Evliliğin bitmesini istiyorum
Merhaba Yeşim Hanım, evliyim 1 çocuğum var fakat eşimle son birkaç senedir aramızda tatsızlıklar oluyor. Bazı konularda anlaşamıyoruz. Beni çok değiştirmeye çalıştı; tütün kullanmama, kıyafetlerime, arkadaşlarıma karıştı. Zamanla düzelir dedim ama düzelmedi. Ona karşı içimde hiç sevgi kalmadı sadece çocuğumun annesi diye saygım var. Yanında durmak dahi istemiyorum. Geçen sene "Bir gün bu evden çıkıp gideceğim bunu istiyorsun bak " dedim. Artık hastalıklı bir evlilik olmaya başladı. Uzun süredir boşanmayı düşünüyordum. Evde bile farklı kutuplardayız. O saçma diziler izlemesi vs. yani farklı dünyalara çoktan girdik sadece imza olarak evliyim. Hayatımda anlaşabileceğim bir insanla karşılaştım. Tam anlamıyla beni ben yapacak her konuda anlaşabileceğim birisi. Kültürümüz, tarzımız, bakış açılarımız her şeyimiz tam anlamıyla yerinde. Bu arada boşanma kararı hep aklımdaydı. Bir ilişki içerisinde olup olmamam bu kararıma asla dâhil olmadı. Aileme durumu açıkladım “boşanmak istiyorum” diye. İlk başta onayladılar. Biraz zamana bırak dediler. Fakat ilişkimi öğrendiler şimdi karşı çıkıyorlar, o evlilik bitmeyecek o eve döneceksin diye tavır aldılar. Şu an çok zor durumdayım. Evliliğin bitmesini istiyorum. Mutluluk olarak bu çatı altında yaşamam çok zor. Gerçekten çıkmaza girdim. 2 defa intihara teşebbüs ettim. Kimse yardımcı olmuyor. Her şeyin daha iyi olacağına inanıyorum ve bunu savunuyorum. Kimse benimle aynı fikirde değil. Şu anki eşimin tavırları bana karşı soğuk ben de ona karşı soğuk davranıyorum. Bir an önce bu işkence bitmeli. Rabbimden her şeyin hayırlısını istedim. Ayrıca ailem tanıştığım kişi ile görüşmemi istemiyor ve ailem bizi takip ediyor. Hayatıma müdahale etmeye başladılar. Bu kadar zor olmamalı.
Yeşim Tijen’in cevabı:
Boşanmak zor bir mesele sevgili oğlum, hele boşanacak gücü kendinizde bulamıyorsanız daha zor bir mesele olur. Çünkü boşanmak için çok haklı sebepleriniz olması gerekir. Ne diyerek eşinizden ayrılmak istiyorsunuz? Anlaşamıyorsunuz. Her şeyimiz farklı diye boşanmaya kalkarsanız etrafınıza topluma dillendirmeseniz de “Ben sorumsuz bencil biriyim” demiş olursunuz. Sizin sebepleriniz boşanmaya yetmez. Eşinizin saçma dizileri izlemesi sizin daha akıllı üstün veya daha kültürlü biri olduğunuz anlamına gelmez. Biraz zevk meselesi biraz kafa dağıtmak biraz da başka dünyalara dalmaktır dizi izlemek, zamanla zevkleri değişecektir. Kadınlar kendini geliştiren canlılardır, aynı kalmazlar. Hem hiç düşündünüz mü eşiniz o dizileri neden izliyor? Belki hayatındaki eksikleri o dizilerle tamamlıyor. İlgili, sevgi dolu, yuvasına düşkün bir eşi oluyor o diziyi seyrederken hayalinde.
