Aniden ortadan kayboldu ve...

Merhabalar, hikâyemi paylaşmak istiyorum ki benim gibi olmasınlar. 26 yaşında, yüksek lisans öğrencisi bir kadınım. 25 yaşımda hayatımın aşkını bulduğumu zannederek bir yola çıktım. Karşımdaki kişi ise ön lisans mezunu bir astsubaydı. Okuduğu bölümü bile sanırım bilmiyordu, benimkini de sorsam söyleyemezdi… 1000 km vardı aramızda ama arada aşk olunca sanırım biraz kendimi kaptırdım. Sürekli geldi, gitti, gezdik, eğlendik inanılmaz vaatler veriyordu, hemen ailesiyle tanıştık, yakınlaştık, hal böyle olunca birkaç ay geçti. Çok dik başlı, baskın, dediğim dedik, ataerkil ve karşısında sönük, pasif biri isteyen erkekti. Ben özel sektörde çalışıyordum ama asker olduğu için memuriyet dışında hiçbir fırsata başvurmadım, akademik kariyer hayalimdi ve yeri değişmiyor diye ellerimle ittim akademik kariyerimi. Bugüne kadar kadınlarla sadece paralı ilişki yaşadığını, hiç sevgi görmediğini, artık evlilik için kız arayışında olduğunu söylerdi. Beni fazlasıyla mutlu etti. Sonra bir uyandım ki beni 6 aydır hediyelere boğan adam, günde 2-3 kez çiçek gönderen adam, memlekette izinde olduğu, tartışmalı olduğumuz bir gün aniden ortadan kayboldu. Haber alamadım, ailesi dahi dalga geçti benimle, “bilmiyoruz” deyip geçiştirdiler, oysa beni arar sorar merak ederlerdi, hazırlıklar yaptıklarını söylerlerdi. Erkek arkadaşım da sürekli evlilik planları yapar, eşyalar alırdı. O kaybolduğu temmuz gecesinden sonra yüzüne baktığımda hiç ışık göremedim. Bana çok söylediler “Sen daima başarılı idealist birisi oldun, çalışmanı dahi istemeyen, seni sürekli kısıtlayan biriyle ne işin var?” diye. Sosyal medya hesaplarımı dahi tek kullanamazdım, benimkini kapatır kendininkini gizlice açardı ama hiçbir zaman şüphelenmemiştim. Yalnızca bir türlü karar veremiyordum, bana kavgalı anlarda küfür eden, şiddete meyilli, öfke kontrolü olmayan biriyle neden yolumu ayıramıyordum? Görüşlerime uymadığı için adını güzelleştirmek için imam nikahı safsatasıyla cinsel ilişkimi, ilk ilişkimi onunla bile isteye yaşamıştım. Alkol kullandırmıştı ama yine de istemiştim. Uzun bir dönem bunun özel oluşuyla onunla olmaya devam ettim, kavgalar arttı ondan bir türlü emin olamadığım için bir ayrılıp bir barışıyordum. Israrla özürler dileyip ikna edip rutine devam ediyordu. Sorunumuzun olmadığını, evlenirsek her şeyin geçeceğini iddia ederek nişan hazırlıklarına giriştik, izin almıştı 10 gün sonra gelecekti. Aileme bahsettiğim günün gecesinde bile küfürler etti telefona neden bakmadığım için. Hikâyenin sonunda anlarsınız nedenini. Bugünden sonra kendimi kontrol ettim ve 15 gün kadar hiç görüşmedim, çok kontrolcü biri olduğu için konum uygulaması ile konumunu görebiliyordum, sürekli açık kalıyordu. Fark ettim ki izin iptal oldu gelemeyeceğim diyen adam bir ilde geziyordu... Sonra bir telefon ile ne olursa olsun son bir kez görüp sarılmak istediğini söyledi, önce gözyaşlarıyla telefonda dirensem de yine de gelmemesini söyledim. Gelirse zaten karşı koyamayacaktım, aşkı sevgiyi bulduğum adamdı. Birkaç gün sonra sosyal medya hesabına gizlice baktığımda sözlendiği fotoğrafı gördüm, o gün o bardak elimde nasıl kırıldı unutamam. Bunu okur mu bir gün bilmiyorum ama ben o gece senin Iğdır’da o kızla tanıştığını bilseydim o gün kendimi sanırım öldürürdüm, iyi ki geç öğrendim. Hakkım hiçbir zaman helal değil, bütün emeklerim, çabam, vazgeçtiklerim ve o saflığım haram olsun. Şu an işime devam ediyorum, 2 ayı geride bıraktım ama nasıl? Anneme babama mahcup oluşum, onların başta istemeyip sonradan ısınması, ısındıkları anda ise onun başkasıyla nişanlanması... Ben tamamen oyuna gelmiş hissediyorum kendimi, zorluyorum ama iyi bir niyet göremiyorum... Siz görüyor musunuz? Keşke ilk küfür ettiğinde, ilk umursamadığında kabullenip önüme baksaydım... Bir yandan ALES, YDS çalışıyorum kariyerime tutunayım diye, bazen aklıma geliyor ineceğim durağı bile unutuyorum. Bunu okuyan herkese sesleniyorum, cinsellik yaşamak kendi tercihiniz, bir eksiklik, noksanlık değil bu biriyle kalmanız için mecburiyet değil, daha buraya yazamadığım binlerce psikolojik şiddete maruz kaldım, cinsel ilişki ufacık kaldı yanında. Lütfen kendinize değer verin, uyumlu olmayan birine kader karşıma çıkardı diye katlanmayın, ben gibi zor toparlanırsınız sonra, okuduğunuz için vaktiniz için çok teşekkür ederim, saygılarımla…


