Otoyolda biri önünüze kırdığında onu yoldan çıkarmayı hayal ettiğiniz o an gibi… Ya da belki beyniniz size sürekli şüpheler ve endişelerle işkence ediyor: “İş yerindeki herkes benden nefret ediyor” ya da “Gerçekten kapıyı kilitledim mi?” gibi. Sebebi ne olursa olsun, büyük olasılıkla müdahaleci düşüncelerle karşı karşıyasınız—ve yalnız değilsiniz çünkü neredeyse herkesin başına gelir. Ancak özellikle ebeveynler bu düşüncelere daha açık olabiliyor. Bu yüzden, bu sinir bozucu ve istenmeyen düşüncelerle başa çıkma yollarını öğrenmek adına bir ruh sağlığı uzmanına danıştım. İşte ebeveyn olarak müdahaleci düşüncelerle başa çıkmanın yolları...
Müdahaleci düşünceler nedir?
Terimden de anlayabileceğiniz gibi, müdahaleci düşünceler istenmeyen ve oldukça rahatsız edici düşüncelerdir. Dr. Cook'un açıklamasıyla, “Müdahaleci düşünceler zihninizde beliren sinir bozucu ve hoş karşılanmayan ‘açılır reklamlar’ gibidir. Bunlar, kişiliğinizle ve değerlerinizle tamamen çelişen, istemsiz ve geçici görüntüler, fikirler ya da dürtülerdir.” Bu tür düşünceler zaman zaman aklınıza geliyorsa, yalnız değilsiniz. Genellikle bunları itiraf etmeyiz çünkü dış dünyaya sunduğumuz imajla uyuşmazlar. Bu düşünceleri eyleme dökmediğiniz sürece, onların varlığı başlı başına patolojik değildir.
Müdahaleci düşünceler neden olur?
Neredeyse herkesin bu tür düşünceleri olduğunu biliyoruz ve bunları kimsenin pek hoş karşılamadığını da... Peki neden oluyorlar? Beynimizi 7/24 çalışan bir “ya öyle olursa?” jeneratörü gibi düşünmeliyiz. Geçmiş deneyimleri, olası gelecekleri ve potansiyel tehditleri sürekli tarayan bir sistem. Çoğu zaman bu süreç bilinçsiz şekilde işler; ancak bazen beyin aşırı yüklendiğinde bu arka plan etkinliği bilinç düzeyine çıkar ve müdahaleci düşünceler olarak karşımıza çıkar. Ayrıca, bu düşüncelerin gizli arzularınızın kanıtı olmadığı, aksine “beyninizin sürekli olasılıkları tararken bazen ‘sessiz’ butonunu unutmasının” bir sonucudur.
Ebeveynleri neden daha fazla etkiler?
Beynin bu denli yük altında kalmasına sebep olabilecek birçok durum vardır ama ebeveynlik sorumlulukları bu anlamda adeta mükemmel bir fırtına yaratır. Ebeveyn olmak, beynin ‘ya şöyle olursa?’ düğmesini yüksek alarma geçirir. Bu da amigdalanızın çocuğunuza yönelik tehditleri varoluşsal kriz gibi algılamasına neden olur. Daha önce böyle düşünceleriniz olmasa bile ebeveyn olduktan sonra başlayabilir ya da zaten varsa daha yoğun, farklı temalarla ve daha büyük risk algısıyla kendini gösterebilir. Kısacası, çocuklarımızı korumak biyolojik bir zorunluluktur ve beynimiz bu göreve göre programlanmıştır. Ebeveynlikle ilgili müdahaleci düşünceler, genel türlerinden şu yönleriyle ayrılır:
- Çocuk merkezli içerik: Eskiden birini yolda düşürmekten endişelenirken, artık bebeği kucağınızdan düşürmek, onu tehlikeye atmak ya da daha sarsıcı biçimde ona zarar verdiğinizi hayal etmek gibi düşünceler oluşabilir.
- Yüksek ahlaki alarm: İçsel "ahlak sismografınız", çocuğa zarar vermeye dair her düşünceyi sanki gerçek bir niyetmiş gibi algılar ve bu da suçluluk ve utanç duygusunu artırır. Bu yüzden, bu düşünceleri rastgele zihinsel gürültü olarak görmeniz zorlaşır.
