İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, yapay tatlandırıcılara da dikkat çekiyor. Karatay, "Tatlandırıcı kullananlar zehirleniyor. Kullanılan tatlandırıcılar, sofra şekerinden 600 kat daha tatlı" uyarısında bulunuyor.


Sabah kahvaltısında ‘ceviz’i, öğle yemeklerinde etli ya da zeytinyağlı sebze yemeklerini öneren İç Hastalıkları ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Karatay, akşam yemeklerinde de öğle yemeğine benzer gıdalar tüketilmesini tavsiye ediyor. Ancak, akşamları 20.00’den sonra yemek yenmemesi konusunda uyarıyor. Yazı dizimizin son gününde yapay tatlandırıcılara dikkat çeken Karatay’a kulak veriyoruz...

"Yapay tatlandırıcı kullananlar zehirleniyor!"



“Aspartam ve sakarin içermez diye pazarlanan, sükraloz bazlı tatlandırıcılar, sofra şekerinden 600 kat daha tatlıdır. 200 gram kadar tatlandırıcı, 96 kalori ve 32 gram şeker içermektedir. Bunlar obezlere, diyabetli hastalara ve kilo vermek isteyenlere öneriliyor. Oysa hastalar zararlı birçok kimyasal maddeyi tükettiklerinin farkında bile değiller. Bu hastalar, yapay tatlandırıcılarla zehirlendiklerinin farkına varmalılar. Kilo problemi olmayanlar ya da ensülin direncini kırmayı başarmış olanlar, eğer çok istiyorlarsa Konya yöresine ait olan etli ekmek (kaşar peynirsiz olarak) ya da lahmacun gibi yiyecekleri rahatlıkla tüketebilirler. Etli ekmek ve lahmacunun ekmeği mayasız ve son derece incedir. Ayrıca bol soğan, limon, maydanoz ve ayranla tüketildiği zaman gayet dengeli ve sağlıklı bir gıdadır.


"Akşam yemeği sonrası muz, yağ olarak depolanır"



Meyve konusuna gelince... Mevsiminde doğal olarak (hormonsuz, kimyasal ilaçsız, GDO’suz) yetişmiş ve sağlıklı ortamda, kimyasal koruyucu maddeler sıkılmadan (mumlanıp parlatılmadan) saklanıp satışa sunulan tüm meyveler sağlıklıdır. Meyvelerin içerdiği şeker oranı, glisemik endeksini belirler. Bu nedenle meyvelerin tüketim miktarları, zamanları ve şekilleri onları vücudumuz için sağlıklı veya sağlıksız hale getirebilir.


Örneğin gün boyunca başka tatlı ve şekerli bir yiyecek yememek koşuluyla sonbahar ve kış aylarında sabah kahvaltısında yenecek bir adet yerli muz, glisemik endeksi yüksek olmasına rağmen verdiği enerji gün içinde yakılabileceği için sağlıklıdır. Ancak aynı muz, akşam yemeğinden sonra tok karnına yenirse ve ardından yatılırsa, gece enerjisi fazla gelip yağ olarak depolanacağı için sağlıksızdır.


"Zeytin en doğal meyve bol bol yiyin"

Ülkemizde birçok kişi diyabetli olduğunu bilmeden yaz aylarında her gün yarım karpuz, 2 incir, 1 salkım üzüm ve benzerini aynı anda yemekte... Peki günde 5 öğün meyve önerisi nereden çıktı o zaman? Bu diyet önerileri şimdi tarih oldu. Ancak özellikle akşam yemeğinden sonra kiloyla meyve yeme alışkanlığı hâlâ sürüyor. Yaz aylarında öğle yemeği yerine küçük bir kâse çilek, doğal yoğurt ya da avuç içi kadar beyaz peynirle yenirse, vücut için sağlıklı olabilir. Ancak etli, sebzeli bir yemeğin üzerine koca bir dilim karpuz veya bir kâse çilek yendiğinde sağlıksız oluyor. Çünkü bu durumda vücut aldığı fazla enerjiyi direkt depo yağlarına dönüştürüyor. Domates, biber, salatalık, zeytin gibi yiyecekler, doğal meyve ihtiyacımızı karşılamaktadır. Özellikle zeytin, bol bol tüketilebilir.”


