Ya onu kaybedersem?
“Merhaba Yeşim Hanım, benim 1 yıllık bir ilişkim var. Erkek arkadaşımdan 5 yaş büyüğüm. Çok iyi anlaşıyor ve mutluyuz ama hayatın bize getirdiği, yaşanması mecbur sorunlarımız oldu.
Annesi beni istemiyordu (yaş probleminden dolayı ve kendi istediği biri olsun diye). Yakın zamanda ve benim doğum günümde annesini kaybettik. Şu an ondan bir beklentim yok, anlamaya ve destek olmaya çalışıyorum ama kendime bundan sonra ne olacak diye de sormadan edemiyorum. Acaba pişmanlıklar olacak mı annem istemiyordu gibi... Doğum günümde bana attığı mesaj bu düşüncelere itmeye başladı "doğum günün kutlu olsun canım, nasıl bir kader ki sevdiğimin doğum gününde annemi toprağa verdim hakkımızda hayırlısı". O günde bile beni düşünmesi ayrı bir durum ama korkularım oluşmaya başladı, büyük bir kayıp, üzülüyorum, anlıyorum destek olmaya çalışıyorum ama ne yapmam gerekli, bilemiyorum...”
Yeşim Tijen’in cevabı:
Bazen durup dururken hiç yoktan kader çıkar karşınıza. ‘’Ben de buradayım’’ der, ‘’Beni nasıl unutursunuz?’’ Şaşkın şaşkın bakakalırsınız. İsyan edersiniz, başka ne yapabilirsiniz ki? Olacak iş mi şimdi deseniz de kadere boşa kader dememişler. İnsanın kendi istemi dışında gelişen her kötü şeydir. O yaşadığımız güzel şeylere şans deriz. Ne garip değil mi; şans olacak kadar az güzellik. Şansımıza gülümserken kaderimizle bazen savaşır, bazen de kaderimiz der, kabullenmek zorunda kalırız. Savaşmak isteseniz de savaşamayacağınız durumlar vardır. Bu da öyle durumlardan çünkü bir ölüm var, hem de bir annenin ölümü. İnsanın yaşayan biriyle mi yoksa ölen biriyle mi mücadelesi kolaydır desem sizlere sevgili okurlar ne dersiniz? Mücadele her şekilde zordur, hele ölen biri ile baş etmek bazen daha da zordur. Ölmüş, geriye evladına vasiyet gibi bir istememezlik bırakmışsa eliniz kolunuz bağlanmıştır. Tek yapacağınız sevgilinizin ağzına bakmak olur. Bu da çok acıdır. Genç sevse, aşkından ölse annesinin istemememzliğini emir vasiyet telaki edebilir ve siz gık bile diyemezsiniz. Neden dersiniz, sadece neden böyle oldu. Yaşasaydı şansınızın daha çok olabileceği durum söz konusuyken şimdi bir ölüye karşı çaresizsinizdir. Gerçekten çok zor bir durum. Sizin açınızdan da sevgilinizin açısından da.
Sevgili okurum, tek yapacağınız sevgiyle davranıp onun bu zorlu dönemi yavaş yavaş geçirmesini beklemek. Sabırlı olun, şimdiden telaş etmeyin, zamanla zaten her şey gözünüzde ve aklınızda netleşecek. Şimdiden panik yapmayın. Sevginizle, şefkatinizle abartmadan onun yaralarını sarın ve her şeyi zamana bırakın. Sanki böyle bir endişeniz, korkunuz yokmuş gibi. Zor olacak biliyorum ama başka da yapacağınız bir şey yok. Şimdiden bunları gündeme getirmek yanlış olur, sinirlendirir, tepki alırsınız. Ayrılık kararı alması da muhtemeldir. Bunu zamanla öğreneceksiniz. Her davranışı, sözüyle size bunların önceden sinyallerini verecek, olayın sıcaklığıyla söylediği sözlere değil, biraz zaman geçsin o zaman söylediği sözlerin ehemmiyeti vardır.
Acının etkisini atsın bir üzerinden sizin de tahmin edeceğiniz gibi ayrılma ihtimali var. Bu durumda ona saygı duymak zorundasınız, başka yapabileceğiniz bir şey kalmaz. Bazen kaderin sözü egemen olur insanın hayatında. Sevgilinizin annesiyle olan yakınlığı, ilişkisi, değerlere olan saygısı, size olan sevgisi bunu belirleyecek; belki de annesini çok sevmesine rağmen sizinle olan beraberliğini seçecek bunu bilemiyoruz. Önceden ne dersek boş olur. Size düşen değişmeden davranmak, sevmeye devam etmek, sabretmek, o annesinden, acısından söz etmek, anlatmak istediğinde dinlemek, saygı duymak, umut etmek ve dua etmek. Ben kadere de mucizelere de inanırım. Çünkü Allah var. O’nun yapamayacağı bir şey yok. O’na inanıp, sığınıp, bekleyin. Her şeyin gönlünüzce gelişmesi dileğiyle. Sevgiler…
***
Çözemediğiniz sorunlarınızı rumuzunuzla yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.
Yeşim'le Hayat Bilgisi her zaman sizin yanınızda...
İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com
YORUMLAR