Ülkemizde romatizmal hastalıklar oldukça yaygın olarak görülüyor. Başta eklemler olmak üzere, kaslar, kemikler, eklem bağları ve omurga gibi hareketi sağlayan doku ve organlar hastalıktan etkileniyor. Romatizmanın, kalp-damar sistemini tutması ise belirti vermeden seyredebildiği için hayatı tehdit edici olabiliyor.


Liv Hospital Romatoloji Uzmanı Prof. Dr. Şenol Kobak romatizma ile ilgili merak edilenleri anlattı.


Romatizma nedir?

Kas-iskelet sistemini öncelikle tutan, fakat birçok iç organ tutuluşu da yapabilen, kronik hastalıklardır.


Kimler romatizmal hastalıklara yakalanırlar? Belirli bir yaş ve cinsiyet var mıdır?

Romatizmal hastalıklar çocukluk çağında dahil her yaşta görülebilir. Genç yaştaki erkeklerin veya doğurganlık çağında kadınların yanı sıra, yaşlılarda dejeneratif ağırlıklı romatizmal hastalıklar da görülebilir.


Genetik bir geçiş söz konusu mudur?

Evet, birçok romatizmal hastalıklarda, genetik geçiş söz konusu olabilir. Bazı genlerin varlığında, hastalığa yatkınlık artmıştır ve hastalık daha ağır seyreder.


Hangi şikayetler varsa, romatizmal bir hastalıktan şüphelenmelidir?

Romatizmal hastalıklar, çok geniş ve farklı bulgular ile kendini gösterebilir. Her ne kadar ağrı şikayeti ön planda olsa da, bu buzdağın sadece görünen kısmıdır. Genel olarak, eklemlerde ağrı, şişlik, hareket kısıtlığı ve sabah tutukluğu mevcuttur.


Hangi şikayetleri ile hastalar doktora başvururlar?

Ağrı, hastayı doktora getiren en önemli şikayettir. Genç erkeklerde oluşan, sabah tutukluğu ile birlikte olan bel, sırt ve boyun ağrıları varlığında, romatizmal bir hastalık düşünülmelidir. Genç/orta yaş kadınlarda küçük eklemlerde ağrı, şişlik ve sabah tutukluğu da görülebilir. Bunun yanı sıra, ağız ve göz kuruluğu, deri döküntüleri, ağız ve genital bölgede aftlar, el veya ayak parmaklarda beyazlaşma, sararma ve morarma, deri sertliği, saç dökülmesi, kas ağrıları ve güçsüzlük, tekrarlayan ateş, karın ve/veya göğüs ağrıları atakları da görülebilir.


Romatizmal hastalıklar sadece eklemleri mi tutar? Yoksa iç organları da tutabilir mi?

Hayır, eklem tutuluşu, buzdağının sadece görünen kısmıdır. Evet, hastalar sıklıkla bu şikayetleri ile başvurur. Fakat romatizmal hastalıkları, hayatı tehdit eden iç organ (kalp, akciğer, böbrek, sinir sistemi) tutuluşları da yapabilir. Efor ile gelişen nefes darlığı ve/veya kuru öksürük, akciğer tutuluşun ilk semptomları olabilir. Göğüs ağrısı ve/veya çarpıntı, KALP tutuluşun bulguları olabilir. İdrarda renk değişikliği, hipertansiyon ve/veya böbrek yetmezliğine kadar varan, böbrek tutuluşu görülebilir. Yine baş ağrısı, unutkanlık, epilepsi veya el ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma ve güçsüzlük, sinir sistemini tutuluşun bazı belirtileridir.


Romatizmal hastalıklar sakatlık yapar mı?

En sık görülen romatizmal hastalıkların toplumda görülme oranı 100’de 1’dir. Romatizmal hastalıkları, farklı seyir ve prognoza sahipler. Bu seyri belirleyen faktörlerin içinde, hastalığın tipi, erken tanı ve tedavi yanı sıra, hasta eğitimi ve bilinçlendirilmesi gelir. Bazı romatizmal hastalıklar, sakatlıkla ile sonuçlanabilir.


Romatizmal hastalıkların tanısı nasıl konulur?

