahat bir rutin oluşturmanın, kendi ortamınızı aktif şekilde şekillendirebileceğinizi hatırlattığı yönünde. Küçük rahatlık alanları yaratmak zihninizin gevşemesine izin verir; bu da ruh hâlini iyileştirir ve tükenmişliğe yol açan duygusal yorgunluğu azaltır. Kısalan günler, bedenimizi doğal olarak düşük güç moduna geçirir; plan iptal etmek, ezbere bildiğiniz bir yılbaşı filmini açmak ve uzun, sıcak bir banyo ile günü bitirmek, keyif dolu anlar için mükemmel bir bahane. Rivera, “Bu tip aktiviteler, daha yavaş ritimleri ve daha sakin bir tempoyu vurgular; bu da genellikle günlük hayatlarımızın keskin bir karşıtıdır,” diyor. “Düzenli olarak yavaşlamak, bedenlerimizi ve zihnimizi yeniden düzenlemeye yardım eder; bu da gerginlik ve tetikte olma kalıplarını bırakmamıza, hem kendimizle hem de başkalarıyla daha fazla anda olmamıza olanak tanır.”

Sosyal bağlantıyı artırır

Turner’ın da belirttiği gibi bunları, paylaşılan bir deneyime dönüştürdüğünüzde daha da etkili olur. Sonuçta insanlar sıcaklık için programlanmıştır ve bilim de bunu doğrular: Sosyal bağlantılarımızın kalitesi, fiziksel ya da mental iyi oluşumuzdan, genlerimizden, sosyal sınıfımızdan veya IQ’muzdan daha fazla uzun ve mutlu bir yaşamı öngörür. Anlamlı ilişkiler kurmak için büyük planlara veya yüksek harcamalara gerek yoktur. Partnerinizle pijamalarla oynanan bir kutu oyunu, en yakın arkadaşınızla kahkahalarla geçen bir rahat film gecesi, yakında bir yerde sevdiğiniz dükkandan atıştırmalıklar ya da kız kardeşinizle sessizce yan yana kitap okumak kadar basit olabilir. Aktivite ne olursa olsun, Rivera bunun, güvenlik ve birliktelik hissinin bir ortak yaratımı olduğunu söylüyor.

Uzmanlar; beş duyunuza, dokunma, görme, işitme, tat ve koku, dokunmanın keyifli yaşam pratiklerinde en çok faydayı sağlayacağını söylüyor. Turner, “Ilık ortam, yumuşak dokular, sessizlik, doğa sesleri, loş ışık... Bedeninizin kendini güvende ve sakin hissetmesine ne yardımcı oluyor, kendinize bunu sorun,” diye öneriyor. Ancak Rivera, kendinizi zorlamamamız ve yaşadığımız mekânı abartılı şekilde bu hale dönüştürmemeniz konusunda uyarıyor. Amaç, evinizi bir gecede baştan aşağı değiştirmek değil. “Yeni ortamınızı oluşturma hızınız destekleyici, motive edici ve ilham verici hissettirmeli.”

İşte önerdikleri diğer ipuçları:

• Eve sıcaklık ve dinginlik hissi veren renkler giyin veya ev dekorasyonuna bu renkleri ekleyin (örneğin sıcak nötrler, yumuşak toprak tonları, kahverengiler).

• Tüm tavan ışıklarını kapatın veya kısın ve mum yakın.

• Kanepeye, okuma koltuğuna veya yatağa çeşitli kumaşlar ekleyin (flanel pijamalar, pamuklu çarşaflar, ipek yastık kılıfları, yumuşak battaniyeler, peluş yastıklar gibi).

• Ylang ylang, lavanta ve adaçayı gibi stres karşıtı özellikleri olan bir koku seçin (mum, difüzör veya parfüm şeklinde). İşte ruh halinize iyi gelebilecek kokular...

• Gününüze küçük duyusal işaretler ekleyin; örneğin akşam bir mum yakmak veya ulaşılabilir bir yerde yumuşak bir battaniye bulundurmak.

• Ortamınıza bitki, sanat eseri veya kişisel fotoğraflar ekleyin ama bunun da yeni bir stres yaratmamasına dikkat edin.

• Geri dönebileceğiniz basit bir ritüel oluşturun; işten sonra bir fincan çay yudumlamak, yatmadan önce 10 dakika okumak veya haftada bir sıcak banyo yapmak.

• Bu tip aktiviteleri, fiziksel ihtiyaçlarınıza özen göstermekle birleştirin; besleyici öğünler yemek, su içmek, dinlenmek ve özellikle yoğun veya duygusal olarak yüklü dönemlerde alkolden uzak durmak.

• Dijital zaman, iş veya sorumluluklar etrafında sınırlar koyarak kendinize geri çekilme izni verin; böylece yarattığınız rahatlığa gerçekten gevşeyerek girebilirsiniz.

Referanslar: Katherine Chang, “Cozymaxxing: The Self-Care Trend Everyone’s Using To Beat Winter Blues”, https://theeverygirl.com/cozymaxxing-wellness-trend/

News Image
BEDEN

Nefes dışında stresi azaltmanın 8 yolu

Paylaş:
brush-black

Yorumlar