HTHAYAT
BİRKAÇ KELİME YAZARAK SİZE YARDIMCI OLABİLİRİZ

Yeşim Hanım merhaba içimde taşıdığım bu ağır yükü birine anlatma cesareti buldum. Aile içinde büyük krizler yaşamamış, dışarıdan bakıldığında huzurlu, sağlam bir evde büyüdüm. Annemle babamı birbirine çok yakıştırır, “Ne olursa olsun birbirlerine sadıktırlar” diye düşünürdüm. Babam sakin, fedakâr ailesi için yaşayan bir adamdır. Annem ise güçlü, sosyal, hareketli bir kadındır. Çocukluğumdan beri annemi evimizi ayakta tutan direk babamı ise güvenli liman olarak görürdüm. Ama meğer ben ailemi ya hiç tanımıyormuşum ya da tanımak istememişim.Yaklaşık üç ay önce annemin telefonunda tanımadığım bir erkekle yaptığı mesajlaşmaları gördüm. İlk başta yanlış anlamışımdır dedim çünkü annem böyle bir şeyi asla yapacak biri değildi fakat zaman geçtikçe işaretler çoğaldı: Gece yarısı fısıldayarak yapılan telefon konuşmaları, babam duymasın diye odalara kapanmalar bir anda değişen ifadeler… Her yeni işaret içimde bir şeyi daha fazla kırdı. Annem bana normal davranmaya çalıştıkça içimden “Bunu babama nasıl yaparsın?” diye haykırıyordum. Hem öfkeliyim hem yıkılmış durumdayım. Annem babamı nasıl böyle yaralayabilir? Babam hâlâ hiçbir şeyden habersiz; anneme güvenen, onun bir gülüşü için dünya yansa koşacak bir adam. Bu yüzden içim parçalanıyor. Bunu kabul edemiyorum, annem babama bunu nasıl yapar?”Babama söylersem ailem dağılacak diye büyük bir korku yaşıyorum. Söylemezsem bu ihanete ortak olmuşum gibi hissediyorum. Elim kolum bağlı, ne tarafa adım atsam bir deprem olacakmış gibi. Bu yükle yaşamak beni tüketiyor.Yeşim Hanım ben şimdi ne yapmalıyım? Annemle yüzleşirsem neyle karşılaşacağımı bilmiyorum; babama söylersem nasıl bir yıkım olacağını da bilmiyorum. Bir yandan babamı korumak istiyorum, bir yandan anneme duyduğum kırgınlıkla nasıl konuşacağımı bilemiyorum. Siz olsanız böyle bir durumda hangi adımı atardınız?

Yeşim Tijen’in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar, size de merhaba genç okurum; sadakat her bünyenin taşıyacağı bir duygu değil. Bazı bünyelere sadakati taşımak ağır gelebiliyor. Eskiden her şeyin safını, halisini yediğimizden midir bilmem sadakat, utanma gibi duygular rahatça taşınabiliyordu ama şimdi her şey katkılı; bizler de o halis halimizden uzaklaşarak farklı insanlar olduk. Neyse ki hala utananlar, sadakat duygusuyla yaşayanlar var. Size gelirsek… Bir süredir annenizle ilgili öğrendiğiniz gerçeklerden dolayı şaşkın üzgünsünüz. Bir evladın annesinin babasını aldattığını öğrenmiş olması korkunç bir şey olmalı… Evinizin dirliğini sağladığınızı belirttiğiniz o dirlik, taşıyıcı kolon gözünüzde yıkılmış olmalı… Sosyal, hareketli, güçlü kadın olan anneniz anne olmaktan, eş olmaktan önce bir insan yavrum… Kadına, erkeğe aldatmak hiç kimseye yakışmasa da anneler de hata yapabilir ama annelik işin içine girdiğinde aldatmanın yükü daha ağırlaşıyor diye düşünsek de günümüzde artık herkes için her şey mümkün gözüküyor.

