Bugünün çocukları, hamilelik sürecinden itibaren çevresel toksinlere maruz kalıyor. Bu toksinlerden bazıları, çocukların özellikle de kız çocuklarının hormonal gelişimini etkileyerek, erken yaşta ergenleşmelerine yol açıyor.

Geçtiğimiz 100 yıl içerisinde, ergenlik yaşı ortalama 16–17 den 12 yaşa düşmüş durumda. Bu yaş ortalaması düşmeye de devam ediyor. Bazı uzmanlar, erken ergenliğin yüksek oranlara ulaşan çocukluk obezitesine bağlı olduğunu düşünüyorlar ama giderek artan bilimsel deliller, erken ergenliğin, bazı toksin çeşitleri ile bağlantılı olabileceğini gösteriyor.

Zararları keşfedilen kimyasallardan biri de ' diklorobenzen'. Genellikle oda spreylerinde, güveler için kullanılan ilaçlarda ve klozetlere konulan koku önleyici aletlerde bulunan bu kimyasal madde, buharlaşarak kolayca solunan havaya karışıyor. Amerika’da yapılan bir çalışmada, kanında daha fazla oranda bu maddeye rastlanan genç kızların, diğerlerine göre, ilk reglilerini 7–8 ay önce oldukları görülmüş. Ne yazık ki test edilen herkesin kanında az ya da çok oranda bu maddeye rastlanmış.

Erken ergenlik yaşı, daha başka kimyasallarla da ilişkilendiriliyor. BPA, PBB ve phthaletes gibi plastik içeren eşyalarda bulunan kimyasallar da erken ergenlikle bağlantılı. BPA ve phthaletes free olarak üretilen oyuncak ve saklama kaplarının da, maalesef, hormonları etkileyen farklı kimyasalları sızdırdığı anlaşılmış durumda.

Çocuklarınıza yapacağınız en büyük iyiliklerden biri, bu tür maddeleri evlerinizde kullanmamak. Eğer, daha sağlıklı bir yaşam sürmek istiyorsak, toplum olarak, yaşantımızda çok büyük değişiklikler yapmamız gerekiyor. En azından, zararları bilinen kimyasallar konusunda duyarlı davranarak, bu maddelerin kullanımını minimum seviyede tutmaya çaba gösterebiliriz.