Relay for Life projesi

Son yazımda güçlü dernekler olarak bitmeyen çözüm önerilerini sunmaya ve mücadele yoluna devam edeceğimizi yazmıştım... Şimdi PKU Aile Derneği olarak bizim de destek vermek ve sıradan diye kabul edilen hayatlardan olmayan yaşamları paylaşmak adına içinde yer aldığımız uluslararası bir organizasyondan bahsedeceğim... Bu organizasyonda Türkiye adına imzayı ‘’Pembe Hanım’’lar atıyor!


Biz de fırsat bu fırsat bu anlamlı olayın detayını, neden anlamlı olduğunu ve tabii ki hazırlık sürecini aktarmak amaçlı Pembe Hanım Derneği yönetim kurulu üyesi sevgili Seda Kansu yoldaşımla güzel bir ada kaçamağı yaptık ve hem iş, hem sohbet dedik… Kendisinden dinleyelim bakalım bu Relay For Life neyin nesiymiş?





Relay For Life ya da kisaca R4L, aslında bir hayat festivali. Ana konusu kanser hastalığı ve kanser hastalığı ile hayat mücadelesini kapsıyor. İlk amacı tabii ki gönüllülüğü arttırmak, kanser hastalığının ölümcül imajını yıkmak, tedavi edilebilir, hatta bazı koşullarda önlenebilir olduğunun bilincini yaymak.


R4L, 30 sene önce Amerika'da bir onkoloğun kanser olması ile başlayan bir farkındalık yürüyüşü. 1985 yılında kanser hastalığına dikkat çekmek için tek başına 24 saat bir stadyumda yürüyerek başlatılan bu etkinliği ACS, yani dünyanın en önemli kanser araştırma kurumlarından biri olan Amerikan Kanser Kurumu, kurumsal hale getiriyor ve lisans vererek dünyanın değişik ülkelerinde de yapılmasına fırsat sunuyor.


-Ana konunuz kanser ise neden başka hasta derneklerini davet ediyorsunuz?


Çünkü kanser herkese dokunabilen ve dokunma olasılığı yüksek olan bir hastalık. Türkiye Halk Sağlığı Kanser Dairesi Başkanlığı verilerine göre, şu an yıllık ortalama 200 bin tanı söz konusu. AB verilerine göre ise, Avrupa da 2023 yılında beklenen tahmini rakam 26 milyon yeni tanı!


Dolayısı ile bu yolda algı ve bilinç safhasında tüm hasta dernekleri bizim paydaşlarımız. Nasıl kanser din, dil, ırk ya da cinsiyet ayırımı yapmıyorsa mücadele edenler de asla bu ayırımı yapmamalı. Biz de bu yüzden her derneği ve sesini duyurmak isteyen her takımı bu etkinlikte görmek ve onları dinlemek istiyoruz.


-Siz nasıl dâhil oldunuz?

Ben hayatımın her döneminde her konuda, araştırmacı ve analitik bir yapıya sahip olduğum için, Pembe Hanım Derneği'nde de hem yaklaşımım hem de görevim gereği daha da detaylı her tür projeyi bulmaya, irdelemeye ve bizlere uyarlamaya çalışıyorum.


İşin çiçek böcek tarafında olmamamız gerektiğine inanıyorum, çünkü yaptığımız işler hem çok ciddi, hem de hayatın sürdürülebilirliğine yönelik. Bu projeyi de yine bir araştırmam sonucu buldum ve katıldığım uluslararası onkoloji kongresinde detaylarını öğrenerek yetkililerine ulaştım, sonrasında da işin lisans alma kısmı için yaklaşık bir buçuk sene önce süreci başlattım.

Dünyada 24 saat süren kesintisiz tek etkinlik!


R4L, her ülkenin kendi dinamikleri ile oluşturduğu bir etkinlik. İki kesin yasak var; tütün ve politika! Onun haricinde her ülke kendi istediği gibi bu organizasyonu planlayabilir. Önemli olan olgu; hayat döngüsünün devam ettiği.



