Danimarka’daki Mutluluk Araştırma Enstitüsü’nün ortaya koyduğu verilere göre; bir tat, bir parça müzik, bir koku bizi unuttuğumuz bir şeylere geri götürüyor. Bazı anlar hiç iz bırakmadan geçip giderken bazıları hayat boyu unutulmuyor. Psikoloji bilimi, her anın hatırlamasak da bellekte saklı durduğunu söylüyor. Peki, olumlu anıları arttırarak güzel bir yaşam ve kalıcı mutluluk hissini bulmak mümkün mü? Hygge akımı bunu vadeder gibi görünüyor.
İskandinav dekorasyon tarzının hayatımıza girmesiyle bu bölgenin kültürü de yaşamımıza yeni kavramlar katmaya başladı. Dünyanın en mutlu insanlarının yaşadığı araştırmalarla da ortaya konan Danimarka, kendine özgü bu mutluluk sanatı kavramı ile bizi birkaç yıl önce tanıştırdı. “Hygge ne demek?” diye merak edenler için anlamını tek bir kelimeyle ortaya koymak pek mümkün değil. Hygge akımı hem dekorasyonda hem de yaşamda özlediğimiz rahatlama ve samimiyeti hatırlatıyor.
Hygge anlamı nedir?
Kelime kökenine inildiğinde ruhsal olarak rahatlamış, kucaklanmış, kişisel bütünlüğe iyi gelen, güvende hissettiren bir günlük beraberlik şeklini ifade ediyor. Yaşanan anın kalitesi için kullanılan, hissiyatı ortaya koyan bir kavram olarak dikkat çekiyor. Hayat kalitesinin en yüksek olduğu ülkeler olsa da uzun ve soğuk iklimin dezavantajları içindeki kuzey ülkeleri insanları, sıcak anlar yaratmayı bilerek mutluluk hissine sahip çıkıyor.
Birleşmiş Milletler tarafından başlatılan bir girişim olan SDSN’in her sene yayınladığı Dünya Mutluluk Raporu’nda İskandinav ülkeleri her sene ilk 10 arasında yer alıyor. Geçtiğimiz yıl en mutlu ülke seçilen Danimarka’ya ait olduğu bilinse de aslında kelime olarak Norveççe’de de yer alıyor. Her iki ülke her sene Dünya Mutluluk Raporu’nda ilk 3’e giriyor. Danimarka ve Norveç dillerinde yer alsa da iki ülke arasındaki kullanımları bir miktar farklı. Norveç dilinde ağırlıklı olarak İngilizce’deki “cosy” kelimesine karşılık kullanıldığından söz edilirken, Danimarka bunu kavram olarak tüm hayatın içine almış durumda görünüyor. Memnuniyet duygusu uyandıran rahatlamayı ve bunun kalitesini ortaya koyan bir kelime olarak daha fazla incelenmeyi hak ediyor.
Soğuk ve kısa, gün ışığından faydalanmadan geçen günlerin Danimarkalılara öğrettiği bir şey de küçük ve keyifli anlar oluşturup bunlarla mutlu olmak. Rahat ve sıcak hissetme, samimi ve mutluluk verici ortamlar meydana getirme, keyif alma sanatı gibi tercüme edilebilen kelimenin tam Türkçe karşılığı bulunmuyor. İngilizce’de “cosy” kelimesinin anlamına karşılık geliyor gibi görünse de çok daha fazlası gibi görünüyor. Hygge, birlik ve samimiyet duygularını da içinde bolca barındırıyor. Sevdiklerinizle bir arada olmak, samimi ve sıcak, aydınlatılmış bir ortam, rahatlatıcı bir müzik, fırından yeni çıkmış bir kek, sıcak bir çay veya kahve tam da “Hygge anlar”ın birer sembolü. Oxford sözlüğünde “mutluluk hissi veren sıcak ve konforlu olmanın kalitesi” olarak yer alıyor. Hygge felsefesinden fikir boyutunda söz ediliyor ve kelime anlamı çözülmeye çalışılıyor. Aslında bu, tarif edilebilen değil, hissedilen bir kavram olduğunun en güzel işaretlerinden biri gibi görünüyor.
Hygge nasıl okunur?
“Hygge nasıl okunur?” diye merak edip “Huge, höga, hoga” şeklinde okumaya çalıştığımız bu kelimenin telaffuzunun “Hüge”ye daha yakın olduğu söylenebilir. Nasıl okunduğunu bir yana, İskandinav ülkelerinin insanları zorlu geçen günlerin arasında bulunan rahatlatıcı anların tadını çıkarmak için dünyaya ilham veriyor.
YORUMLAR