Sustukça sıra sana gelecek

Kadın bizim kıymetlimiz,


Saçını süpürge eden, bağrına taş basan, kan kızıp kızılcık şerbeti içtim diyen kadın… Kadın fedakardır, kadın derleyip toplayandır, yuvayı yapandır, dişi kuştur, namustur, üç çocuk doğurursa en makbulu odur, çünkü kadın yalnızca anne olarak kıymetlidir bize göre… Ama ancak bu kadardır… Gak dese karışırız, guk dese sustururuz biz… Neden? Hep onun iyiliği için!


***


Kadın korunması gereken bir yaratıktır; kıymetlimizdir, anamız, kız kardeşimiz, yavrumuz, sevgilimizdir kadın! Arabamız, evimiz, kravatımız gibi “sahip olduğumuz diğer bütün her şey gibi bizi temsil edendir kadın.” O zaman… Onun yerine biz verelim kararları… Göbeğimizi kaşıyarak; bıyığımızı burarak inceden… Saçına başına takalım kafayı önce… Açtı, kapadı, açsın, kapasın oynayalım kadının başıyla… O başın içindekine değil üzerindelere takılıp kalalım en iyisi… Eteğinin boyuyla, gözündeki boyayla tartalım kadının ederini… Ne de olsa kadın!


***


Tartaklayalım kadınlarımızı; el birliğiyle… Hak etmiştir ne de olsa. Ders almadıysa daha da ileri gidelim… Ayşe Paşalı’ya, Güldünya’ya ve diğerlerine yaptıklarımızı yapalım…


***


Saçı başı geçtikten sonra belden aşağı vurmaya başlayalım kadına… Önce en teknolojik aletlerle doğumu alalım elinden; doğumu bir eziyete çevirip kadına sezaryeni dayatalım… Böylece daha çok para kazanır hastaneler… Sonra sezaryeni kötülemeye başlayalım; sezaryen olan kadınlara kendilerini eksik hissettirmek için ne gerekiyorsa yapalım… Dönüp de sisteme hiç bakmayalım o sırada; kendi dibimize hiç bakmayalım…


***


En iyisini biz biliriz. Ardından yavrusunu alalım evinden; daha kendi kendine giyinemeyen, tuvaletten çıkmadan önce “anneee, bittiii” diye bağıran 5,5 yaşındaki çocuğunu ilkokula gönderelim alelacele… Annelerin feryatlarını “ama” larını dinlemeyelim. Oldubitti bizim, metazori bizim işimiz…



Bu da yetmez anne olup olmayacağına da biz karar verelim… İstemediği hamilelikleri sürdürmeye zorlayalım; kürtajı yasaklayalım ki ruh hastası annelerden ruh hastası nesiller yetişsin bu ülkeyi gelecek kaos dolu günlere taşıyacak…

Ya da daha çok kadını telef edelim yer altı kürtaj masalarında… (İş kazası deriz hatta. Nasıl olsa fetüs öldürmek cinayet ama işçi öldürmek olağan bu ülkede)

Başından girip rahminden çıkıp kadının kurcalamadık yerini bırakmayalım…

Bırakmayalım ki başka işler saman altından yürüsünler…


***


Kadın bizim değerlimiz…

Hepsi onun iyiliği için… Dayak da cennetten çıkma zaten Ailemizin adına, saygınlığına zarar gelmesin diye susan da kadın… Hem şiddete uğrayan, hem kendini korumak zorunda kalan, hem evini barkını terk eden, boşanmak isteyip cinayetle tehdit edilen hep kadın…

Bu kadar kıymete rağmen sadece ana akım medyaya yansıyan haberlere göre 2014'ün ilk 11 ayında 209 kadın öldürüldü, 123 kadın darp edildi, 50 kadın taciz veya tecavüze uğradı.

Yani 1 ayda 19 kadın öldürüldü Türkiye'de. Ayda 11 kadın darp edildi ve 5 kadın taciz edildi veya tecavüze uğradı. Kadınlar öldürülmesin, darp edilmesin, taciz ve tecavüze uğramasın.


Kabullenme!.. Hakkını ara!..

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.