Biz de, Pembe Hanım adına lisans hakkını aldığımız bu hayat yürüyüşünün Türkiye ayağında, yöresel olarak bize ait bir kültür olan Sema gösterisi, folklor gösterileri, tavla şampiyonası, müzik konserleri, ev sahibimiz Boğaziçi Üniversitesi ve paydaşlarımız olan Koç üniversitesi ve diğer üniversitelerden katılacak öğrencilerin kendi hazırladıkları ve sunacakları değişik aktiviteler planladık. Gelecek minik misafirlerimiz için de, Bakırköy Rotarakt Klubü'nün desteği ile içinde çeşitli sürprizlerin olduğu bir park bulunacak. Kısaca yogadan halaya her şeyi planladık!


-Davet edilen dernekler nasıl destek olacaklar, onlardan beklediğiniz nedir?


Her şeyden önce, isteğimiz bir bütünlüğü sağlayabilmek... Yani, hasta ve yakınlarına "yalnız değilsin" diyebilmek. Onlarla el ele yürümek... Sonrasında ise, dileğimiz gelen kişilerin yaşadıklarını paylaşmaları, sahnede istediği gibi duygularını aktarmaları ve gönüllüğün önemini dile getirmeleri, ayrıca takım olarak da yapmak istedikleri etkinliği yapabilmeleri... Katılımcılarımızı da, isteğe bağlı olarak yatıya davet ettiğimizi hatırlatmakta da fayda var, çünkü 24 saat boyunca biz sabahın dördünde de orada yürümeye bir kişi bile olsa devam edeceğiz ve yanımızda olanlarla kendimizi daha güçlü hissedeceğiz...



Ayrıca gün batımı sonrası çok anlamlı ve duygusal bir seremonimiz var. Bu bir ritüel. Gecenin karanlığında, mumların eşliğinde kaybettiklerimizi anmak için orda bulunan herkesi üç dakika boyunca meleklerin sessizliğine davet ediyoruz... Lumineria!


-Bilimsel bir bilgilendirme planladınız mı?

Tabii ki, çünkü bu etkinlikteki akademik paydaşımız Türkiye'nin onkolojide en önemli uzmanlık derneği olan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği. Orada hem bilgilendirme stantları olacak hem de etkinlik alanının hemen yanındaki toplantı salonunda her iki gün boyunca üçer saat halka açık ücretsiz kanser bilgilendirme söyleşisi gerçekleştirilecek.


-Gelir toplanacak mı ya da isteyen bağış yapabilecek mi?


İşin bütçesel kısmı her projede olduğu gibi çok zor, bu vesile ile maddi ve manevi bizden desteklerini esirgemeyen ve esirgemeyecek tüm bireysel ve kurumsal yardımlar için şimdiden teşekkür ediyoruz. Evet bağış toplanacak, ancak gönül rahatlığı ile söylemek isterim ki, toplanacak bağışların amacı, ülkemizdeki kanser araştırmalarına yönelik fon desteği sağlamak olacak. Hatta hayalimiz diğer ülkelerdeki gibi sayıca çoğalmasını istediğimiz R4L’nin, hala Türkiye’de var olmayan bağımsız ulusal kanser enstitüsünün kurulması için bir aslında adım oluşturması.

10 - 11 Ekim tarihini şimdiden not alın!


Uluslar arası platformlarda yer almak, anlamlı ve etkili projelerin ülkemizde yapılmasına fırsat vermek, çalışan tüm hasta derneklerinin görevi olmalı. Tabii bakanlıklar da bu derneklere ve çalışmalarına destek olacak, olacak ki toplumsal boyutta yayılması istenen bilinç ve fayda her kesime ulaşabilsin.


Amaç, bol paralı kesimin hasta olduğunda her açıdan tam destek alarak hastalığı yenmesi değil, tarlada çalışan, okuma yazma bile bilmeyen bol paradan çok da uzak yaşayan, yaşamaya çalışan gerçek emekçilere bu bilgilendirmeleri yapabilmek...





Validem sen de bu tarihi not et lütfen, sen protokoldesin! Sahi, siz protokol denince şimdi bakanları falan düşünürsünüz. Yo yo, R4L de protokol demek; kanser hücrelerini alt edenler demek!


Siz de bu güne katılmak istiyorsanız Pembe Hanım’a ulaşabilir ve sevgili Seda ile görüşebilirsiniz. 10-11 Ekim Boğaziçi Üniversitesi’nde görüşmek üzere…


Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.