Böyle bir adamla devam eder miydiniz?

Merhaba, ben 39 yaşında, eşinden 5 yıl önce ayrılmış, 21 yaşında kızı olan biriyim. Çok kötü bir evlilik geçirdim; dayaklar, küfürler... Eski eşim çok kötü bir koca ve babaydı. Kızım bile soyadını değiştirdi ve görüşmüyor. 3 yıl önce hayatıma birisi girdi her şey o kadar güzeldi ki kendimi onda buldum. Eski eşimden sonra işte bu dedim. İlk 1.5 yılımız böyle geçti. O da evliydi ama boşanma aşamasındaydı ve iki kızı vardı benim kızımla yaşıt aşağı yukarı. Benimle evlenmeyi istiyordu ama olmazdı. Ailem de kızım da o an için kabul etmezdi. Kızımla Instagram'dan yazışmaya başlıyorlar ve kızım benim hakkımda kötü konuşuyor o benden uzak dursun diye. Hayatımda olan kişi de benim kızımla bir oluyor ve kızımdan duyunca bazı yalan yanlış şeyleri beni rezil etme kararı alıyor ve ailem, abim, arkadaşlarım, kızıma beni rezil etti. Beni kötü bir kadın ilan ediyor. Ailemle, arkadaşlarımla, kızımla aram kötü oldu. Beni kötü yolda olarak görmeye başladılar. Benimle görüşmediler sonra ben intihar ettim dayanamadım. Sonra psikiyatri bölümüne yatırdılar. 20 gün yattım. Hastanede yatmaya başladığımda beni rezil eden insan geldi, gitti pişmanlığını dile getirdi ve o sıralarda kimse yanımda olmadı onun dışında. Sonra çıktım hastaneden 1 hafta sonra tekrar yatış yaptılar. Yine yattım. Bu defa kızımla aram düzeldi, yanımda oldu ama ben ondan vazgeçemedim yine görüşmeye gizli gizli devam ettim ama eski eşi ile beni aldattı ve bu yeni bir şey değilmiş. Sürekli bunu yapıyormuş. Benim ona zerre güvenim yok. Ondan her şeyi bekliyorum. Onun da bana güveni yok ama birbirimizi çok seviyoruz, bunu biliyorum ve eminim. Fakat sürekli kavga içindeyiz; bir gün iyiysek 1hafta kavgalıyız ama artık bende eskiyi öne sürmeye, yaptığı haksızlıkları söylemeye ve onu aşağılamaya başladım ve bu ilişkiden çok yoruldum. Benim yerimde olsanız siz ne yapardınız? Böyle bir adamla devam eder miydiniz? Mantıklı olan etmemek ama kalbim acıyor. Kızım bana diyor ki anne hayatında birisi olsun ama o adam değil, o bir karaktersiz diyor, seni reddederim diyor. Ailem de aynısını söylüyor. Ne yapmalıyım?

Yeşim Tijen'in cevabı:

Merhaba sevgili okurlar, birçok erkek idrakında olmasa da kadın kalbiyle, güzelliğiyle, sevecenliğiyle, hayata kattıklarıyla olağanüstüdür. Hani dünyanın 7 harikası var ya hiç abartı gelmesin sevgili kadınlar, bizler dünyanın sekizinci harikasıyız. Kendinizi hiç hafife almamalısınız. Maalesef biz kadınlar yeterince bunun farkında olmadığımız, bize kendi kendimizi fark etme şansı bile bazen verilmediğinden; sorumluluklar, dar alanlarda çırpınmalarla, yapamazsın, olmaz, ayıp, elalem ne derlerle, korkularla kadın kendi içine sıkıştırılır. Kendini yeterince bilemeden yaş alır da akıl almayabilir. Her şey aileyle, çevreyle, yaşadığı alanla ve tabii ki kendine ulaşamamak, fark edememekle, kendini geliştirememekle alakalı. İşte bu yüzden kadın zekasını kullanmayı, kendini geliştirmeyi bilmeli. Kadın gerçek mutluluğa kendini geliştirerek, okumaya, öğrenmeye, merak etmeye, cesarete açık olarak ulaşır.

