2 milyon 265 bin 902 adayın 12 Mart Pazar günü üniversiteli olmak için ter dökeceği Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) sayılı günler kaldı. Öğrencilerin kaygı ve stresi artarken aileler de bu durum karşısında sakinliğini koruyamıyor. Adaylarını öncelikle sınavda zamanını iyi kullanması için kolay gelen derslerden başlaması gerektiğini vurgulayan Açı Eğitim Kurumları Rehber Öğretmeni Nurcan Eğribaş, kodlamayı her bölüm sonrası yapmalarını söyledi. Özellikle ailelerin öğrencileri strese sokacak davranışlarda bulunmaması gerektiğine dikkat çeken Rehber Öğretmeni Nurcan Eğribaş, mümkünse ailelerin sınava giderken eşlik etmemesini veya kalabalık bir şekilde sınav yerine gitmemelerini belirtti.
Türkçe, Matematik, Sosyal Bilgiler ve Fen Bilimleri dersleri ile ilgili soruların yer alacağı sınavda öğrenciler, lisede öğrendikleri derslere ait temel bilgilere sahip olmanın yanında, okuduğunu anlama, zihinsel becerilerin ölçülmesi, temel kavram ve ilkelerle düşünmeye yönelik sorularla karşılaşacak. Sınavda en iyi bildikleri derslerden başlamanın öğrencilere avantaj sağlayacağının altını çizen Rehber Öğretmeni Eğribaş, “Öğrenciler öncelikle bölüm derslerinden başlayarak test çözmeliler. Yani sözelciler türkçe sosyal bilgiler, sayısalcılar fen bilimleri ve eşit ağırlık bölümlerini okuyanlar matematik derslerinden başlamalılar. Bu sorular onlara en çok puan getirecek derslerdir. YGS puanına göre tercih yapacak adaylar ise tercih yapacakları bölümün puanına göre strateji belirlemeleri gerekiyor” dedi.
Sorularla inatlaşmayın
Zor sorularla inatlaşmanın vakit kaybından başka bir şeye yaramayacağını belirten Rehber Öğretmeni Eğribaş, “Sınav anında yapamadığınız soru ya da sorularla inatlaşmayın, çözemediğiniz sorunun yanına bir işaret koyarak hemen o soruyu geçin. Sınavda aynı test içindeki soruların zorluk ya da kolaylık derecesine bakmayın, ilgili testteki tüm soruların puan değeri aynıdır. Zor sorularla inatlaşmak vakit kaybından başka bir şeye yaramayacaktır. Adaylar özellikle Türkçe paragraf sorularında çok zaman harcıyor. Adayların her ihtimale karşı uzun paragraf sorularında anlama gücünü iyi kullanmaları ve dikkatlerinin dağılmaması için bazı kavramların altını çizerek okumaları önemli. Çünkü bu sorularda en fazla hata, sorunun yanlış anlaşılmasından kaynaklanır” dedi.
“Kendi kendinize konuşun”
Rehber Öğretmeni Nurcan Eğribaş sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer hiç kahvaltı yapma alışkanlığınız yoksa kendinizi biraz zorlayıp şekerli yiyecekler tüketebilirsiniz. Araştırmalar sınav öncesi rahatlama egzersizlerinin kaygıyı azalttığını gösteriyor. Sizlerde sınav haftası boyunca yapacağınız derin nefes alma, kendi kendine konuşma ve gevşeme hareketleri ile kaygınızı azaltabilirsiniz. ‘Bu sadece bir test’, ‘Mükemmel olmak zorunda değilim’ ve ‘Çok çalıştım, elimden geleni yapacağım’ gibi rahatlatıcı ifadeler kullanmalı, pozitif düşünceler içerisinde olmalısınız’’
YORUMLAR