Yenidoğan bebeğinizi yıkamak bazen zor bir deneyim olabilir. Özellikle de bebeğiniz sudan çok hoşlanmıyorsa... Oysa birkaç püf noktasına dikkat ettikten sonra banyo saati için sıkılmanıza gerek kalmaz. İşte yenidoğan banyosu ile ilgili en çok merak edilenler:


Yenidoğan bir bebeği ne kadar sıklıkla yıkamalıyım?

Bebeğinizi her gün yıkamanıza gerek yoktur. Hatta bebeğinizi haftada birkaç kereden fazla yıkamak onun cildinin kurumasına neden olur. Bezini ve kıyafetlerini sıklıkla değiştirip yüzünü mendillerle siliyorsanız zaten gerekli olan kısımlarını temiz tutuyorsunuz demektir.


Bebek gündüz mü yıkanmalı gece mi?

Bu size bağlı bir şey. Aceleniz olmayan ve bölünmeyeceğiniz bir zaman seçin. Bazı aileler bebekleri eğlenceye hazır olduğu için sabah yıkamayı tercih eder, bazıları ise geceleri uyku öncesi banyo yaptırır.


Küvete ne kadar su koymalıyım?

Küveti sadece 5-8 cm dolduracak kadar suya ihtiyacınız olacaktır.


Bebeğe küvet seçerken nelere dikkat etmeli? Ne tarz bir küvet en iyisidir?

Pek çok ebeveyn yenidoğan için özel olarak hazırlanmış plastik küvetlerden kullanır. Bazı aileler ise küvetin içine sığacak havlu ya da paspasla kaplı şişme küvetlerle daha rahat eder. Mutfak ya da banyodaki lavabonun içinde yıkamak da bir seçenektir. Ne tarzda küvet seçerseniz seçin, asıl önemli olan bebeğinizin güvenliğinden emin olmaktır. Bebeğinizi asla banyoda yalnız bırakmayın, bir eliniz her zaman bebeğinizde olsun.



Bebek banyosu nasıl yaptırılır?


Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Musa Bostancıoğlu, bebek banyosu hakkında bilinmesi gerekenleri yazdı.


Bebek cildi; sıvı kaybına karşı koruma ve sıvı-elektrolit dengesinin sürdürülmesi, vücut ısısının korunması ve ısı kaybının azaltılması, antimikrobiyal defans, çevresel toksinlerden koruma, travmadan koruma, ultraviole ışınlardan koruma, dokunma duyusu sağlama gibi çok önemli fonksiyonlar icra etmektedir. Bu işlevlerin tam olarak olgunluğa ulaşmasının, doğumdan sonra 12. ayı bulduğu bilimsel çalışmalarda bildirilmektedir. Bu nedenle; yeni doğan bir bebeğin derisi duyarlı, ince ve kolay zedelenir yapıdadır.


Krem, şampuan ve sabunlara dikkat!

Doğumda yeni doğan bebeklerin deri yüzeyi, nötral veya alkali pH'ya sahiptir (pH: 6,5-7,5). Hem zamanında hem de erken doğmuş bebeklerde deri pH değeri, birinci ayın sonunda erişkin ve büyük çocuklardaki düzeye çok yakın asidik yüzey pH değerine (pH: 5,0-5,5) erişir. Derinin zararlı bakterilerden korunarak, faydalı flora bakterileriyle kaplanması ve bu sayede de enfeksiyondan korunması için bu asidik değerin sürekliliği önem taşır. Bu yüzden bebek cildine uygulanacak; krem, losyon şampuan ve sabunların söz konusu kimyasal yapıya zarar vermiyor olması lazımdır.


“Bebek doğar doğmaz yıkanmamalı”

Doğum sonrası bebeklerin, yumuşak bir havlu ile derileri hafifçe silinerek amnion sıvıları temizlenir. Bebekte ısı kaybını artıracağından ve yeni doğanı enfeksiyonlara karşı koruyan “Verniks Kazeoza”nın kaybına yol açacağından bebeklere hemen banyo önerilmemektedir. Annenin kanı, doku artıkları ve bebeğin dışkısı ile bulaşma varsa veya annede; Hepatit B, Herpes simpleks, HIV virüsü gibi kanla bulaşan hastalık taşıyıcılığı varsa, bebeğe enfeksiyon geçme riski olacağından doğum sonrası silmenin yerine yıkama tercih edilmelidir. Yıkamada sadece ılık-sıcak su yeterlidir, sabun veya dezenfektan kullanılmamalıdır.


