“Han Solo: Bir Star Wars Hikâyesi”nin gösterime girdiği hafta “hayali Star Wars evreni”nden dışarı çıkıp “efsane”nin gerçek dünyadaki son durumuna baktık ve bazı soruların yanıtlarını aradık. Star Wars filmleriyle ilgili son kararları kim veriyor? Neden yönetmenlerin işine son veriliyor? Disney, hayranların sözünü dinleyebilir mi? Gelecekteki Star Wars filmlerini kimler yazıyor ve efsane nereye doğru gidiyor?





Güç, artık Kathleen Kennedy’de

İşte her şeyin ardındaki yönetici! Lucasfilm’in Disney’e satışından sonra yeni fikirlerle karşısına gelen George Lucas’ı “Görüşlerini değerlendireceğiz” diyerek ve teşekkür ederek, kibarca uğurladıktan sonra tümüyle farklı bir güzergâhtan ilerlemekten çekinmemişti... Sonuçta güç artık onunla. Yazarları seçiyor, yönetmenleri değiştiriyor ve son kararı veriyor. Son yıllarda serinin gidişinden memnun olmayan hayranların hedefinde de elbette o var... Kennedy’nin tam bir kontrol manyağı olduğunu öne sürenler kadar, efsanenin doğru ellerde olduğunu düşünenlerin sayısı da az değil... Peki, kim bu Kathleen Kennedy? 65 yaşında, çekirdekten yetişme, 40 yıllık bir sinemacı. 1970’lerde kurgucu ve kameraman olarak başlamış mesleğe. “Close Encounters of the Third Kind”ın setinde yapımcı asistanı olarak çalışırken iş ahlakı ve disipliniyle Steven Spielberg’in dikkatini çektikten sonra meslekteki yükselişi hiç durmamış. 1981’de “Kutsal Hazine Avcıları”nın setinde sonradan hayat arkadaşı olacağı Frank Marshall’la tanışmış.



Kennedy, geniş kitleye hitap eden filmlerin ruhunu bilen bir sinemacı. Geçmişteki işlerine bakılırsa, ne yaptığını bilen bir profesyonel. “Star Wars” markasını şu ana kadar kötü yönetmediği kesin. Kaldı ki, gerek gişede gelen başarılar, gerekse eleştirmenlerin tepkileri bunu doğruluyor. Bu arada, 8 kez Oscar’a aday olduğunu da unutmayalım. Lucasfilm’in başına geçene kadar ABD’deki film seyircileri arasında bile pek tanınmıyordu. Bir röportajında yapımcısı olduğu filmlerin galalarından sonra, insanların onun yanında yorum yapmaktan çekinmediğini söylemişti çünkü tanınmıyordu. Ama artık öyle değil. Başta ABD olmak üzere, özellikle Star Wars hayranları tarafından gayet iyi tanınıyor ve sık sık eleştirilerin hedefi haline geliyor. Son dönemde, onu Star Wars’ı sadece beyaz erkek yönetmenlerin eline teslim ettiği için ayrımcılıkla suçlayanlar bile var...


‘Skywalker efsanesi’nin sonu geliyor

2014’teki ilk plan, “Star Wars: Bölüm 9”u “Son Jedi”ın yönetmeni Rian Johnson’a emanet etmekti. Ama sonra Colin Trevorrow’la anlaşıldı, senaryo da Derek Connolly’ye teslim edildi. Ön hazırlıklar 2016 Şubat’ında başladı. Ancak Carrie Fisher’ın ölümüyle her şey değişti. Çünkü Prenses Leia, “Bölüm 9”un odağındaki karakterdi ve onu Fisher’dan başka birinin oynaması düşünülemezdi. Bütün planlar değişti ve Jack Thorne’dan yeni bir senaryo istendi. 2017’in eylül ayında sürpriz bir şekilde yönetmen Trevorrow’un işine son verildi ve ardından J.J. Abrams’la anlaşıldı. Abrams da senaryoyu Chris Terrio ile birlikte yeniden yazmaya başladı. Şimdilik planlarda bir değişiklik yok. Çekimler haziranda başlıyor. Kesin olan, 7 ve 8’inci bölümlerdeki genç kahramanların hikâyesinin kaldığı yerden devam edeceği ve filmin 20 Aralık’ta gösterime gireceği... Hikâyeyle ilgili başka bir ipucu yok ama İlk Düzen ve isyancılar arasındaki mücadelenin bir yere bağlanacağı kesin. Asıl önemli nokta ise 9’uncu filmle birlikte Luke Skywalker Efsanesi’nin (The Skywalker Saga) artık sona ereceği...



Rian Johnson’ın üçlemesi

Bugüne kadar çekilen tüm Star Wars filmleri, bugün artık Skywalker Efsanesi (The Skywalker Saga) olarak anılan bir hikâyeye bağlı kaldı... Rian Johnson’ın üçlemesinin ise ilk kez yeni ufuklara doğru yelken açması bekleniyor. Johnson yaptığı açıklamalarda “Bir çocuk olarak Star Wars’ın kendisine hissettirdiği duygu”nun peşinde koşacağını ve “ilk üçlemenin ruhunu” yakalamak istediğinin altını çizdi. 2015’te başlayan “Güç Uyanıyor”la başlayan Devam Üçlemesi’nin de aynı hedeften yola çıktığını düşünürsek, bizi çok yeni bir şeyin beklemediği söylenebilir. Sonuçta, Star Wars bir format. Yapımcıların da format konusunda hassas olduğu biliniyor... Kathleen Kennedy’nin George Lucas’ın fikirlerini dikkate almamasının nedeni de eski kahramanları devre dışı bırakan yepyeni bir hikâye önermesiydi. Çoğu kişi, Johnson’ın da Luke Skywalker ya da Rey benzeri genç bir kahramanın yolculuğunu anlatacağını düşünüyor. Kesin olan tek şey, Johnson’ın henüz çalışma aşamasında olduğu...



