‘O mükemmel bir sanatçı’ _ Sanata meraklı olduğunuzu duymuştuk, kimleri sevsersiniz?

Gary Hume’ü çok seviyorum, evimde bazı mükemmel tuvalleri bulunuyor. Eserlerindeki basitliği ve renkleri çok seviyorum; o mükemmel bir sanatçı.


Favori müzeleriniz hangileri?

Londra’daki Victoria&Albert, mükemmel sergileri var.

İngiltere’de gezilmesini tavsiye ettiğiniz başka nereler var? Günlük yaşamda sizinle nerelerde karşılaşabiliriz?

Londra’da Regent’s Park’a gitmeyi çok seviyorum. Büyük bir şehirde yaşadığınızı unutturacak kadar büyük ve köpeğim Bert orada ördek ve güvercinleri kovalamayı çok seviyor. Aynı şeyler Hyde Park için de geçerli ama orası yaşadığım yere biraz uzak. Ayrıca, Southbank’i çok seviyorum. Sıklıkla BFI’da eski filmleri izlemeye gidiyoruz. Brighton ziyaret etmek için mükemmel bir yer ve trenle bir saatten az bir sürede ulaşabiliyorsunuz. Sahil kesinlikle enfes ve çok güzel bir iskeleye sahip olan şehirde gezinmek çok hoş.

Peki ya memleketiniz Hollanda’da?

Hollanda’da bir bisiklet kiralayıp şehir içinde veya kırsal yerlerde gezinmek çok güzeldir.


Her ne kadar markalar sıfır bedene savaş açmış gibi görünse de Lara Stone’un yüksek markalarla tanışması epey zaman aldı. Her şey 7 yıl önce Givenchy’nin tasarımcısı Ricardo Tisci’yle başladı. Ve arkası geldi. Jean Paul Gaultier, Boss Orange ve Max Mara’nın yüzü oldu, “İdolüm” dediği Kate Moss’un elinden işini bile aldı. Louis Vuitton ve sıfır beden seven Karl Lagerfeld’in bile gönlünü çalarak Chanel’le çalıştı. Brigitte Bardot’- ya benzerliğiyle dikkat çeken Stone şimdi de L’Oréal Paris’in 2014 global güzellik elçisi...


Sizin için güzellik ne demek?

İşim daha çok dış güzellikle ilişkili. Genellikle fiziksel görüntüye bakarız ve güzel olmak sıradan bir hal alır. Bu nedenle iç güzelliğe önem verip bu güzelliği dışarı yansıtmaya çalışmak benim için çok daha önemli.


‘16 yaşına kadar vogue’u duymamıştım’


Yaptığınız işte yani modellikte dış güzellik önemli. Tabii kendinize olan güvenle de dış güzelliğinizi destekliyorsunuz. Peki sizin özgüveninizi ne kırar?

“En iyi” olduğumu bildiğim sürece kendine güvenim sarsılmaz. Ayrıca, herhangi bir karşılaştırma beni rahatsız edebilir, o yüzden başarılarımı kendi kendime ölçülendiriyorum ve başkalarının ne dediğini umursamamaya çalışıyorum.


Gönlünüzde yatan hep modellik miydi?

Dürüst olmak gerekirse hayır!Moda dünyası bana tamamen yabancıydı ve yaşadığımyerde çok da önemsenmezdi. 16 yaşına kadar Vogue hakkında hiçbir şey duymamıştım!


Ama sonra çok başarılı bir model oldunuz...

Çok ama çok şanslı hissediyorum! Dünyanın her yerinden insanlarla tanışıp onlardan birçok şey öğrenme fırsatımoldu.


Anne olmak hayatınızda neleri değiştirdi?

Sadece her şeyi çok daha fazla güzelleştirdi. Hayatta bu kadar sevgi ve mutluluğun var olabileceğini hiç hayal edemezdim.


Herkes size hayran da siz kime hayransınız?

Kendi fikirlerini savunan ve boyun eğmeyen insanlara hayranlık duyuyorum. Moda dünyası gerçekten çok çetin, ancak yaratıcılığınızı ve kendine güveninizi korumak zorundasınız.


‘Kate moss, kesinlikle!’


Bir ikonuz vardır ama!

KateMoss! Kesinlikle!


Sıfır bedenin hâkim olduğu moda dünyasına kendinizi kabul ettirmek için büyük çaba gösterdiniz. Geriye dönüp baktığınızda aklınızda neler kaldı? Başlangıçtan itibaren, bütün kariyerim muhteşem bir yolculuktu. Gerçekten mükemmel yerleri ziyaret edip çok yetenekli sanatçılarla tanışma fırsatı buldum. Kariyerimin ilk yılları çalkantılıydı. Ancak üstünden çok zaman geçtiği için her şeyi olduğundan daha güzel hatırlıyorum. Ama büyük bir patlama yaşadığımı söyleyebilirim.


Yuvarlak hatlarınız ve dişlerinizle modanın tabularını yıkanlardan birisiniz, bu size kendinizi nasıl hissettiriyor?

Modanın içinde her zaman çeşitlilik için bir oda bulunur. Ama ideal güzelliğin sürekli değişmesini ve gelişmesini çok seviyorum.


Şimdi 16 yaşındaki Lara’ya ne öğütlemek isterdiniz?

Kendin ol ve asla hayır demekten korkma!

Nasıldı o yıllarınız, güzelliğiniz sebebiyle size farklı davranılıyor muydu? Görünüşümle çok dalga geçilirdi çünkü diğer kızlardan ve hatta erkeklerden çok daha uzundum. Bu beni diğerlerinden daha farklı yapardı


‘Küçük bir ruj, size anında güç katar’


Güzellik sırlarınız nedir?

Sır değil aslında yeterince uyumak ve bolca su yeterli...

Bir kozmetik markasının da yüzüsünüz...

Güzellik endüstrisinde en uygun isimlerle çalışarak iz bırakan bir marka L’Oréal Paris; bunun gibi bir işbirliği her gün gerçekleşmiyor. Bu benim için bir rüyanın gerçekleşmesi demek.

Reklamda da söylediğiniz “Çünkü siz buna değersiniz” ne ifade ediyor?

Bu slogan, dünya üzerinde birçok anlama sahip. Her şeyden önce bence bizi özgürleştiren bir mesaj. Özellikle de ne yazık ki kadınların hâlâ eşit yaşayamadığı ülkelerde. Zor durumlarda, küçük bir rujun size kendinizi iyi hissettireceğini bilmek çok güzel. Anında güç katar ve kesinlikle buna değer!


Onsuz yaşayamadığınız güzellik ürünleriniz var mı?

Cilt bakım serumunu ihmal etmiyorum, L’Oréal Paris Skin Perfection serisini seviyorum. Cildimin pürüzsüz ve ipeksi olmasına yardım ediyor; bu yüzden benim için güne taze başlamanın yolu. Makyaj için yepyeni bir stille dudağımı renklendiren ve nemlendiren lipstick olmadan da yaşayamam.


Diyet ve sporla aranız nasıl?

Çok sağlıklı besleniyorum. James Duigan’nın Clean&Lean yemek kitabından çok yararlanıyorum. Onun basit, sağlıklı ve lezzetli tariflerini çok seviyorum. Spor salonunda spor koçumla çalışıyorum. Ayrıca tam bir yoga insanıyım.

Hiç kaçamak yapmaz mısınız? Sağlıklı bir yaşam sürmeye çok dikkat ediyorum. Ama haftada bir kendime bir ziyafet için izin veriyorum.


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.