Çocukların oyun esnasında saldırgan rollere bürünmesi anne ve babaları genellikle endişelendiren bir durumdur. Yapılan yeni bir araştırma, oyun arkadaşının duygusal ifadesini de hesaba katmanın önemli olduğunu vurguluyor. Oyun esnasında çocuğun saldırgan olması, birlikte oynadığı akranının da oyun içinde benzer davranışlar geliştirmesine sebep oluyor.


Çocuk gelişimi alanındaki yeni araştırmalar, çocukların huysuz olduğunu düşündükleri oyun arkadaşlarıyla birlikte olduklarında, “-mış gibi” oyunlarına hayali dövüş veya öldürme gibi şiddet içeren temaları katma olasılıklarının daha yüksek olduğunu gösteriyor.


Cambridge Üniversitesi'nden akademisyenler, çocukların kendi mizaçları nasıl olursa olsun, agresif davranışlar gösteren akranlarının yanında çocukların bir tür prova yapabildiğini tespit etti. Akademisyenler, oyun içinde saldırgan temalar sunma eğiliminin bu tarz arkadaşlarla başa çıkmak için “prova stratejileri” olabileceğini söylüyor.





Elde edilen bulgulara göre akranları tarafından “huysuz” addedilen çocuklarla oyun oynayanlar, taklit oyunlarına saldırgan temaları daha fazla katıyor. Çocuklar, öfkelerini kontrol etmede daha iyi olan akranlarıyla olan oyunlara göre, agresif arkadaşlarıyla olan oyunlara saldırgan temaları %45 daha fazla oranda dahil ediyor. Çocukların kendi öfkelerini kontrol etme yetenekleri ise oyunların ne kadar saldırgan temalar içerdiği ile doğrudan bağlantılı olmuyor. Çabuk öfkelenen bir oyun partnerinin varlığı, agresif unsur içeren taklit davranışlarının gelişme olasılığını %45 oranında arttırıyor.




Çocuk gelişimi uzmanları mizaç konusuna ayrıca dikkat çekiyor. Onlara göre bir çocuğun mizacı, gösterdiği hayali saldırganlığın doğrudan kaynağı sayılmıyor. Çocukların oyunlara kattığı saldırgan temalar, genellikle “sinir bozucu” bir oyun arkadaşına yanıt olarak ortaya çıkıyor. Bu durum, oyunların aslında çocukların sosyal ve duygusal gelişimine yardımcı olduğu anlamına temas etse de akranların, gelişimi ne düzeyde etkilediği hakkında bir kesinlik olmadığı da hatırlatılıyor. Ebeveynler ve uygulayıcılara rehberlik için daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğu söyleniyor.


Cambridge Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim, Gelişim ve Öğrenimde Oyun Araştırma Merkezi'nden Dr. Zhen Rao, "Çocuğunuzun kolayca öfkelenen bir arkadaşı varsa ve bu arkadaş özellikle de öfkelenmişlerse, çocuğunuz bu davranışla iyi başa çıktığı taktirde bu deneyim ona bir keşif sağlayabilir. Çocukların, rol yapma oyunu aracılığıyla zor durumlarla başa çıkma yollarını keşfetmeleri olasıdır. Bu onlara, gerçek hayatta bir dahaki sefere ortaya çıkabilecek zor durumlarla başa çıkmanın farklı yollarını deneyebilecekleri güvenli bir bağlam sağlar. "


Araştırmacılar için saldırgan rol yapma oyunu halen üzerinde çalışılan bir konu. Bu oyunların, saldırgan gerçek yaşam davranışlarının bir habercisi olup olmadığını anlamak için git gide daha geniş kapsamlı araştırmalar yapılıyor. Bununla birlikte araştırmalardaki genel eğilim, çocuğun kendi mizacına odaklanma yönünde oluyor. Cambridge araştırması ise, saldırgan tema içeren taklit oyununun, oyun arkadaşının öfke ifadesiyle ne kadar ilişkili olduğunu anlamayı amaçlıyor.


Çocuklar “kötü huylu” tabir edilen akranlarıyla başa çıkmak için saldırgan davranışlar geliştirdiğinde bu her zaman taklit etme anlamına gelmiyor. Çocuklar farklı bir strateji olarak da saldırgan temaları oyuna dahil edebiliyor. Çocuklar sadece arkadaşlarının doğasına hitap etme yönelimiyle oynamaya devam edebiliyor ve böylece arkadaşlarının öfkelenmesini durdurma girişimi olarak onlara uyum sağlıyor. Araştırmacılar ayrıca erkeklerin saldırgan rol yapma oyununa kızlara göre 6,11 kat daha eğilimli olduğunu buldular.



Çocuğunuz teknoloji bağımlısı mı?

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.