‘Güç’süz yönetmenler

Yönetmen olarak bir Star Wars filminin hazırlıklarına başlamanızın artık büyük bir önemi yok. Önemli olan, çekimleri tamamlayanın ya da son dokunuşu yapanın kim olacağı... “Jurassic World” ile gişelerde harikalar yaratan Colin Trevorrow ile “Star Wars: Bölüm 9” için anlaşılmıştı ama çekimler başlamadan önce “kreatif farklılıklar” nedeniyle yol ayrımına gelindi ve yerine “Güç Uyanıyor”un yönetmeni J.J. Abrams getirildi. “Solo”nun çekimlerine ise Phil Lord ve Chris Miller ikilisi başlamıştı. Yaklaşık 4.5 ay çalıştıktan sonra benzer gerekçelerle onların da işine son verildi. Son sözü Kathleen Kennedy söylese de Lord ve Miller’ın ayrılmasında senaryo yazarı Lawrence Kasdan’ın da etkili olduğu biliniyor. Bir komedi filmi için işe alındıklarını düşünen Lord ve Miller, oyuncuları doğaçlamaya yönlendirerek, ana öyküden saparak ve senaryoda olmayan ekstra sahneleri çekmekte ısrar ederek Kasdan’ın ve yapımcıların sabrını taşırdılar... Yeni yönetmen Ron Howard’ın planlanan çekim takvimini bitirdikten sonra, 5 hafta daha ekstra çekim yaptığı düşünülürse, filmin yeniden çekildiği söylenebilir.



Star Wars antoloji filmleri

Disney’in ilk planlarından biri, seriyi üçlemelerin dışında tek filmlik bağımsız öykülerle sürdürmekti. Bu filmleri Disney “Star Wars Antolojisi” (Star Wars Anthology) olarak adlandırıyor. “Rogue One: Bir Star Wars Hikâyesi” ve “Han Solo: Bir Star Wars Hikâyesi”nin ortak özelliği 1977 tarihli ilk filmin öncesinde geçen öyküler anlatmaları... Yapımcı Kennedy, antoloji filmlerinin George Lucas’ın “ilk üçlemesi”ni ve hayranların yakından tanıyacağı kahramanları temel alacağını açıklamıştı. Gelecekteki olası antoloji filmleri arasında Obi-Wan Kenobi, Boba Fett ve Yoda’nın hikâyeleri var.


‘Game of Thrones’un yazarlarından öyküler

“Game of Thrones” dizisinin yapımcıları ve senaryo yazarları David Benioff ve D.B. Weiss, Star Wars Efsanesi’ne dahil olan yeni yazarlar... Kathleen Kennedy, ikiliyi günümüzün en iyi hikâye anlatıcıları arasında görüyor ve Star Wars’a çok şey katacaklarına inanıyor. Disney, henüz bir tarih açıklamış değil, şimdilik ortada bir hikâye de yok. Ancak Benioff ve Weiss’ın Rian Johnson’dan daha özgür bir şekilde Star Wars Evreni’nde yeni sayfalar açabilecek öyküler üzerinde çalıştıkları biliniyor.





Hayranlar mı, gişe gelirleri mi?

Herkesin sürekli homojen bir kitle olarak tahayyül ettiği bir hayran kitlesi var... Peki ama kim bu hayranlar? Söz konusu Star Wars olunca hayran kitlesinin, 10’lu yaşlardan 50’li, hatta 60’lı yaşlara kadar uzandığı söylenebilir. Dolayısıyla, böylesine geniş bir yaş grubunu kapsayan hayranların tepkilerini ölçmek aslında çok zor. Kaldı ki, bu konuda elimizde bilimsel bir araştırma ya da çalışma da yok. Öte yandan, başta “Son Jedi” olmak üzere filmler hakkında sürekli olumsuz görüş bildiren, yapımcı Kathleen Kennedy’nin istifasını ve onun yerine Lucas’ın gelmesini isteyen birçok kişi olduğu kesin. Diyelim ki Disney onların sözünü dinlemeye karar verdi. Hayran tepkilerini nasıl ölçecek? Rotten Tomatoes sitesindeki seyirci puanlarını mı dikkate alacak, yoksa IMDB notunu mu? Bu veriler dikkate alındığında “Son Jedi”ın Rotten Tomatoes’ta aldığı 46’lık seyirci notu dışında olumsuz bir şey yok aslında. Üstelik çoğu benim gibi serinin hayranı olan eleştirmenlerin Disney yapımcılığında çekilen üç filmi de beğendiği ve yüksek notlar verdiği biliniyor. Bilet satışlarına ya da gişe hasılatlarına bakıldığında ise her şey yolunda gidiyor... Şu halde kendilerini sosyal medyada hayranların temsilcisi olarak görenleri dinlemenin ne kadar anlamı var? “Serinin babası” George Lucas tarafından yazılan ve yönetilen ikinci üçlemeyi sevmeyen birçok hayran olduğunu da unutmayalım. Sonuç olarak, Disney yola planladığı gibi devam edecek ve “sesi gür çıkan hayranlar”dan çok gişenin ne söylediğine bakacak. Sosyal medyada kendilerine hayran diyenler tarafından yerden yere vurulan “Son Jedi”ın yönetmeni Rian Johnson’la çalışmaya devam etmeleri bunun en önemli göstergesi...


Yazı: Mehmet Açar

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.