Erken tanı romatizmal hastalıklarda çok önemlidir. Erken tanı, sakatlıkları ve iç organ tutuluşlarını önleyebilir. Hastalığın tanısında en önemli unsur, hastalıkla ile ilgili iyi bir öykü ve hasta muayenesidir. Hastanın şikayetleri, öz ve soygeçmişi ile ilgili bulgular, iyi bir muayene ile beraber, doğru tanı için olmazsa olmazlarıdır. Kan ve idrar tetkikleri yanı sıra, direk grafi, ultrasonografi, bilgisayar tomografi de gerekebilir.


Romatizmal hastalıkların tedavisi mümkün mü?

Romatizmal hastalıklar, kronik, enflamatuvar hastalıklardır. Tedavideki amaç sadece hastalığı kontrol altına almak değil, hastaların fonksiyonel durumunu ve yaşam kalitesini de artırmaktır. Son yıllarda gelişen tedavi seçenekleri ile bu hedeflere büyük bir oranda ulaşılır. Romatizmal hastalıklar ağrı kesici ilaçlarla değil, hastalığın seyrini ve prognozunu değiştiren, temel etkili ilaçlar ile olmalıdır. Hedef sadece ağrıyı değil, hastalığı kontrol altına almak olmalıdır. Son 10 yıldan beri, romatizmal hastalıkların tedavisinde, devrim niteliğinde gelişmeler olmuştur. Bu hastalıkların oluşmasında görev alan bazı moleküller keşfedilmiş ve bunlara yönelik geliştirilen ilaçlar ile hastalığın kontrol altında tutulması mümkün olmuştur.


Kortizon ilacı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Kortizon, romatizmal hastalıkların tedavisinde sıklıkla kullanılan bir ilaçtır. Gerektiği durumlarda, uygun doz ve mutlaka doktor kontrolü altında, güvenle kullanılabilir.



Romatizmaya karşı 13 öneri


Acıbadem Fulya Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Selda Bağış, romatizmaya neden olan etkenler ve dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında bilgi veriyor.


Kilo kaybından halsizliğe kadar çok farklı belirtilerle ortaya çıkıyor

Romatizma, eklem ya da kas ağrısı, şişlik, ateş ve eklem hareket açıklığının kısıtlanması gibi belirtilerle ortaya çıkıyor. Bu tablonun yanı sıra zaman zaman halsizlik, kilo kaybı, kaslarda ve eklemlerde sertlik gibi aklınıza romatizmayı getirmeyecek belirtiler de yaşanabiliyor. Ayrıca romatizma tipine göre göz, akciğer, kalp, böbrekler gibi iç organlar ve damarlarda da sorunlara neden olabiliyor. Gözde iltihaplanma, damarlarda iltihaplanma (vaskülit),iç organ fonksiyonlarında bozulma, kalpte ritm bozuklukları ve böbrek yetmezliği görülebiliyor.


Romatizma kadın erkek ayrımı yapıyor

Birbirinden farklı çok fazla çeşidi bulunan romatizmada tiplerine göre cinsiyet ayrımı da görülüyor. Bazı romatizma türlerine erkeklerde bazılarına ise kadınlarda daha sık rastlanıyor. Örneğin ankilozan spondilit hastalığı daha çok genç erkeklerde görülüyorken, romatoid artrit, sistemik lupus eritamatosus gibi hastalıklar daha çok kadınlarda ortaya çıkıyor.


Romatizmaya karşı özel öneriler


1- Ailenizde romatizma hastalığı olan varsa dikkat edin

Genetik yatkınlık birçok romatizma türünün oluşumunda önemli bir rol oynuyor. Bu nedenle ailesinde romatizma sorunu olanların yaşam şekillerine mutlaka özen göstermeleri ve belirtilere karşı tetikte olmaları gerekiyor.


2- Fazla kilolarınızdan kurtulun

Fazla kilolar bel ve bacaklara binen yükü artırıyor ve eklem harabiyetine neden oluyor. Dolayısıyla romatizma oluşma ihtimali de gündeme geliyor. Bu nedenle fazla kilolarınızdan kurtulmanız gerekiyor.


