Op. Dr. Ali Osman Koyuncuoğlu, tüp bebek sürecinin nasıl işlediğini anlattı:

“Kadın ve erkekten alınan üreme hücreleri, laboratuvar ortamında döllendirilir. Ardından oluşan embriyolar, anne adayının rahmine transfer edilir. Bu işlemlerin genel adı tüp bebek yöntemleridir. Doğal yollarla gebeliği sağlayamayan ve bunun için tıbbi yardıma ihtiyaç duyan çiftlerin, tüp bebek tedavisine başvurması gerekebilmektedir” dedi.

Hangi durumda tüp bebek yöntemini denemek gerekir?

Cinsel ilişki ardından rahim içinde birleşen yumurta ve sperm hücreleri doğal yollardan döllenmiyor ise, gebelik şansının ortadan kalktığını ve çiftlerin doğal yollardan gebelik sağlayamamasına yol açabilecek birçok faktörün olduğunu belirten Op. Dr. Koyuncuoğlu “Bu faktörler yaşanan stresten, doğumsal anomalilere kadar uzanabilmektedir. Çiftlerin bir sene boyunca düzenli ve korumasız cinsel ilişkide bulunmasına rağmen çocuk sahibi olamaması durumunda mutlaka bir uzmana başvurması ve bu duruma yol açabilecek faktörlerin tespit ve tedavisinin sağlanabilmesi gerekmektedir” ifadelerini kullandı.

Op. Dr. Koyuncuoğlu, tüp bebek tedavi gerektiren durumları ise şöyle sıraladı: “Kısırlık tedaviyi gerektirmektedir. Kısırlık sorunu söz konusu ise teşhisinin erken dönemde koyulması ve çiftlere özgü bir tedavi prosedürünün ortaya koyulması gerekmektedir. Kısırlık tedavisi gören çiftlerin tedavide başarı elde etme imkanları, başarısız olma riskini geçmektedir. Şayet kısırlığın nedeni açıklanamaz ve çiftlere 'açıklanamayan kısırlık sendromu' teşhisi konulursa o zaman çiftler yardımcı üreme yöntemlerine yönlendirilirler. Tüplerin tıkalı olması da tedaviyi zaruri kılmaktadır. Rahmin iki yanında tüpler bulunmaktadır. Tüpler, yumurtalıklara doğru uzanan kanallardır. Döllenme, tüpler içerisinde meydana gelir. Döllenen yumurtalar, tüplerden rahme doğru ilerler. Her iki tüpün de tıkalı olması, kısırlık sebebidir. Tüplerin tıkanmasına pek çok faktör neden olabilirken, tüp bebek yöntemiyle bu sorun aşılabilmektedir.”

Kadının yaşının ileri olmasının da tedaviyi gerektirdiğini açıklayan Op. Dr. Koyuncuoğlu, konuya ilişkin ek olarak şunları söyledi: “Kadının üreme aşamasında en verimli dönemleri 21 ila 34 yaş olarak kabul edilir. 35 yaşın ardından üreme yetisi gerilemeye geçer. Bu nedenle kadının 35 yaşını aşması durumunda doğal yollardan gebelik elde etmek için 6 ay beklenmeli ve ardından bir doktora başvurulmalıdır. Şayet gerekli ise tüp bebek tedavisine de zaman kaybetmeden başvurulmalıdır. Yumurtlama ve sperm ile ilgili sorunlara da değinmekte yarar var. Yumurtlama eksikliği ya da hiç yumurtlamanın olmamasına durumuna anovulasyon adı verilmektedir. Hamilelik için yumurtalıklardan yumurta üretiminin olması oldukça önemlidir. Fakat türlü durumlarda yumurtlama ile ilgili sorunlar olabilir. Düzensiz yumurtlama ya da hiç yumurtlama olmaması, gebeliği engellemektedir. Bilhassa anne adayının yaşı ilerlemiş ise oldukça sık görülen bir sorundur.”

Kadının yumurtalıklarında yumurtlama sorunları karşısında çocuk doğumu için tüp bebek tedavisinden yararlanmasının gerektiğini belirten Op. Dr. Koyuncuoğlu son olarak sözlerine şunları ekledi: “Hamilelik için kaliteli yumurtalar ve kaliteli spermler bulunması gerekmektedir. Kaliteli yumurta ve kaliteli spermler de kaliteli embriyoyu ve dolayısıyla gebeliği oluşturmaktadır. Fakat kadının yumurtaları yeterli kalibrede olmasına rağmen, kimi durumlarda sperm hücresi yumurtayı dölleyemez. Bu durumda da ise tüp bebek tedavisinin teknikten yararlanılır. Mikroçip yöntemiyle tüp bebek tedavisinde kaliteli spermler elde edilir. Bu sayede erkek kaynaklı kısırlık probleminin de büyük ölçüde önüne geçilir.”

Tüp bebek tedavisi ile ilgili merak ettiğiniz her şey HT Hayat Tüp Bebek sayfasında!