Kadın milleti gariptir; aklındakileri çözmek, onu anlamak için onunla yakın iletişimde bulunmanız, ona gerçekten yakın olmanız gerekir. Siz eşinize gerçekten yakın oldunuz mu? Onu kendi dünyanıza gerçek anlamda aldınız mı? Eşinize evlendikten kaç ay sonra kadın gözüyle bakmayı bıraktınız? Onun duygusal bedensel ihtiyaçlarına ne kadar önem verdiniz? Ona en son ne zaman sevgiyle dokundunuz? Eşim benden uzak duruyor dediğiniz için bu soruları size soruyorum. Kadın ancak sevgi, samimiyet, ilgi, değer görürse eşine yaklaşabilir. Ona o rahatlığı siz verebilirsiniz. Vermezseniz aynı evde ayrı dünyalarda yaşarsınız. Aranızda oluşan duvarları kim ördü? Bir düşünün istiyorum Küçük bir çocuğunuz var. O çocuğu neden yaptınız? Babasından ayrı, eksik büyüsün diye mi yaptınız? Onun büyürken her halini göremeyecek olmanız sizi hiç mi düşündürmüyor? Siz gerçekten çocuğunuza düşkün bir baba değilsiniz galiba yoksa küçücük çocuğu olan bir baba o çocuğa da kıyamazdı. Aileniz boşanmanıza karşı çıkıyor çünkü evlilik kurumuna, eşinize, çocuğunuza saygı duyuyorlar. Gelinim, torunum dedikleri insanlardan kopmak istemiyorlar. Bu tutumlarının altında da siz varsınız, ailenizin parçalanmasını istemiyorlar. Neler yaşayabileceğinizi her birinizin öngörebiliyorlar. Yeterince haklı sebepler değil mi sizce? Evliliğinize, eşinize, çocuğunuza ne emek verdiniz de ayrılmak istiyorsunuz yavrum? Siz bu evliliğin hakkını vermeden ayrılmak istiyorsunuz emek vermeden sıkıldınız, bitsin istiyorsunuz. Oysa her ilişki emek ister, arkadaşlık, komşuluk, annelik, babalık, evlatlık, her ilişki emekle değerine ulaşır. Emek vermeden bu evlilikten giderseniz siz hiçbir zaman gerçek siz olmayacaksınız. İnsanı değerli insan yapan emeği, çabası, sabrı, değerlerine sahip çıkmasıdır. Bu emeği gösterirseniz o zaman olmadı, yürümüyor, ayrılacağım diyebilme hakkınız olur. Sözünüz de dinlenir. Kimse size hesap sormaz. Vicdanınız bile ve zaten en önemlisi de vicdan kısmıdır. Geriye bir pişmanlık, keşke bırakmamak demektir vicdan. Bir ilişkiniz var. Üzüldüm. Sizinle ilişki kuran o kız adında üzüldüm, yuva yıkan bir kadın olacak. Siz ne kadar inkâr ederseniz edin onun varlığı sizi eşinizden, ailenizden ve o küçük çocuğunuzu düşünmekten, sorumluluklarınızdan uzaklaştırmıştır. Onunla çok iyi anlaşıyorsunuz öyle demişsiniz. Evlenene kadar diyelim mi biz bu duruma? İyi bunca erkek varken kötüleri örnek almayın lütfen. Eşinizi aldatmışsınız ondan tabii ki soğursunuz. Eşinizin her hareketi şu an sizi rahatsız ediyor. Birlikte olduğunuz kadını hayatınızdan çıkarsak geriye ne kalacak? Aileniz, eşiniz, çocuğunuz. O zaman onları görebilecek, düşüneceksiniz muhtemelen.
Eşiniz arkadaşlarınıza karışmış. Neden diye hiç düşündünüz mü? Eşinizi rahatsız edecek boyutta arkadaşlık ilişkilerinizi sürdürürseniz istemez tabi, ailenizden vakit çalmış oluyorsunuz. Eşinizin serzenişinin altında yatan budur. Bu çıkmaz sokağa siz girmişsiniz sevgili oğlum, çözüm hiçbir zaman intihar etmeye kalkmak olmamalı. Hiçbir şeyi çözmez çünkü kendinizi herkesin gözünde zayıflatırsınız. Siz bir eş bir baba bir evlat bir insan olarak kendinize daha dik durmayı borçlusunuz.
Yazdıklarınızda aklı başında, kendine güvenen, inanan bir erkek göremediğim için sizin, eşinizin, çocuğunuzun adına üzüldüm. Aileniz sizi takip ediyormuş. Ne yapsınlar oğlum? Sizin adınıza endişeleniyor olmalılar yoksa evli barklı bir adamı hiçbir ebeveyn takip etmez, ettirmez. Geçmişte hatalarınız olmalı, aileniz size güvenmiyor, takip ettirebiliyor. Bütün bu durumlar sizin gerçekleri görerek kendinizi değiştirmeniz, ailenize yönelmenizle yani yaşamınızın gerçekten sorumluluğunu almanızla çözüme ulaşır. İnsanın eylemlerini zihninde oluşturduğu düşünceler belirler. Şimdi sizden eşinize benim yazdıklarımla bakmanızı isteyeceğim. Yazımı yani bir yabancının size yazdıklarını okuyunca belki hayata başka gözle bakarsınız, o boşanmak düşüncesi, eşinizle ilgili olumsuz düşünceler hepsi uçar gider aklınızdan. Bunu sizin adınıza, çocuğunuz adına, aileniz adına ummak istiyorum. Akşam evinize giderken bir çiçekçiden çiçek alın öyle kollarınızı doldurmanız gerekmez eşiniz sizden gelecek bir tek gülle bile mutlu olacaktır. Sonra ona bir bakın hayallerini geleceğini sizin üzerinize kurmuş o kadına bakın. Benden sonrası tufan diyebilecek misiniz yavrum?
Yazımın nihayetinde bugün aileniz, yuvanız adına elinizden geleni yapın. İlerde hala olmuyorsa o zaman boşanmak hakkını elde edersiniz diyeceğim. Yazının başında da dediğim gibi boşanmak başlı başına zor bir mesele...
Sevgiler sevgili okurlarıma...
YORUMLAR