Sizin evde patron kim?

Ne kadar çok anne ile bir araya gelsem çoğunluğunda öne çıkan duygunun kaygı olduğunu görüyorum. "Deneyimli Anneler Konuşuyor” buluşmalarının bir ayağına 4 yaşındaki oğluyla beraber gelen bir anne “Çocuğum anaokuluna gitmek istemiyor.


Ne yapmam lazım?” diye sormuştu. Anne bu soruyu sorarken bile oğlunun elini bırakmamıştı.


Ona “Bir şeyi merak ediyorum. O mu okula gitmek istemiyor yoksa siz mi yalnız kalmamak için onun okula gitmesini istemiyorsunuz?” diye sordum.


Öyle bir nokta atışı yapmışım ki, anne mahcup bir şekilde “Evet aslında ben gitmesini istemiyorum” dedi. İnsanın hayatta neyi, nasıl söylediği kadar sözlerinin alt yazısında da ne demek istediğini iyi tartması lazım. Çünkü çocuklar alt yazıları çok iyi okuyor.


Anne "Okulda bensiz ne yapacak, başına bir şey gelir mi?" diye kaygılandığında çocuk "Annem her şeyi bilen biri olarak kaygılanıyorsa ben de kaygılanmalıyım" diye düşünür.


Çünkü anne çocuk için bir aynadır. Kaygılıysanız, çocuğunuz da kaygılı olur. (Örnek ben!)


İçsel tutarlılığı olmayan anne-babalar çocuklar için huzursuzluk kaynağı oluyor.


Çünkü çocuklar ebeveynlerinin duygularını iyi öğrenip kullanıyor. İstediği bir şeyi yaptırmak için "Beni sevmiyorsunuz" silahını kullanan çocuğun oyununa gelmemek lazım.


Ailenin kurallarıyla çocuklara duyulan sevgi ayrı konular. Kendime de sık sık hatırlattığım, çocukların sevgisinin rüşvetle alınan verilen bir şey olmadığı gerçeğidir. En önemlisi de sevgi pazarlığa açık bir şey değildir.


Anne-babalar çocukları arasında ayrım yapmadıklarını söyleseler de bu koca bir yalandır. Anne-babalar çocuklarını "kırılgan, dirençli, lider, yumuşak başlı, sevgi dolu, aksi, çalışkan, tembel" diye ayırıp ona göre davranır.


Sınıflarda da daha çalışkan, daha eli yüzü düzgün çocuklar öne çıkmaz mı?


Unutmamak gerekir ki; seçilen ve seçilmeyen çocukta problem çıkar. Seçilen çocuk, kendisine duyulan ilgi ve sevgiyi kaybetmemek için her şeyi yapar. Diğeri ise köşesine çekilir.


Benim düsturlarımdan biri; her şeyin çocuklar istediğinde değil zamanında olması gerektiğidir. Bizim evde demokrasi var deyip 6 yaşındaki çocuğa tatil için otel seçimi yaptıranlar var.


Evde patronun siz olduğunuzu unutmayın. Bu konuda öyle net olun ki, çocukların kafasında patronun kim olduğu konusunda soru işareti oluşmasın.


Bunları neden mi yazdım? Günümüzde ebeveyn-çocuk çekişmesinde hep kaybeden taraf biz oluyoruz. O yüzden çocuk-aile çekişmelerinde kazanan siz olun istedim.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.