Tasarımcı olmayı hayal etmiş miydiniz?

Küçükken annemin terzi dükkânına gitmekten büyük keyif alırdım. Annemin dikiş dikmesini seyretmek, müşterilere verdiği önerileri dinlemek, onların tarzlarını oluşturmalarına yardım etmesi bana masal gibi gelirdi. Kumaşlara dokunmak, onların kokusunu hissetmek benim için gerçekten bir okul gibiydi. Yaratıcı tarafımın gelişmesi ve kendi tasarım hayallerimi gerçekleştirmemdeki en büyük esin kaynağım annemdir. Bu süreç tüm hayatımı etkiledi ve bugünlere kadar geldim.


Tasarım yaparken nasıl kadınlar hayal ediyorsunuz?

Hayal ettiğim kadınlar... Gerçekten güzel bir soru... Koleksiyonlarımı kendiliğinden, doğal bir yaklaşımla kadınların dünyası için tasarlıyorum. Tasarlarken benim gibi çalışan, ailesi olan, eğlenmeyi seven, sinemaya, tiyatroya giden sanat ve müziği seven kadınları hayal ediyorum. Alberta Ferretti kadını hedefine ulaşmışsa bile asla durmayan, geleceği düşünen, tarzını, tutkularını ve zevkini geliştiren bir kadın. Trendlerle asla tatmin olmayan, her zaman şık görünmeyi bilen ve bir elbiseyle kendi farkını ortaya koyan, tarzını ve kişiliğini yansıtabilen kadınlar hayal ediyorum sanırım...


‘ÇABASIZ ŞIKLIK İÇİN BENİMLE ÇALIŞIYORLAR

Birçok ünlü ismin kırmızı halı şıklığında sizin imzanız var. Ünlülerle çalışmak zor mu?

Öncelikle şunu söylemek isterim, ünlülerle çalışmak benim için bir tutku ya da hedef olmadı, bu, işimin doğal bir parçası. Çalıştığım bütün ünlülerle karşılıklı olarak birbirimizi seçtiğimiz için çalıştık. Kadın olduğum için ve kadınları çok iyi tanıyıp bildiğim için aslında çok şanslıyım. Onları giydirirken kişiliklerini ve tarzlarını çok iyi yansıtmalarını sağlıyorum. Ünlü yıldızlar çabasız, şık tarzımı ve özel çizgimi bildikleri için benimle çalışmayı tercih ediyor.


Günümüzde politikayla uğraşan kadınlar, sizce nasıl giyiniyor?

Politikayla uğraşan kadınların tarzını gerçekten çok beğeniyorum. Tarzlarını ve stillerini kusursuz oluşturuyorlar. Zaten o kadar güçlü, kültürlü, zevkli ve farklı özelliklere sahip kadınlar ki, bu özellikler kıyafet seçimlerine de yansıyor.


Bir röportajınızda “Ev kıyafet gibidir” demiştiniz. Ne demek istediniz?

Benim için evde yaşamak kıyafet giymek gibidir, çünkü ev kıyafet gibidir. Kişinin hayat tarzını, kişiliğini ve zevkini yansıtır. Örneğin ben düzenli aralıklarla evimin dekorasyonunu değiştiririm, mood’uma, sezona göre bu değişiklikleri yaparım. Eşyaların yerini değiştiririm, duvarları farklı renklere boyarım, yeni eşyalar alırım, dekorasyonu değiştiririm. Ev de bizimle birlikte büyür, gelişir ve değişir. Hem tarzınızda hem de yaşadığınız evde değişiklik yapmak güzeldir. Büyük değişiklikler yapmasanız bile ufak dokunuşlarla hayatınıza farklılık katın.


2014 ilkbahar-yaz koleksiyonunuzda esin kaynağınız nelerdi?

Bu yaz için enerjisi yüksek, güçlü, eğlenceli, pozitif, Akdeniz’in renklerini yansıtan bir koleksiyon hazırladık. İncecik hafif kumaşların kullanıldığı, rengârenk, çiçek desenleriyle enerjik tam yaza hitap eden bir koleksiyon oldu. Pozitif enerji veren bir koleksiyon...


Kendi tarzınızı nasıl yorumlarsınız? G

ünüme, dakikama göre değişir. Çalışırken siyah giyerim, doğal parçalar tercih ederim, asla abartıya kaçmam. Neon renklerin, dikkat çeken detayların ve kocaman desenlerin işimin önüne geçmesini istemem. İş dışında özel hayatımda akşam arkadaşlarımla yemeğe gittiğimde feminen uzun elbiseleri tercih ederim. Feminen ve şık elbiselerle dişiliğimi ön plana çıkarmayı seviyorum. Bu tür zamanlarda her kadının kendini ödüllendirmesi gerekir.


Stil ikonlarınız kimler?

Geçmişten aklıma bir sürü ikonik ve sembolik kadın geliyor. Onların dışında günümüz kadınlarından tarzını beğendiğim, beni etkileyen, hayran olduğum birçok kadın var.


Her kadının gardırobunda olması gereken parçalar sizce neler?

Kesinlikle siyah triko. Ayrıca siyah pantolon, şık mini bir elbise, şık kaliteli bir palto ve uzun saten bir elbise...


Siz birçok tasarımcıya ilham kaynağı olan bir kadınsınız. Genç tasarımcılara önerileriniz neler?

Tabii ki yetenekli olmak çok önemli. Yaratıcı yönlerini geliştirmeliler ve bu yönleriyle insanlara hayal kurdurmayı bilmeliler. Moda çok çalışmak, tarzına sadık kalmak, insancıl, sabırlı ve sosyal olmak demektir.


‘TÜRK KADINLARINA HAYRANIM’

İstanbul hakkındaki izlenimleriniz neler?

İstanbul öyle bir şehir ki keşfetmekle bitmiyor. İstanbul’a üçüncü gelişim ve her geldiğimde bir farklılıkla karşılaşıyorum ve her geldiğimde farklı kültürleri bir arada görmek beni çok etkiliyor ve her geldiğimde kadınları daha şık ve modern görüyorum.


Türk kadınlarının giyimini beğeniyorsunuz sanırım...

Doğal güzellikleri nefes kesici... Türk kadınlarına hayranım. Benim tarzıma ve vizyonuma hitap eden gizemli, romantik, asla abartıya kaçmayan, çekici stillerini çok beğeniyorum.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.