Siber zorbalığa hayır!
Siber zorbalığa maruz kalan çocukların travma ile baş edemediklerini, travma yaşadıklarını, sosyal hayattan koptuklarını, okula gitmek istemediklerini, hatta bir kısmının yaşadığı olumsuzlukla baş edemediği için hayatlarına son verdiğini, vermek istediğini biliyor muydunuz?
Bu yazıyı okuyanlar arasında çocukları, yakınları siber zorbalığa maruz kalan oldu mu? Onlar ne yaşadı, nasıl tepki verdi, sizin sorunu çözme yönteminiz nasıl oldu? Siber zorbalık kavramına ve sürecine ilişkin rakamları, araştırmaları, deneyimlerimi anlatmadan önce, bu haftaki yazımda önce bu kavramı tanıyalım istedim.
İyiler, kötüler, zorbalar gerçek hayatta her zaman vardı, insanlık var olduğu sürece var olacaklar da. Onlara “siber zorba” denilmesinin nedeni ise, eylemlerini gerçekleştirmek için kullandıkları araçların farklılaşması. Evet, zorbalar bilgi iletişim teknolojik araçlarını da etkin kullanıyorlar ve aramızdalar. Araştırmalar gösteriyor ki; çevrimiçi ortamda en çok çocuk ve ergenler için risk oluşturuyorlar.
Peki, siber zorbalık nasıl gerçekleşiyor? Siber zorbalık (cyberbullying), teknolojik enstrümanlar aracılığıyla (bilgisayar, akıllı telefonlar, tabletler) aracılığıyla çevrimiçi ağlar, e-posta, sosyal medya ortamı, online oyun ortamı vs ortamında gerçekleşiyor. Nasıl mı? Kasıtlı ve taciz, tehdit, utandırma, alay etme şeklinde.
Siber zorbalıkta kötülük sınır tanımıyor
Siber zorbaların etkin oldukları alan ise sosyal ağlar. Sosyal ağlar ya da sohbet odaları gibi çevrimiçi ortamlarda bireyleri aşağılayıcı, alay edici, tehditkâr, cinsel taciz veya şiddet içeren mesajlar göndermek,
* Online oyun ortamında küfür etmek, hakaret etmek,
* Dili, dini, ırkı vs özellikleriyle ilgili nefret söylemi içeren hakaretler etmek,
* Birinin kişisel bilgilerini izinsiz olarak, bazen kimliğini gizleyerek bazen ise açıkça göstererek sosyal medya aracılığıyla paylaşmak,
* Sosyal ağlarda birisi hakkında dedikodu uydurmak, yaymak,
* Bir kişiye ilişkin karalayıcı, aşağılayıcı web sayfaları hazırlamak (şişman, çirkin, bel altı lakaplar vs takmak),
* Örneğin; siber zorbalık yapmak istediği kişinin fotoğrafrafını ya da görüntüsünü kesip pornografik bir görüntüye monte etmek,
* İzinsiz olarak görüntü ve ses kaydı yapıp videoyu ortak hesaplarda yaymak,
* Başkası adına sahte hesap açıp onun kimliğine bürünmek, adına paylaşımlar yapıp onu zor durumda bırakmak,
* Ortak tanıdıkları etkileyerek hedef olarak seçilen bireyi arkadaş listelerinden silmelerini ve engellemelerini, dışlamalarını sağlamak...
En çok çocuklar ve ergenler siber zorbalığa maruz kalıyor
Son dönemde yapılan araştırmalar, yaklaşık olarak 4 ergenden 1’inin siber zorbalığa maruz kaldığını ve 6 ergenden 1’inin de başkasına siber zorbalık yaptığını kabul ettiğini gösteriyor. Bazı çalışmalarda, ankete katılan ergenlerin yarısından fazlası sosyal ya da dijital medya üzerinden tacize uğradıklarını belirtmiş.
UNICEF tüm dünyada, 15-24 yaş grubundan çevrimiçi olan gençlerin yüzde 70,6’sının internette şiddet, siber zorbalık ve dijital taciz gibi olgular yüzünden tehlikelere maruz kaldığına dikkat çekti.
Bir başka araştırma ise 2017 yılına ait. Kocaeli Üniversitesinde TÜBİTAK'ın desteği ile yürütülen proje kapsamında yedi ilde 7. ve 8. sınıfa devam eden 1400 öğrenci ile anket çalışması gerçekleştirildi. Siber zorbalık mağduru ve faili olma durumunun her ikisinde de ilk sırada yer alan İstanbul’da siber mağdur/kurban oranı yüzde 20’ye yaklaşırken, siber zorba olma oranı ise yüzde 15’i geçmekte. Araştırmanın diğer bulguları, öğrencilerin siber zorbalık konusunda yeterince farkındalığa sahip olmadığını göstermekte.
Ne yapmak gerekir?
* Sanal alemde isim, adres ve telefon gibi özel bilgilerinizi paylaşmayın.
* Sosyal ağlarda dikkat çekici fotoğraf ya da kişisel mesajlar göndermekten kaçının.
* Başka arkadaşlarınızın paylaştığı dikkat çekici fotoğraflarda etiketlenmeye duyarsız kalmayın. Zorbalık yapan kişi ya da kişilerle iletişim kurup önce uyarın. Eylemi tekrarlamaları durumunda ebeveyninizden, öğretmenlerinizden yardım isteyin.
* Paylaştığınız fotoğrafların yaşadığınız yer ve özel hayatınızla ilgili kritik bilgiler içermemesine dikkat edin.
* Sosyal ağlarda tanımadığınız ya da çok sayıda ortak arkadaşınız olmayan kişileri arkadaş olarak eklemeyin.
* Saldırılara karşılık vermeyin. Karşılık verdiğinizde saldırıların dozunun artacağını unutmayın.
* Saldırıları ciddiye alın ve yetkililere bildirin. (Öğrenciyseniz, aileniz ve öğretmenlerinizle paylaşın. Bu paylaşımlar çevrenizde konuyla ilgili duyarlılığın artmasına yardım edecektir.)
* Şantaj ve tehditleri ailenizle birlikte güvenlik görevlilerine anlatın, siber zorbanın kullanıcı adını engelleyin.
* İlk kez sanal dünyada tanıştığınız kişilerle asla buluşmayın. Hukuksal bir süreç başlatmak için siber zorbalık niteliğindeki mesajları delil olarak saklayın.
YORUMLAR