Mağara bebeği çok cesur babası ve çok meşgul annesiyle birlikte bir mağarada yaşar. Mağaranın duvarları babasının cesaretini anlatan resimlerle doludur... Ama oynayacak kimsesi olmayan mağara bebeği sıkılır tek başına ve şans eseri bir boya çanağı ve fırça çarpar gözüne... Babasının cesaret sembolü resimlerinin üzerine yıldızlar, karalamalar, bıyıklar çizer... Çok eğlenir bunları çizerken ama anne ve baba görünce yaptığını kızarlar ona. Ve şöyle der babası: “Toplamazsan aklını başına mamut gelip seni koca kahverengi ayıya atar, haaa!!!” Sonra mağara bebeği uykuya dalar ve mamut gerçekten gelir, onu alır ve birlikte bir yolculuğa çıkarlar...



Mağara Bebeği Uzay’ın ilk kitaplarından birisi... Daha konuşamazken bu kitabı okuduğumuzda, babanın bebeğe kızdığı sayfayı açar ve o da “Hıııı!” diye parmak sallardı... Üstünden 3.5 sene geçse de hâlâ en sevdiği kitaplar arasında... Neden derseniz bizim evi gelip görün. Salon hariç tüm odaların duvarları Uzay’ın sanat eserleriyle dolu. Aralarında kâğıda çizilmiş olanlar da var elbet ama duvar boyama konusunda gerçekten çok istekli... İlk başlarda “madem duvar boyamak istiyor, kendi odasının duvarlarını boyasın” diye konuşmuş olsak da sanat aşkı sınır tanımıyor... İşte mağara bebeği, neredeyse her çocuğun başına gelen duvar boyama konusunu anlattığı için çocukların çok seveceği bir kitap... Yazarı Julia Donaldsson. Donaldsson’un yazdığı kitapları Azel Scheffler’in resimlemesine alışkın olsak da bu sefer çizer farklı. Mağara Bebeği’ni ve yaşadığı ortamı Emily Gravett resme dökmüş. Pek de güzel yapmış. Çeviren: Yıldırım Türker Yayınevi: Popcore


DAMLA ÇELİKTABAN



YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.