FOMO nedir, neler yapabiliriz, kimlerde bu durum daha sık görülür konularını Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi'nden Uzman Klinik Psikolog Gözdem Özdem’le konuştuk.
FOMO nedir?
Psikoloji literatüründe FOMO (Fear of Missing Out) "sosyal medyadaki gelişmeleri kaçırma korkusu" diye adlandırılıyor. Birey, diğerlerinin deneyimlediği şeylerden eksik kalma duygusu hisseder. FOMO, başkalarının ne yaptığını sürekli olarak izleme arzusudur. Bir başka deyişle, kendi istek ve arzularını konumlayamama hali olarak da tanımlayabiliriz. Yaşanılan duygu yoğunluğu ve arzunun konumlanamaması bireyde pişmanlık hissiyatı yaratır. Özetle FOMO, nasıl vakit geçirileceğine dair verilen kararın yanlış olma ihtimali korkusudur. Birey, her zaman, farklı kararlar verseydi, sürecin farklı yol alacağını söyleme halinden kendisini alamaz. Mevcut durum, bireyin kendi istek ve taleplerini kabul etmemesi ve başka bireylerin seçimlerinin doğru olduğunu düşünmemesidir.
FOMO hatırlamadığımız geçmişimizde mi saklı?
Bireyin diğer kişilerle olan ilişkisi veya bağlanma duygusu, bireyin psikolojik sağlığını etkileyen önemli bir ihtiyaçtır. İnsanın ilk kurulan ilişkisi, ağız yoluyla kurulan ilişkidir. İlk nesne ilişkisi de ağız yoluyla anne memesiyle kurulur. Anne ve çocuk arasındaki bu beslenme temelli ilk ilişki, daha sonraki dönemlerin çekirdeğini oluşturur.
Freud 1938’de “İlk nesne ilişkisi, meme ile kurulandır” der ve ekler: “Çocuk için 'olmak' ve 'sahip olmak'. Çocuk, nesne ilişkisini özdeşleşmeyle gerçekleştirir: ‘Ben nesneyim.’ Sahip olmak ise daha sonra gelir. Ancak nesnenin kaybından sonra sahip olmak anlaşılır. Memeyi örnek verecek olursak çocuk şöyle ilişki kurar: ‘Meme benim bir parçamdır. Ben memeyim.’ Ancak daha sonra kafasındaki bu ilişki değişir ve dönüşür: ‘Ben memeye sahibim. Demek, ben meme değilim.’” Meme ile "ben ve öteki" arasındaki ayrım gerçekleşir. Ben ve öteki arasındaki ayrım ne kadar netleşirse, birey kararlarının doğruluğundan o kadar emin olur. Ayrışma ve bireyselleşme bu şekilde gerçekleşir. Birey, arzusunu ancak bu şekilde konumlayabilir.
Risk grubunda kimler var, kimlerde sık görülür?
Özellikle hiperaktif ve dürtü kontrolü zayıf kişiler, ayrıca bağımlı ve edilgen kimlikler risk grubunu oluşturuyorlar.
Z kuşağında daha sık görülüyor. Çünkü Z kuşağı her şeyi kolay elde etmek istiyor.
Ayrıca yetişkin erkeklerde de bu duruma sık rastlanıyor.
FOMO ile nasıl baş edebiliriz?
Kişi kendisine öncelikle şu üç sorunun yanıtını net olarak vermeli:
1-Bu yaptığım ne?
2-Bu yaptığım gerekli mi?
3-Bu yaptığım şey benim için uygun mu?
Bu soruların cevaplarını vererek tepki vermeleri ve oto-denetimlerini kazanmaları önemli.
FOMO'ya yakalanmamak için ne yapabiliriz?
Tavsiyem şu: Bireylerin kendi ilgi alanlarını tanımaları, ya mevcut ilgi alanlarına yeniden dönmeleri ya da kendilerine yeni ilgi alanları yaratmalarıdır.
FOMO bireyin olumsuz ruh hali ve depresyon duygularını artırabilir mi?
“Başkaları benim yaptığımdan daha iyi bir şeyler mi yapıyor, onların ne yaptığını kaçırıyor muyum?” duygusu zayıf kişiliklerde kaygı, yetersizlik hissi, zihinsel yorgunluk, zaman kaybı, gerçek sosyal ilişkilerde bozulma ve ilerleyen süreçlerde depresyona yol açabiliyor. Ayrıca eleştirel ve yargılayıcı ebeveyn tutumları da bu depresyonu destekleyebiliyor. Ruh sağlını koruması için uzmanından destek almakta yarar var.
YORUMLAR