Söyledikleri, o gün üzerindeki siyah ve beyaz elbiseler kadar netti. Yeri geldi “Benim de diğer sanatçılar gibi sosyal medyada konuşmamı istiyorlar, mecbur muyum” dedi. Yeri geldi “Stüdyoda kendimi iyi hissedersem, şarkı söylerim. Parası ödendi diye hiçbir patron bunu bana dayatamaz” diye şartlarını çok net ifade etti. Avon’un yeni yüzü Hadise, sohbet boyunca mutluluktan ve kendini keşfettiğinden bahsetti...


Mutluluk ne kadar önemli sizin için?

Mutluluk her şeyden önemli... Ve mutluluğu kilonuza, giydiğiniz kıyafetlere, makyajınıza bağlamamalısınız. Bunu insan ancak kendi kendine keşfedebiliyor, ben keşfettim. Çok zayıf olmak ya da deli gibi para kazanmak mutlu olmak demek değildir. Böyle standartlar koyuluyor ama bunu kendi kendimize çözmemiz lazım.


Siz çözdünüz mü?

Bu birkaç yılımı aldı ama çözdüm, mutluyum.


Nasıl teknikleriniz var bunun için?

Beni ne, nasıl mutlu ediyor ona baktım. Mesela az uyusam da sabahları spor salonuna inmek kendimi çok iyi hissettiriyor. Sabahları terleyerek güne başlamak müthiş bir enerji veriyor. Eskiden bu kadar spor yapmazdım. Demek ki daha fazla yapmam lazımmış. Sistemi beynimde ve ruhumda oturttum.


Pek çok yıldızla konuşuyorum, hepsinin ortak noktası profesyonel bir sporcu gibi spor yapmaları... güçlü tutuyor sizi.

Kesinlikle. Sabahları koşu bandında haberleri izlemek beni mutlu ediyor. Eskiden korkuturdu beni haberler... Bir annenin ya da çocuğun ölümüne dayanamıyordum, kapatıyordum açıkçası. Artık korkmuyorum, izliyorum ve bilmek istiyorum. Dünyada neler olup bitiyor, çoğu kişi uyurken takip ediyorum. Kendimi geliştirmek adına beni tatmin eden bir şey bu.


Karmakarışık bir coğrafyadayız. Dünyanın her yeri ayakta aslında... Tüm bu izlediğiniz haberlere bakarak ne çıkarıyorsunuz?

Şunun farkına vardım, insanlarda bir sabırsızlık var. İnsanlar susmuyor ve bir savaşçı gibiler. Artık herkes yumruğunu masaya koyuyor. Herkes ne istiyorsa bunu dile getirmeli ama insanlar ölmemeli. Demokrasiyi herkes ister sonuçta, bu dünya hepimizin. Sadece birkaç liderin değil, hepimizin. Birarada yaşayarak sorunları çözebilmek önemli. Bir ülkenin bakanları, başbakanları, cumhurbaşkanları var, onlar bir şekilde halkı dinleyip kararlarını veriyorlar ve böyle de olmalı.


Ayakta olanlar ve masaya yumruğunu vuranlar 90 doğumlular. Yani sizin hayranlarınız, size karşı da talepkârlar mı?

Evet kolay beğenmiyorlar. Çok sevseler de eleştiriyorlar. “Her şeyini beğeniyoruz” diyen yok.


Eskinin tapan hayranları artık yok demek...

Başta sosyal medyadan dolayı... Eskiden nasıl ulaşıyorlardı? Menajerlere ya da plak şirketlerine mektup gönderiyorlardı, artık sosyal medyadan yazıyorlar. “Diğerleri cevap veriyor, sen neden cevap vermiyorsun” diyorlar. Mecbur muyum başkalarının yaptığı şeyi yapmaya? Ama böyle bir algı var. Böyle bir baskının altındayız. Seni görmek istiyor, resim istiyor, “Ne yapıyorsun, single nerede kaldı” diye soruyor.


Hesap soruyorlar yani...

Evet evet hesap soruyorlar. Bir baskı var. Belki bu sorular eskiden de vardı ama ulaşılamıyordu sanatçıya. Zaten insan duymadığını, görmediğini kafasına takmaz, rahattır. Artık böyle bir dünya yok ama.


Kendini daha çok önemseyen ve besleyen bir Hadise görüyorum, nasıl besleniyorsunuz?


Son zamanlarda kendimle çok vakit geçirdim. Yalnız gezdim, yalnız yemek yedim. İş koşturmacası arasında kendimi unutuyorum ve anlık mutsuzluklara düşmek istemiyorum. Kendim için çalıştım biraz. İşimizi yaparken iç dünyamızı unutabiliyoruz.


Ne istediğini bilen ve masaya da yumruğunu koyan bir Hadise var bir taraftan da...

Kolay bir in san değilim. Es ki den da ha kolaydım. O da naiflikten, gençlikten, susmayı tercih etmekten... Yeniyim bu dünyada. “Tecrübe edeyim ondan sonra konuşayım” derdim. 15 yaşından beri bu işi yapıyorum ve ne istediğimi biliyorum. Çok fazla fikir almıyorum insanlardan.


Hayatınızın hangi dönemindesiniz?

Kendime “Olgun bir genç kadın” diyorum. Olgunlaşıyorum, büyüyorum ve hayatımda 1 sene önce önemli olan küçük şeyler şu an umurumda değil. Çok farklı bakıyorum hayata. Önemsemediğim çok fazla şey var. Ve artık paniğe de kapılmıyorum. Bunlar için kendinizle vakit geçirmeniz gerekiyor.



Röportaj: Aysun Öz

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.