Kendimi onsuz hayal edemiyorum

Yeşim Hanım merhaba 26 yaşına kadar hiç sevgilisi olmamış biri olarak sosyal medyadan başkalarıyla sürekli mesajlaşırdım ama ilgi göremezdim. Sürekli cinsellikten bahsederlerdi. Bana da böyle şeyleri konuşmak ayıp, günah gelirdi ama baktım ki ilgi göremiyorum ben de onlara o şekilde karşılık verirdim. Sonra yine bir arkadaşlık uygulamasından biriyle tanıştık. Görüştük. Benim özel bölgelerime dokundu, hayır diyemedim. Hatta “Evlenmeden bir şey olsun isterim ama seks olmadan” dedim. O da “Yok, olacaksa o da olacak” dedi. Sürekli sorup durdu “Ne zaman?” diye. Ben de çekinirdim. O yıl mezun olduktan 4 sene sonar atanmak için güzel bir puan almıştım ve kendimi artık bağımsız biri gibi görüyordum. Kimseye muhtaç değilim, kimse bana karışamaz, yaşayabilirim dedim ve cinsel birliktelik yaşadık. İki sene böyle devam etti. Aileme ondan bahsettim ama ailem onun Kürt olmasından dolayı istemedi başta. Sonra onu araştırmışlar ve bana ilişkiye başlamadan önce kardeş sayısı, okuduğu okul vs. hakkında yalan söylediğini söylediler. Kendisine sordum, kabul etmedi. Ben de kendim araştırdım ve yalan söylediğini öğrendim. Canım cok yandı, hala yanıyor ve onunla evlenmeyi çok isterken kendimi birden ondan soğumuş hissederken buldum. Ama cinsellik yaşadığımız için ondan ayrılamadım. Ağır depresyon yaşadım. İntihara bile kalkıştım. Sırf o da değil… Kendimi onsuz hayal de edemiyorum, o olmadan önce nasıl yaşadığımı unuttum. Ne yapmalıyım? Lütfen bir akıl verin. Yaptığımdan cok utanıyorum ve çok pişmanım.

Yeşim Tijen'in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar, size de merhaba sevgili okurum; “Hayat sevince güzel” diye bir şarkı vardı hatırlar mısınız? “Sevince tatlı günler; bir kuşu, kelebeği, bir taşı sevin yeter. Sevince kalbimizde ümitler çiçeklenir, kötülükler kaybolur karanlığa gizlenir.” İşte benim yaşama bakışım böyle sevgili okurlar… Tabii ki insan birçok şeye sevgiyle bakabiliyor ama en çok o sevgiyle bakmayı, görmeyi kendisiyle başlatması, yaşatması gerekiyor. Önce kendinizi seveceksiniz, değer vereceksiniz ki sıkıntıya düştüyseniz ayağa kalkabilin; ağlıyorsanız yüzünüzü güldürebilin, insan kendini değerli buluyor ve seviyorsa düşse de kendini ayağa kaldırabilecek güçte olur. O an olmasa birkaç gün hafta sonrasında mutlaka ayağa kalkar, kimse için intihar etmeye kalkmaz. Birisiyle beraber oldu diye hayata küsmez; kimse için, hiçbir şey için hayat harcanmaz. Çünkü hayatta her şey geçiyor biliyor musunuz? Uyanıyorsunuz sabah bir bakıyorsunuz akşam olmuş, mevsimler deseniz onlarda sırasıyla geçip giderken insan da o gün yaşadığı acısıyla kalmıyor. Yaşadıklarını kabullenmesi bir süreç, yaşamış olduğu acıyı yenmesi ve ardından iyileşmesi ve yeniden yaşama tutunması safha safha gerçekleşiyor. Kişi isterse iyileşebiliyor, direnmesi kendisiyle ilgili umutlarını yenilemesi gerekiyor. Siz de bugünkü acınızla kalmayacaksınız, yaşama bağlandıkça kendi yaşam ümitlerinizi gördükçe bugünkü ümitsiz sizden uzaklaşarak güçleneceksiniz. Bir de bakacaksınız ki artık iyi hissediyorsunuz. İyileşme, iyi hissetme olmasa yaşamın bir tadı olmazdı ki… Şimdi kendinizi onsuz hayal edemediğinizi yazmışsınız. Yalancı, sizi kullanan biri olmadan yaşayamayacağınızı nasıl düşünebilirsiniz? Bu adam yalancı. En basit şeyler için bile yalan söyleyebilmiş, size saygı duymadığından sınırlarınızı zorlayabilmiş. İnsan değer verdiği birine karşı daha dikkatli davranır, onu incitmekten imtina eder buradan da anlayacağınız üzere yaşadığınız sadece cinsel bir beraberlikmiş. Siz sevildiğinizi düşünmek istemişsiniz ama o cinselliği yaşamak istemiş hepsi bu. Sizin sevgi sandığınız his de cinsel bağımlılıkla ortaya karışık bir duygu. Bu şekilde hissetmeniz çok normal.