- Stres, uykusuzluk ve hormonlar: Uykusuz geceler ve özellikle doğum sonrası hormonal değişiklikler zihinsel filtrelerinizi zayıflatır. Bu da rasgele “ya şöyle olursa” düşüncelerinin daha kolay sızmasına ve silinmesinin zorlaşmasına yol açar.
- Kişisel yetersizlik algısı: Bir ebeveyn olarak en büyük korkularımızdan biri çocuğumuzu hayal kırıklığına uğratmaktır. Müdahaleci düşünceler bu korkuları kullanarak, bu düşüncelere sahip olmanın sizi kötü bir ebeveyn yaptığına ikna etmeye çalışır. Oysa bu sadece aşırı çalışan koruma içgüdüsüdür.
- Toplumsal sessizlik: Kimse bebeğini tehlikede hayal ettiğini açıkça söylemez. Bu yüzden ebeveynler bu konuda yalnız olduklarını zannedip sessiz kalır. Oysa uzman, yeni ebeveynlerin %80’ine kadarının istenmeyen çocuk odaklı düşünceler yaşadığını belirtiyor.
Ebeveyn olarak müdahaleci düşüncelerle nasıl baş edilir?
Ebeveynlikle ilgili müdahaleci düşünceler, çocuğunuza yönelik gerçek bir tehdit değil; stres altındaki, sürekli risk değerlendiren ve korumaya programlı bir beynin yan ürünüdür. Bunu kendinize sık sık hatırlatarak bu düşünceleri “yanlış haber” olarak tanıyabilir ve ebeveynlik güveninizi daha çabuk yeniden kazanabilirsiniz. İşte müdahaleci düşüncelerle başa çıkmak için 5 strateji:
1. Kendinize şefkatli bir konuşma yapın
Kendinize hatırlatın: “Beynim fazla korumacı, kötü niyetli değil.” Ardından küçük bir not yazın: “Ben sevgi dolu bir ebeveynim, çocuğuma tehdit değilim.” Bu notu cebinize ya da telefonunuza koyun, ihtiyaç duyduğunuzda yeniden okuyun.
2. Kendinize nazikçe bilişsel bir meydan okuma sunun
Kendinize sorun: “Bu gerçekten ne kadar olası? Elimde ne gibi kanıtlar var?” Genellikle gölgelerle savaştığınızı fark edersiniz. Felaket senaryosunu gerçekçi bir sonuca çevirin: “Dikkatliyim ve güvendeyim; bebeğimi düşürmeyeceğimi biliyorum.”
3. Yükü paylaşın
Artık bu düşünceler hakkında konuşmanın zamanı geldi.Bebeğimi kucağımda taşırken sivri bir mobilya köşesine çarptığımı da gözümde canlandırırdım. Şimdi de çocuklarımla okula giderken yolda bize çarpan arabalar canlanıyor zihnimde.
Mesele şu ki, bu düşünceler hakkında güvendiğiniz biriyle konuşmanız önemli: Bir arkadaş, eş ya da terapist. Bu düşünceler açıklandığında etkilerini kaybederler—ve büyük ihtimalle sizin gibi düşünen başka ebeveynler de vardır.
4. Farkındalıkla "bulut izleme” deneyin
“Bulut izleme” tekniğini hiç duymadıysanız, oldukça basit ve etkili bir kendini sakinleştirme yöntemidir. Yapmanız gereken: 30 saniye sessizce oturun ve her düşünceyi geçip giden bir bulut gibi hayal edin. Şeklini fark edin, yok oluşunu izleyin, sonra dikkatinizi tekrar nefesinize yönlendirin—kovalamak yok, savaşmak yok—yalnızca iç dünyanızı tarafsızca gözlemleyip nefesinize dönün.
5. Endişe için zaman ayırın
Endişelenmenin bir “çözümü” yok. Olacaktır—çünkü biyolojik bir sebebi var. Ancak, bu endişeleri bastırmak yerine onlara zaman tanımalısnız. Her gün on dakikanızı—tercihen yatmadan önce değil—tüm endişelerinizin akmasına izin vererek geçirin. Sonra kapıyı kapatın. Böylece beyniniz bu düşünceler için belli bir zaman ve yer olduğunu öğrenir ve gün boyunca sürekli alarm vermez.
Kaynak: Emma Singer. "How to Manage Intrusive Thoughts As a Parent, According to a Therapist". Şuradan alındı: https://www.purewow.com/family/how-to-manage-intrusive-thoughts-parent. (24.05.2025).
YORUMLAR