Bugünlerde takvimin hayli kalabalık. Nasılsın?

Hayli hareketli günler geçiriyorum. ‘Aşk Olsun’un galasını ve tanıtımını yaptık, yanı sıra dizi çekimi devam ediyor. Ayrıca evde ilgi bekleyen bir çocuk var ve evet, oldukça yoğunum (gülüyor).






Nasıl bir hismiş anne olmak?

Güzel. Hem yorucu hem çok zevkli ama bırakıp gidemeyeceğin bir sorumluluk istiyor. Hatta vazgeçemeyeceğin, en büyük sorumluluk. Farklı bir hissiyat olduğunu söyleyebilirim.






Set, ev, eş ve anne olma dengesini nasıl ayarlıyorsun?

Elimden geldiğince hepsine eşit olmaya çalışıyorum. Tabii ki eşit bir dağılım olmuyor ama iş anlaşmalarımı yaparken tüm bunları göz önünde bulunduruyorum. Can’a vakit ayırmam gerekiyor çünkü. Ben yoruluyorum ama en azından hem kendimi hem onu mutlu edebiliyorum ve böylece çok fazla sorun çıkmıyor.






‘Sette çok eğlendik’






Biraz da yeni filmin ‘Aşk Olsun’u konuşalım. Oldukça eğlenceli bir hikâye...

‘Aşk Olsun’ romantik komedi tarzında bir film. İlker Aksum, Selen Seyven ve Kenan Ece ile beraber başrolleri paylaşıyoruz. İlker ve ben, ikimiz de karşı cinslerin ilişki terapisti gibiyiz ve bunun sonucunda hastaları vasıtasıyla birbirleriyle tanışıp, birbirlerine âşık olan karakterleri canlandırıyoruz. Çekerken çok eğlendik.






Aşk doktoru denen kişiler işe yarıyor mu sence?

Valla aslında aşk doktoru Türkiye’de çok var olan bir kavram değil, belki ilişki terapisti olabilir. Bazen bir arkadaşınızla fikir alışverişi yaparsınız veya terapiste gidip destek alırsınız. Ama ben öyle birine başvurmadım ve bilmiyorum.






Filmde nasıl işliyor süreç?

Filmin sonuna doğru bir ilişki başlıyor gibi oluyor ama tabii ikisi de kadınlar ve erkekler hakkında o kadar bilgi sahibi oldukları, numaraların ne anlama geldiğini bildikleri için iki tarafın da birbirini kandırma gibi bir durumu yok. Söyleyecek sözü olan insanların duvarları fazla oluyor. Onları aşmak daha zor.






‘Evlilik bir şey değiştirmedi’






Peki sen kız arkadaşlarına aşk doktorluğu yapar mısın?

Yok yapmam. Sonuçta herkes ilişkisini kendi doğruları ile yaşıyor ve kendisi neyin ne olduğunu daha iyi biliyor. Dinlerim, yardımcı olmaya çalışırım ama herkesin bildiğini yapmaya devam ettiğini de unutmam. O yüzden çok da fazla karışmayı sevmiyorum.






23 yaşında oldukça genç evlenmişsin. Çok mu âşık oldun?

Evet! Ben çok karşıydım aslında evliliğe ve Kıvanç’la 19 yaşındayken tanıştım. 14 sene oldu beraberliğimiz. Ben hep, “Hayatta erken evlenmem” deyip sonra bir anda evlendim. Sonuçta aynı evin içine girmiş olduk ama hayatımızda hiçbir şey değişmedi. Bir olmak, beraber üretmek ve onu çoğaltmak, bunlar çok kıymetli... İkimizin de işimiz gereği göz önünde olduğumuz durumlar oluyor ama biz bazen onu da unutuyoruz.





Aşk Olsun’la ilgili yorumlar nasıl?

Güzel tepkiler aldık, alıyoruz. Benim romantik komedi tarzında üçüncü filmim oldu ama karakterim diğerlerinden tamamen farklıydı. Bundan önceki projelerde uysal belki biraz da saf denebilecek karakterlerde rol aldım. ‘Aşk Olsun’da ise biraz daha kurnaz ve işinin ehli, erkekleri parmağında oynatabilecek, biraz daha dişi bir karaktere büründüm. O yüzden benim çok hoşuma gitti. Çünkü diğer rollerimden çok farklıydı.






Özel bir gece için hazırlanırken önceliğin hangi markalar oluyor?

Özgür Masur çok yakın arkadaşım ve hatta bazen provaya gitmeye bile zamanım olmuyor. “Şöyle bir davet var” diyorum, Özgür vücut ölçülerimi iyi bildiği için elbiseyi hazırlayıp yoluyor ve üstüme tam oturan harika kostümlerim oluyor. Özel hayatımda zaten spor giyinen bir insanım.






Cilt bakımına zaman ayırabiliyor musun?

Setten dolayı haftanın altı günü makyajlıyım ve cildim de çok hassas. Stresli olduğumda kabarıyor ve soyuluyor. O yüzden çok dikkat etmem gerekiyor. Hatta çekim aralarında temizlemeye çalışıyorum.






En son nereye seyahate gittiniz?

Kıvanç’la baş başa Selanik’e gittik. Yunanistan’ı çok seviyorum ve Kıvanç köken olarak oralı. Enerjisini ve insanlarını çok seviyoruz. ‘Duygularımı hiçbir zaman saklamam’






Peki, çocukken taklit ettiğin ünlüler var mıydı?

Resim yapmayı çok severdim ve bale benim için acayip bir şeydi. Annem beni sürekli AKM’de resitallere, temsillere götürürdü. Babam yurtdışından Chopin, Bach kasetleri getirmişti ve onları koyup, bale kıyafetlerimi giyip dans ederdim. En büyük hayalim bale yapmaktı.






Dışarıdan bakınca naif bir halin var. Öyle misin gerçekten?

Kişisine göre değişiyor (gülüyor). Sevmediğimi çok belli ederim ve duygularımı hiç saklamam. Hislerimi açık yaşarım ve eğer seviyorsam cömert biri olurum.






Bu özelliğin belki de ‘Bedel’ dizisinde oynadığın karakterin işine çok yarayabilirdi. Çünkü hayli çetrefili bir olay örgüsü var dizinin...

Evet, dizinin temposu hayli yüksek ve olaylar bitmiyor ama bu tip olayların yaşandığını ve bu yüzden çok izlendiğini düşünüyorum. Dizi ocak ayından beri devam ediyor ve seviliyor. Güzel bir ekibimiz ve 20 kişilik bir oyuncu kadromuz var.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.