Kaç kadın bir anne?
#AnneOluncaAnladım ki, bu anne dediğin feci bir kadın. Yani "kadının dibi" varsa şayet orası anneler katmanı, bir gece suda bekletip kazısan dahi çıkmaz, kesin bilgi.
Ha annelik mi kadını kadın yapan? Anne olmayanlar/olamayanlar daha az kadın mı? Ne yani şimdi çocuğu olmayanlar eksik mi? Yok, asla.
Anlatmak istediklerim daha bir derin, böyle daha bir kalp dünyasının jargonunda yani sözlerim küçük bir meclisten içeri sadece. Böyle kuru kuruya yazınca eksikli kalıyor en güzel kelimelerle bile. Sürç-i lisan edersem az sonra,affola...
Bazen nefsimi ayaklarımın altına alıp üzerinde zıpladığını görüyorum oğlumun. Oysa Ali sadece 4 yaşında. Nefis bilmez, oyun bilir. Gurur bilmez, kibir bilmez, küslük bilmez; sevmek bilir sadece ve sever. Oyun bilir, oynar. Sadece 4 yaşında... Ama onun bana öğrettikleri, benim ona öğretebildiklerimden takriben onyüzbinmilyon baloncuk fazla!
Bazen artık tahammülsüzlükten ve yorgunluktan muzdarip avucumu yumruk yapıp yanındaki etlerimi ısırırken bir yandan da insan kalabilmek için derin nefes almaya çalışıyorum. İşte o küçücük anda aynı zamanda ışık hızıyla gidip kendi Sabiş'imi onun ha damladı ha damlayacak gözyaşıyla dolu buğulu gözlerinin içinde görüyorum. Başıma bir ağrı saplanıyor sağdan bıçak gibi. O an geçiyor işte. Sarılıyoruz sonra yatakta, o uyuyor küçük ayakları üzerimde, sıcak eli yanağımda; ben ağlayıp bir süre önce terkettiğim benliğime geri dönüyorum usulca. Çünkü bazı günler zor. 'Çünkü bazı günler zor' diye yazmak çok kolay ama o günleri yaşamak gerçekten de zor. Çünkü bu zor olan 'bazı günler'den annelik diyarında çokça bulunuyor.
Çünkü bazen hayat zaten zorken aynı anda kadın olmak, anne olmak kısacası 'her-bir-şey' olmak çok zor.
Çünkü kaç kadın bir anne transkriptlerdeki ileri matematik dersleri hesaplamaya yetmiyor. Dünyanın neresine gidersen git, hep aynı, inan bana, bu hikaye hiç değişmiyor. Tartamıyor, ölçemiyor hiç bir uluslararası ölçü birimi, bir anne nasıl bu kadar başka şey olabilir akıllar almıyor.
Gün herkese 24 saat.
Bu dünyanın bir günü sadece ve sadece 24 saat. Yazıyla -yirmidört-.
Peki ya annelere?
Annenin günü kaç saat?
O tek bir günün içinde;
Anne kaç saat uykusuz?
Anne kaç saat yemek yapıp bulaşık yıkıyor?
Anne kaç saat uğraşıp evi derli toplu tutuyor?
Anne kaç saat çocuk bakıyor?
Anne kaç saat çamaşır yıkıyor, ütülüyor?
Anne kaç saat annelikten başka bir hayatı olsun diye emek veriyor?
Anne kaç saat tüm kimliklerinin dışında kalıveren o eski kadını yaşatmak için adeta didiniyor?
Anne kaç saat kendine -sadece kendine- bakıyor?
Anne kaç saat dinlenebiliyor, uyuyabiliyor?
Anne kaç saat etrafındaki cümle alemin beklediği 'o kadın' olmak için durmak bilmeden olağanüstü bir performansta çalışıyor?
Herkesin iki gözü, iki kulağı, bir ağzı varken anneler bazen sadece tek bir 24 saatte bunların tümünü nasıl oluyor da becerebiliyor?
Söylesene be güzel kardeşim bir anne kaç sabır?
Bir anne kaç insan?
Bir anne kaç yürek?
Hesaplayabilen var mı güzel kardeşim kaç kadın bir anne?
YORUMLAR