"Yemeğin üstüne yenilen kurumeyve sağlıksız"



Eğer gün içinde başka meyve yemediyseniz ve çok acıkmadıysanız, akşam yemeği yerine 3-4 adet gün kurusu kayısı (turuncu olanı sağlıksız), 2-3 adet kuru erik, 1 adet kuru incir gibi kuru meyveyle tüketilecek bir kâse yoğurt, yanında başka bir yemek yenmediği durumda sağlıklı olacaktır. Ancak saat 19.00-20.00’ye kadar yenmiş olsa dahi yanında salatası ve ayranıyla birlikte yenen etli, sebzeli veya baklagilli bir yemeğin üstüne aynı kuru meyveler yendiğinde ve ardından uyku faslına geçildiğinde sağlıksızdır. Çünkü bu durumda vücut aldığı fazla enerjiyi direkt depo yağlarına dönüştürecektir.”

"1 kilo zayıflamak hasta olma riskini % 10 azaltır"



Sağlıksız karbonhidratlar, şekerler ve tatlılar önce kan şekerini, sonra ensülini yükseltir. Kan şekeri ve ensülin yükseldikçe, santral sinir sistemi uyarılır, adrenalin salgılanması artar, damarlar büzüşür. Yani çarpıntı olur, tansiyon yükselir, kalp krizi, felç, böbrek hastalıkları ve göz hastalıkları oluşur.Kontrol edilemeyen hücre büyümesi başlar. Bu, kanserin başlama nedenidir, kanser hücrelerinde artış olur. Androjen (erkeklik) hormonlarının salgılanması artar, polikistik over sendromu, erken ergenlik, erkeklerde saç dökülmesi (alnın açılması) gibi belirtiler ortaya çıkar. Kanın pıhtılaşması, iç organlarda yağlanma, kilo artar. 1 kilo zayıflayınca dahi bu hastalık riskleri yüzde 10 oranında azalmaktadır.”

İşte önerilen Karatay mönüleri

Kahvaltıda 2 yumurta



  • Az pişmiş iki yumurta. (Yumurta yemekten bıkanlar, kuzey ülkelerinde olduğu gibi soğuk balık yiyebilir.)

  • Bir avuç içi kadar az tuzlu peynir (Az yağlı, light ya da krem peynir olmayacak.)

  • Bir ince belli çay bardağı ceviz içi, fındık, fıstık, badem, yer fıstığı (ekmek yerine)

  • Az tuzlu 8-10 zeytin

  • Domates, biber, salatalık, turp, maydanoz, nane, roka (mevsimine göre)

  • Limonlu çay ya da süt içilebilir.

Öğle yemeğinde et veya zeytinyağlı



  • Etli ya da zeytinyağlı sebze yemekleri

  • 3-5 kalem pirzola, biftek, bonfile, kuzu kapama (Yanında pilav, patates yenmeyecek.)

  • Balık

  • Döner, kebap ya da diğer kebap türleri (Yanında pide, pilav yenmeyecek.)

  • Her türlü mercimek yemeği (Sarı, kırmızı veya yeşil olabilir.)

  • Semizotu

  • Enginar, kereviz, lahana, karnabahar veya pırasa yemeği

  • Karnıyarık, imambayıldı, patlıcan kebabı, içli köfte, yaprak sarması, her türlü dolma (Dolma da bulgurla yapılmalı.)

  • Pastırmalı ya da kıymalı kuru fasulye, bakla veya nohut

  • Evde pişirilmiş her türlü çorba, domates, tarhana, paça, işkembe vs.

Akşam yemeği 20.00'den sonra yenilmemeli



Öğle yemeğine benzer yiyecekler yenilebilir. Ancak 19.00- 20.00 saatlerinden sonra yatıncaya dek hiçbir şey yenmemesi ve şekerli içecek içilmemesi şart. Akşam yemeğinden sonra su, ayran, şekersiz ve tatlandırıcısız limonlu çay, yeşil çay, tarçın ve karanfil çayları içilebilir.


Evde tereyağ nasıl yapılır?



“Evde mayaladığınız yoğurdun kaymağını, ortalama 7-10 gün boyunca küçük bir kavanozda biriktirin. Kaymağın acı bir tat almaması için kavanozun kapağını sıkıca kapatın. Daha sonra kavanozu çalkalayarak kaymağın içindeki yağ ve suyun ayrılmasını sağlayın. Bu çalkalama, 30 dakikada bir 5-10 dakika ara vererek ortalama 60-120 dakikalık bir zaman alabiliyor. Kaymaktaki yağ ve su birbirinden ayrılmaya başlayınca kavanozu 5-10 dakika buzluğa koyun. Daha sonra kavanozun içindeki tereyağını bir kaşıkla toplayın, top şekline getirip suyunu iyice sıkın. Tereyağınız taze taze kullanımınıza hazır...”


Hazırlayan: Özlem Yılmaz

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.