Bir kadın senelerce koca zulmüyle yaşayıp ondan kurtulduğunda hayatın içinde saf saf dolaşırken sizin gibi böyle -evli erkeklerin tuzağı ve kandırması diyeceğim çünkü öyle - yanlış bir ilişki içinde kendini bulabiliyor. Böyle bir ilişkiye girince erkeğin sözlerine inanarak başlamış olduğu ilişkiyi yıllara yayabiliyor. Gerçekleri zaman zaman görse de yalnız kalma korkusu hayatına erkekle geldiğini düşündüğü sevgi, ilgi, çoğu zaman içinde mutsuzluk umutsuzluk da olsa o sevgiden vazgeçmek kolay olmuyor. Kadın umutsuzca umutlara tutunuyor ne garip bir ikilem değil mi? Kadın duygusal bir varlık, ilgiyle besleniyor. O beslendiği ilgiyi kaybetmek istemiyor. Bir belkiye bel bağlayarak beraberliğini sürdürmeye devam ediyor. Çok eşli bir yapıya sahip olmadığından kendine yeni bir şans yaratmaktan korkuyor. Yeni bir insanı tanımak, her şeyi sil baştan yaşamak yerine yaşadığı ilişkide mutsuz da olsa çokça alışkanlık, yalnız kalma korkusu, cesaretsizlik, kendine güveninin olmaması uğruna çırpına çırpına batmamaya çalışsa da sonucu değiştiremeyeceği ilişkide kalabiliyor. Erkeğe gelirsek sevgili okurlar, o Alice harikalar diyarında, ona her şey topum tarafından hep önüne serildiği için o da bu açıklık içinde cirit atıyor, kandırıyor, kullanıyor, isterse bırakabiliyor. Her şey onun tekelinde, vicdanında. Tabi bu sözümü üstüne alınacaklar alınsın, her evli erkeğin böyle olmadığını ben de ummak istiyorum ve biliyorum ki o güvenilecek erkekler çok azlar. Keşke bekar erkekler, evli erkekler kadar cesaretli olsa. Kadına geri gelirsek kadının vazgeçemesinin nedenlerinden biri de yenilgiyi kabul etmemesi. Ama karısını sevmiyordu, bana ne güzel sevgi dolu sözler söylemişti, çok gerçekti yani bana şöyle demiştilerin ilhamında bu ilişkide belki de hiç tanımadığı bir kadına yenilgiyi kabul etmiyor. Eğer bu bir yenilgiyse yenildiği eşi değil sevgili okurlar, yenildiği nikah defteri, yenildiği yıllarca paylaşılanlar, çocuklar ve erkeğin iyi oynaması yenildiğiniz bunlar. Yenildiğiniz bir de kendiniz sevgili okurum. Kendinize olan inançsızlığınız, güvensizliğiniz bunlara yeniliyorsunuz. Kendine güvenen, inanan bir kadın sizin yaşadıklarınızı yaşamış olsa nokta koymayı bilir. Çünkü kendini böyle bir ilişkiye layık görmez. Sonu olmayan, size güzellikler getirmeyen bir ilişki içinde kaybolursunuz. Siz kendinizi kaybedince hayatınızdaki her şeyi de kaybetmeye başlarsınız. Nitekim öyle de olmaya başlamış. Tek tek etrafınzıdakiler tavırlarını koymuşlar, sizi reddetme safhalarına gelmişler. Böyle biri için bu kadar kişiyi kaybetmeye değer mi sevgili okurum? Düşünün, üstün körü değil, derin derin acıta acıta düşünün ve acıyı göze alarak vazgeçmeyi bilin. Yaşamış olduğunuz ilişki sizin değerinizi düşürmüş. Bunu görün. Siz kendinizi değerli bulmaz, hakkınızı vermezseniz karşınzıdaki istediği gibi oynar. Siz fırsat vermiş olursunuz.

Bana benim yerimde olsaydınız ne yapardınız demişsiniz. Sizin yerinizde 39 yaşında olsam kendime, hayatıma umutla bakardım. Gençliğiniz var. O gençlik ne umutlara gebe bir bilseniz bir dakika bile yalancı birinin, size bu kadar sıkıntı yaşatan o adamın yanında, hayatında kalmak istemezsiniz. İnsanın önce ruhunu umutla, hayallerle beslemesi gerekli. Ruh beslenince hayatta emin olun bir zaman sonra güzelleşir.

"Yeni yapraklar çıkabilsin diye eski yaprakları temizler hüzün. Üzülme; sonbahar serttir ama sonu aydınlık..." Görmekten kaçsanız da ilişkinin sonuna gelmişsiniz ya sorunlarınızın kaynağı olan adamla bir sorun yumağı içinde mutsuzluğunuza rağmen adeta bir bağımlılıkla yaşayacaksınız ya da çözüme odaklanarak bu adamdan kendinizi hemen kurtaracaksınız. Bağımlılıklar sigara, içki, madde bağımlılığı aslında hiçbir keyif vermez. Kişiyi daraltarak sıkıştırmış olduğu bir dünyanın içinde sessizce yok etmeye çalışır. Sizinki de böyle olacak gün gün psikolojik olarak dolayısıyla beden olarak kendinizden, hayattan uzaklaşacaksınız. Kendinize layık gördüğünüz yaşam buysa bütün ailenizin, kızınızın, çevrenizin karşı çıkmalarına rağmen bu ilişkiye devam edebilirsiniz. Yaşam sizin. Eğer hayır Yeşim hanım, kendimi bu adamdan kurtaracağım diyecekseniz sizden beklediğim budur. Hayatınıza güzellikler katmak, onu anlamlı kılmak hep insanın kendiyle alakalıdır. Sabretmesini, seçmesini bilmekle alakalıdır. Bunun için kendinizi yeniden oluşturmalısınız bu da okuyarak, öğrenmeye açık olarak oluşan bir durumdur. Mevlana'nın dediği gibi yeni yaparaklar çıkabilsin diye eski yaprakları temizler sonbahar. Siz de kendinizde bu temizliği yapmalısınız sonrası eminim umut dolu, hayata farklı bir perspektiften bakmayı başarabilmiş yepyeni bir kadın olacaksınız. Hadi cesaretinize tutunun. Siz bana anlatmış olduğunuz kadın değilsiniz, aslında çok güçlüsünüz. Açın güzel gözlerinizi, bakın kendinize, bizler dünyanın sekizinci harikalarıyız...

Sevgiler sevgili okurlarıma...

Çözemediğiniz sorunlarınızı yazın, Yeşim Tijen size önerilerde bulunsun.

İşte sorularınızı gönderebileceğiniz adres: yesimilehayatbilgisi@gmail.com