3- Beslenme düzeninize balık, ısırgan otu, yumurta gibi yiyecekleri ekleyin

Vücudun asit yükünü artıran yiyeceklerden uzak durmanız gerekiyor. Ayrıca her hastalıkta olduğu gibi romatizmada da şeker ve rafineri şekere dönen yiyeceklerin dikkatli tüketilmesi şart. Omega 3-omega 6 dengesi romatizmal hastalıklar için çok önemli. Bu nedenle Omega 3 içeren balık, yumurta, ceviz, keten tohumu, ve semizotunun yanı sıra zeytinyağı ,kalsiyum ve C vitamini içeren besinlerle ısırgan otu bu hastalar için ideal.


4- Günde 2 litre su için

Romatizmal hastalıklarda sağlıklı bir bağırsak florası çok önemli. Karında gaz, şişkinlik, kabızlık gibi şikayetleri olan kişilerin bağırsak florasında bozukluk olma ihtimali yükseliyor. Bu nedenle günde en az 2 litre su için ve probiyotik kullanın.


5- 6 ayda bir dişlerinizi kontrol ettirin

Diş ve dişeti ile ilgili sorunlar romatizmada tetikleyici rol oynuyor. Bulgu vermeyen diş problemleri, gözden kaçan çürükler, dişetlerinde kanamalar da bağışıklık sistemini bozarak romatizmayı tetikleyebiliyor. Bu nedenle 6 ayda bir diş hekimine görünün.


6- D vitamini takviyesi alın

Kemiklerin en önemli dostlarından biri olan D vitamininin yetersiz olması kas iskelet sisteminde kuvvetsizliğe neden olup romatizma oluşumuna zemin hazırlıyor. Bu nedenle özellikle osteoporoz sonrasında kemik ölçümlerinizi zamanında yaptırmanız ve gerekli durumlarda D vitamini takviyesi almanız gerekiyor.


7- Eklem şiş ve hastalık aktifken fazla hareket etmeyin

Bu dönemde zorlayıcı aktivitelerde bulunmayın. Eklem şiş ve hastalık aktifken mümkün olduğu kadar çok istirahat edin.


8- Soğuk ve nemli ortamlardan kaçının

Soğuk ve nemli havalar bazı romatizma türlerinde hastalığı artırıyor. Bu nedenle soğuktan ve rutubetli ortamlardan korunun.


9- Sigara kullanmayın

Sigara romatizma hastalarında eklem ve kas dolaşımını etkiliyor. Ayrıca toksik etkisi bulunuyor. Özellikle akciğer tutulum riski yüksek olan romatizma türlerinde sigara kesinlikle kullanılmamalı.


10- Travmalara karşı tedbirli olun

Geçirilen travmalar eklemin ve çevre dokuların harabiyetine neden olup, eklem fonksiyonlarını bozarak romatizmanın oluşumuna zemin hazırlayabiliyor.


11- Stresten uzak durun

Her hastalığa neden olabilen stres, romatizmanın oluşumunda da önemli bir etken, stres bağışıklık sistemini etkileyerek ve sempatik sinir sitemini uyararak vücudun hastalıklara karşı direncinin azalmasına neden olur.


12- Hastalığın alevlenme döneminde buz uygulayın

Romatizma tedavisinde hastalığın tipine göre farklı yöntemler uygulanıyor. Öncelikle ilaç tedavisi öneriliyor. İltihaplı romatizmal hastalıkların alevlenme dönemlerinde buz uygulaması, istirahat, etkilenen ekleme splint gibi cihazlar uygulanabiliyor.


13- Fizik tedaviye önem verin

Hastalık aktivitesi baskılandıktan sonra gerekirse fizik tedavi ajanları da tedavide kullanılabiliyor. Fizik tedavi, bu hastaların ağrılarını gidermede, eklem hareket açıklığının ve kas gücünün korunmasında, ayrıca günlük yaşam aktivitelerinin düzenlenmesinde sıkça kullanılıyor. Eklem hareket açıklığı egzersizleri, kas güçlendirici egzersizler, postur egzersizleri ve aeronik egzersizler romatizmal hastalar için çok önemli. İlerlemiş romatizmaya bağlı eklem harabiyeti olan kişilerde günlük yaşam aktiviteleri için yardımcı cihaz kullanımı, doğru yürümenin öğretilmesi, düşmenin engellenmesi, ergonomik eğitim de yapılıyor.


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir verdiğiniz bilgiler için teşekkurler
    CEVAPLA
  • Misafir Benim Ellerimde egzama var geçirir mi acaba
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.