Anneniz anne evet ama bir kadın aynı zamanda o kısım yok yerine konuluyor. Bazı kişiler ne yaşarsam bana kar diye düşünerek gerisini düşünmeyerek bu durumları yaşarken; annenizin böyle bir düşünceyle babanızı aldattığını düşünmüyorum. Annenizle ilgili sözleriniz bana annenizin bir gaflet içine düştüğünü düşündürüyor. Siz de öyle düşünün yavrum. O kadar gençsiniz ki evlilikleri sadece görünen yüzüyle değerlendiriyorsunuz. Oysa evliliklerin de bazı insanlar gibi bir görünen bir de görünmeyen yüzü olabiliyor. İnsanlar mutlu yüzlerini göstermeyi seçiyorlar ama yıllar geçtikçe evlilikler yıpranarak eşler birbirinden uzaklaşmaya başladığında kadın ya da erkek arayışa girebiliyor hatta şimdilerde uzun yıllara bile gerek olmadan aldatanlar olabiliyor. Şaşkınlık içinde dinliyorsunuz yapacak bir şey yok… Bu çağ her şeye müsait gözüküyor. Maalesef kişiler evliliklerinde bulamadıkları ilgiyi, arzuyu ya da başka beklentilerini başkalarında tatmin ederek evlilikleriyle beraber ilişkilerini sürdürmeyi seçebiliyorlar. Annenizin yaşadığı ilişki de böyle bir durum olmalı. “Neden”lerin, “Niçin”lerin cevabını şayet söylerse annenizden öğreneceksiniz. Haklı olarak kırgın ve öfkelisiniz; bir evladın kaç yaşında olursa olsun kabul edebileceği, hazmedilir bir durum değil. Bu konuda bir adım atmak istiyorsunuz ve bana “Ne yapayım?” diye soruyorsunuz. Sizin atacağınız o adım annenize olmalı. Babanıza bu aldatılmayı söylemeniz doğru bir hareket olmaz. Ortalık hepten karışabilir, yangın yerine dönebilir o yüzden annenize mesajlarını gördüğünüzü, uzun zamandır kendisinin hareketlerini izlediğinizi, öğrendiklerinizi kendisine yakıştırmadığınızı söylemelisiniz. Annenizin sizin konuşmalarınız karşısında ne dediği, nasıl bir tavır içinde size bu durumu açıklayacağı önemli, annenizi iyi gözlemlemelisiniz. Cevapları doğru mu yalan mı? Hareketlerinden, konuşmalarından sezebilirsiniz. Aldatan kişiler genelde yalana başvururlar, karşı tarafı suçlamaya çalışırlar. “Aslında sevgilim değil o benim arkadaşım”, “O beni arıyor”, “Benim bir duygum yok” gibi gibi sözlerle kendilerini aklamaya, temize çıkarmaya çalışırlar. Anneniz de size gerçekleri açıkça söylemeyecektir siz ona eğer bu ilişkiyi sonlandırmazsa babanıza söyleyeceğinizi söyleyerek bir seçim yapmasını isteyeceksiniz. İşte iplerin kopacağı yer bu sözünüzle olacak ya evliliğini ya sevgilisini seçecek. Sonrası nasıl gelişecek derseniz annenizin yaşadığı ilişkiyle, babanızla olan ilişkisiyle bağlantılı olarak gelişecektir ama bu kadar iyi bir eş olarak tanımladığınız anneniz büyük olasılıkla bu ilişkiyi bitirecektir. Her ne sonuç olursa olsun siz anne babanızın evliliğini kurtaramazsınız yavrum böyle bir misyon yüklenmeyin. Evlilikler insanı şaşırtabiliyor, bitti bitecek diye düşündüğünüz evlilikler sorunlarını sarıp sarmalayıp ya da üzerini örterek devam edebiliyor da…

Hakkınızda her şeyin hayırlısı olması dileğimle…

Sevgiler sevgili okurlarıma…

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres:yesimilehayatbilgisi@gmail.com

Paylaş:
brush-black

Yorumlar