Yeşim Tijen’in cevabı:

Yaralar kapanır kızım, bazı yaralar erken bazıları geç kapanır ama kapanır. Yarayı kapatmak biraz da akıl işidir. Bence siz bunun farkındasınız. Siz böylesi bir adamla biraz göz göre göre biraz es kaza beraber olsanız da aşkın gözü kör etme yeteneği olduğunu bildiğimden gözünüzün açıldığını da umarak yaşadıklarınızı artık aklınızla aşacağınızı düşünüyorum. İçinizde esen fırtınaları durduracaksınız. Kendinize sizin bu acınıza değmediğini söyleyecek, kendinizle konuşacaksınız. Çünkü başka yolu yok yavrum. Ya bu yaşadıklarınızdan kendinizi eğitecek olgunlaşacaksınız ya da hatalar yapacaksınız. Biliyorum, güzel bir kalp insanın yüküdür. Ama aynı zamanda bilen için en güzel yüktür. Bir tespit de ben ekleyeyim; güzel bir kalp bir yandan da sizin ayrıcalığınızdır yavrum. Şayet aklınızı yabana atmazsanız hayatın size sunduğu ödüllerden biridir. Acı çekebilirsiniz, hayal kırıklıkları yaşayabilirsiniz; masumiyetinizden, yüreğinizin güzelliğinden hiçbir şey kaybetmezsiniz. Kaybeden hep karşınızdakidir. Kalbiniz temizse o kalbin ekmeğini yaşamınızın güzelleşmesi ile mutlaka yiyeceksinizdir. Kalbinize dolayısıyla kendinize bu güzellikleri görmek için zaman verin.


Yaşadıklarınızı okuyunca güzel olan bir şey daha gördüm; o da vicdanınızın rahat olması. Siz kendinize yakışan şekilde davrandınız. Sevdiniz, bu sevgi için çaba gösterdiniz. Kaybettiğiniz, başkasıyla sözlenen sevdiğiniz adam olsun varsın. Kendinizi kazandığınızı daha sonraları oh çok şükür diyerek net bir şekilde anlayacaksınız. Hayatın attığı bir kazık gibi gözüken bu durumunuz sizin iyiliğinize olacak. Çünkü mutsuzluğa gebe yaşayacak, bir türlü mutluluğu hayatınızda doğuramayacaktınız. Ne yazık şimdilerde kimyası bozuk erkekler çoğaldı. Vur kaç güdüsü taktiğiyle yaşayan bu tarz erkekler olduğunu öğrenecek yaşamış olduklarınızdan ders çıkaracaklardır diye umuyorum. Size dönersek; yaşayamam sandığınız günlerin üzerinden bakın ne kadar gün geçmiş. Evet, belki bazen ineceğiniz durağı kaçırıyor olabilirsiniz ama yaşıyorsunuz ve gün geçtikçe daha da iyi olacaksınız. Çünkü yazdıklarınızdan gördüğüm güçlü bir kadınsınız. Böylesi zorba, ben ne dersem o olur diyen, küfürbaz, öfkeli, dediğim dedik, kadına kendisi olma hakkını vermeyen biri oldum olası kadınlar tarafından ilgi görmüştür. Niye? Çünkü erkek imgesi hep vurdu kırdı olarak hafızalara işlenmiş. O kısıtlamaları, baskıları kadınlar erkeklik sanarak güçlü bir erkekle birlikte oldukları yanılgısına düşüyorlar. Oysa o yapılanın adı anlayana bencillik, saygısızlık, magandalıktır. Böylesi bir adamla kısıtlamaları içinde nasıl nefes alacaktınız? O zamanki bakış açınızla o yanımda olsun yeter diyerek her şeyden, kendinizden, arzularınızdan, ideallerinizden feragat ederek mutlu mu olacaktınız? Siz olmaktan uzaklaşacaktınız sonra yeniden kendinizi aramaya başlayacaktınız. Değmeyecek biri için yaşayacak olacaklarınızı bir düşünün. Nelere göz yummak zorunda kalacak, nelere katlanacaktınız? Bugün o adama uzaktan bakıyorken hala o adamla olmak ister miydiniz? Bir düşünün. Siz ki eğitimli birisiniz ama ne yazık eğitimli, eğitimsiz fark etmiyor. Kadınlar böylesi erkeklere ilgi duyabiliyor. Derinlerde bir yere işlenmiş yanlış kodlama olmalı yoksa kadın kendini niye böylesi bir adamla ziyan etmek istesin? Çünkü bunun sonrası hep o erkekleri değiştirmek için mücadele, pişmanlık, keşke olmuştur. Kadınlar narin, hassas, duygusal baskıyla, küfürle, şiddetle bir aradayken mutlu olabilir mi? Olamazlar. Bakın Tomris Uyar duygularımıza ne güzel tercüman olmuş, kadınların istediği aradığı erkek budur: “Biz kadınlar cesur adamları severiz, akışına bırakıp kenarda bekleyenleri değil. Gidişatı değiştiren, yön veren, bahaneler altında ezilmek yerine çözüm üreten adamları severiz.”


İşte kadınların gerçek kahramanı vuran, kıran, bağıran, küfürler eden değil bahaneler üretmeyen, çözüm üreten, gidişatı değiştiren adamlardır diye sizlere doğru erkeğin yolunu göstermek isterim. Yazıma son verirken yaşadıklarınızı en kısa sürede alt edeceğinizden, kendinizi böylesi bir adamla beraber olduğunuz için affedeceğinizden, hayatınıza yeniden ümitle bakacağınızdan eminim. Buradan bana gözüken öyle güçlü bir kadın.


Sevgiler sevgili okurlarıma...



Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.