Mesleğinizi seçerken beden sağlığınızı da düşünmelisiniz. Günümüzde birçok hastalık aslında seçtiğimiz meslekler yüzünden başımıza geliyor. Vücut sağlığımızı korumak için düzenli olarak egzersiz yapmalı, sağlıklı lifli posalı gıdalara yönelmeliyiz. Bağışıklık sistemimizi güçlendirirsek olası hastalıklara karşı önlem almış oluruz.
Bağışıklık sistemimiz nasıl güçlenir?
Bağışıklık sisteminin anahtar elemanları A, C ve E vitaminleridir. Vitamin yönünden zengin besinleri tüketmek her zaman faydalı olacaktır. Havuç, brokoli, ıspanak, lahana, karnabahar, maydanoz gibi sebzelerin yanı sıra kış aylarında nar, portakal, mandalina, elma, greyfurt, ananas gibi meyveleri tüketmek çok önemlidir. D vitamini bağışıklık sistemini güçlendiren bir vitamindir. Kaynağı güneştir. Özellikle kış aylarında D vitaminini karşılamakta güçlük çekebiliriz. Bu dönemlerde D vitaminini yiyeceklerden almaya çalışmalıyız. D vitamini içeren besinler: Süt, ayran, kefir, peynir ve yoğurt, tereyağı, ton balığı, somon, uskumru, yumurta sarısı, tatlı patates, balık yağı, mantar, yonca, maydanoz, yulaf, ısırgan otudur.
Bağışıklık sistemimizi güçlendiren besin öğelerinden biri de omega 3’tür. En zengin omega 3 kaynağı besinler ise balıklardır. Bağışıklık sistemimizi koruduğumuz gibi sindirim sistemimizi de korumalıyız çünkü sindirim sistemimiz bozulursa ciddi hastalıklara yakalanma ihtimaliz de artacaktır. Günlük yaşamımız içinde egzersiz yapmayı ihmal etmemeliyiz. Ne kadar çok hareket edersek vücudumuz o kadar çok dinç olur. Uzun süre oturarak çalışıp az hareket ettiğimizde bazı hastalıklardan kaçmamız ne yazık ki mümkün olmuyor.
Hemoroid, anal fissür (makat çatlağı) gibi hastalıklar sindirim sistemimizin bozulmasıyla meydana gelen hastalıklardır. Bireyler dışkılama işlevlerini düzgün bir şekilde yerine getiremiyorlarsa hemoroid ve makat çatlakları oluşabilir. Bunun sebebi de sağlıksız beslenmektir. Hazır ve dışarda satılan gıdaları sağlıklı gıdalara oranla daha çok tüketiyorsak sindirim sistemimiz bozulabilir. Sedanter (hareketsiz) yaşamı benimseyen kişiler dışkılama esnasında zorlanabilirler. Bunun sonucunda da makat çatlakları veya hemoroid meydana gelebilir. Bazen hemoroid ile makat çatlağı birbirine karıştırılabilir. İkisinde de kanama söz konusudur. Hemoroidde kanama püskürme şeklinde olabilirken, makat çatlağında kanama tuvalet kağıdında görülür. Özellikle tuvalette hissedilen bu iki hastalık bireylerin sosyal hayatlarını ciddi anlamda etkileyebilir. Bu hastalıklardan kısaca bahsedelim…
Hemoroid nedir?
Hemoroidler anal kanalın üst tarafından genişlemiş damar yumaklarına denir. Basur veya mayasıl ismiyle de bilinen hemoroidler iç ve dış olarak ikiye ayrılırlar. Anal kanala yerleşen genişlemiş toplar damar yumakları makatın dışına doğru çıkarak hemoroidi meydana getirirler.
Anal fissür nedir?
Makat çatlağı ismiyle de bilinen anal fissür hastalarda dışkılama esnasında meydana gelir. Akut dönemde olan anal fissür kolay tedavi edilirken, kronik dönemde olan anal fissürlerin tedavileri zordur. Hastalar genellikle tuvalet kağıdında kan gördüklerinde hastalıklarını fark ederler. Cam kesiği, cam batması şeklinde tarif edilen anal fissüre gebelik öncesi ve sonrasında da rastlamak mümkündür. Bunun başlıca nedeni tuvalete gitmeyi ertelemek olarak bilinir. Şoförler, bankacılar, masabaşı çalışanlar eğer egzersiz yapmıyor ve sağlıklı beslenmiyorlarsa belli hastalıklara yakalanabilirler. Aşırı kilolu ve sık sık terleyen erkekler eğer kıl yoğunluğu fazlaysa kıl dönmesi hastalığına yakalanabilirler. Kıl dönmesi hastalığında risk faktörleri hijyene dikkat etmemek, uzun süre oturur pozisyonda çalışmak, fazla kilolu olmaktır. Kıl dönmesi eğer ilerler ve tedavi edilmezse hastanın sosyal yaşamı ciddi anlamda etkilenecektir. Hastanın yürümesi oturup kalkması zorlaşacaktır. Kıl dönmesi hastalığı özellikle erkeklerde meydana gelir. Çünkü erkeklerde kıl yoğunluğu kadınlara göre daha fazladır. Genellikle 15-35 yaş arasındaki bireylerde görülen kıl dönmesi mutlaka bir proktoloji uzmanı tarafından tedavi edilmelidir.
YORUMLAR