“Bazen yolun sonu sandığınız nokta hayrın başı olur” demişler.

Gençtiniz, hiçbir erkek arkadaşınız olmamıştı, sevilmek uğruna yanlışlar yaptınız ama bugün yanlışlarınızın farkındasınız. Utanıyorsunuz, pişmansınız. Bu sizin adınıza iyi bir şey. Geçmişi değiştirmeniz imkansızsa da yarınızı farklı hale getirebilmek, kendiniz ile algınızı değiştirmenize bağlı olarak gelişecektir. Dünü dünde bırakırsanız yaşamış olduklarınız size yapışmaz. Sizi tanımlamaz korkmayın. Birçok şeyin farkındasınız… Yazımı okudukça, düşündükçe daha farklı bakmaya başlamışsınızdır. Şimdi gelelim bu ilişkiden kurtulmak için yapacaklarınıza… İlk önce bu kişiyle kesinkes irtibatı kesmelisiniz. Sizi mutlu eden insanlarla sık sık bir araya gelin, ailenizin sesine kulak verin. Daima gerçekleri görürler bunu aklınızda tutun. Kendinize bakın, özenin iyi hissetmenize yardımcı olur. Sporla uğraşın, imkanınız yoksa belediyelerin bile ücretsiz bu konuda çalışmaları var. İlgi alanınıza göre kurslara gidebilirsiniz; çalışmıyorsanız çalışmaya başlayın. Kısaca bu konuda dediğim şey kendinizi bir süre hep bir şeylerle meşgul edin. Bunlarla kendinizi meşgul ettikçe değişecek ve dönüşeceksiniz. Geriye baktığınızda saf, kendine değer vermeyen o kızı göreceksiniz ve artık farklı bir noktada olduğunuz için o kızı affedeceksiniz. İçinizdeki gücü görün lütfen. Kendinizi bu kadar hafife almayın olur mu? O güçlü kadını ortaya çıkarmak sizin elinizde, başka kimsenin değil. Bekaret kısmına gelirsem… Bu çağ artık yavaş yavaş o konuyu da aşacak. Önce siz kendinizde aşacaksınız. Dünyanın sonu değil tasvip etmesem de bunun da çareleri var. Unutmadan şunu da ekleyeyim o yazdığınız sosyal medyadan sevgili bulma uygulamaları… Bir düşünün normal bir insan oralarda gezer mi? Siz de gezmemelisiniz. Artık hayatın kötülüklerine uyandınız, az çok düşünerek sorgulayarak adımlar atın. Babanızın oğluna bile güvenemeyeceğiniz bir çağdayız artık öyle bedavadan güven yok. Bir tek hayvanlar… İşte en masum onlar… İnsanlar ben de dahil masumiyeti, sadakati, çıkarsız dünyaları olan o masum canlılarda buluyor. Bu sözlerim hayattan kopun demek değil asla… Hayatınıza aldığınız insanlara dikkat edin demek de oluyor. Sizin yeniden ayağa kalkacağınıza inanıyorum. Bana yazın destek olacağım güzel kızım.

Sevgiler sevgili okurlarıma…

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres:yesimilehayatbilgisi@gmail.com