Bebeği yıkarken cildini tahriş etmeyin!

Yeni doğanların ilk banyo zamanı ve şekli hala tartışmalıdır. Deri bakımı ve banyo hakkında öneriler gelenek, deneyim ve kültürel uygulamalara göre değişmektedir. Bilimsel çalışmalarda doğumdan sonra ilk saatte yıkanan bebeklerle, 6 saat sonra yıkanan bebekler arasında vücut sıcaklığı açısından fark bulunmamıştır. Bazı toplumlarda ise göbek düştükten sonra yıkama tercih edilmektedir. Hijyen ve bakım konusunda endişelerin olduğu bizim gibi ülkelerde, bu daha uygun olacaktır. Göbek düşene kadar da kaynamış, sonrasında da ılınmış su ve pamukla vücudu silmek yeterli olacaktır. Gelişmiş ülkelerdeki araştırmalarda banyo ya da silme ile göbek düşme zamanı arasında ilişki olmadığı gibi; omfalit (Göbek Deliği İltihabı) sıklığı açısından da fark saptanmamıştır. Banyo sırasında; baş, boyun dışında tüm vücut tamamen suya batırılmalı ya da oturur durumda yıkanmalıdır.Yeni doğana banyo yaptırırken; yüz, boyun, koltuk altları ve bez bölgesinde tahriş oluşmaması için özellikle dikkat etmelidir. Sünger ya da başka bir bezle yıkama ısı ve transepidermal sıvı kaybını arttırır, derinin bariyer tabakasına zarar verebilir.


Bebek banyoları kısa sürmeli

Banyo sıklığı da kültüre göre değişkenlik göstermektedir. Özellikle, sıcak bölgelerde her gün banyo yaptırılırken; ilk yıl bebek emekleyene kadar haftada 2-3 banyo önerilmektedir. Prematüreler ise 4 günde bir yıkanmalıdırlar. Yazın sıcaklarda her gün, kışın ise 2-3 günde bir yıkamak bize en uygun olan zamanlamadır. Banyo suyu sıcaklığı 37-37,5 derece olmalı ve 5-10 dakika sürmelidir. Özellikle; sabun kullanıldığında deri maserasyonunu azaltabilmek için banyo 5 dakikadan kısa sürmeli, bu sırada oda sıcaklığı 24-25 C olmalıdır. Zaten normalde de bebek bulunan evin ısısı gündüz 24-25 derece, gece uyku sırasında ise 20-21 derece olmalıdır ve bebek büyüklerden 1 kat daha fazla giydirilmelidir. Banyo sonrası bebek havluyla nazikçe kurulanmalıdır. Atopik ya da derisi kuru çocuklarda banyo sırasında ve sonrasında pomad ya da losyon formunda nemlendiriciler kullanılmalıdır.


“Ovalama ve fırçalama bebek cildine zararlı”

Sadece suyla yıkama, eğer varsa dışkı ve yağı uzaklaştıramayacağı için yetersiz kalacaktır. Sağlıklı bebeklerde yapılan çalışmalarda, şampuan ya da suyla yıkama ile ciltten sıvı kaybında fark saptanmamıştır. Saçlar kısa, ince ve kırılgan ise şampuan gereksizdir. Şampuanlarda standart pediatrik formül bulunmamaktadır, vücut ve saç için aynı şampuan kullanılabilir. Şampuanın pH’ı gözyaşına yakın olmalı, gözleri ve deriyi yakmamalıdır. Çok kirli alanlarda sabun kullanımı gerekirse, katkısız (aşındırıcı, koku giderici, güzel koku verici, boyayıcı veya koruyucu içeren özelliklere sahip olmayan), hafif, nötral pH’lı sabun kullanılmalıdır. Sabun kullanımı, kısa (5 dakikadan az) ve seyrek (Örneğin; haftada 3 kereden fazla olmayacak şekilde) olmalıdır ve temas vücutta kirli alanla sınırlı kalmalıdır. Ovalama ve fırçalama epidermisi hasar verebileceğinden kaçınılmalıdır.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Hımmmmm iti
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.