“Kızılırmak kıyısındaki bir köyden bir kuş havalandı, kanadında öksüz ve yetim bir Çerkez kızı; Selanik’ten bir vapur kalktı, güvertesinde bir muhacir çocuk. Göç rüzgârları onları sürükleye sürükleye savaş yıllarının Ankara’sına getirdi. İşte sizi yüreğinizden yakalayacak olan, onların hüzünlü ve onurlu öyküsüdür...”

İnsanoğlu, ortak yaşamın başladığı ilk günlerden bu yana, on binlerce yıldır yaşar durur göç olgusunu. Bazen çocuklarınızı doyuracağınız verimli topraklarıyla yeni kıtalar keşfetmektir göç, bazen de kıyımdan, ölüm tehdidinden kaçıp, içinde bir nebze huzurla yaşanacak yeni bir vatana kavuşmak.

Bu kitapta anlatılanlar, 1800'lü yılların ortasından başlayarak, yüzelli yılı aşkın bir zaman dilimini içeren gerçek olaylara, yaşanmışlıklara dayanır.

Çerkes göçünden Rumeli mübadelesine, acı dolu sürgünlerden yeni topraklarda kurulan yeni yaşamlara, Anadolu'nun ücra bir köyünden İstanbul'daki şatafatlı köşklere, Cemal Paşa'dan Ulu Önder Atatürk'e, İkinci Dünya Savaşı'ndan 1960 ve 1980 ihtilallerine uzanan, bu ülkede yaşayan herkesin bir ucundan dâhil olduğu, etkilendiği veya kendinden bir şeyler bulacağı, gerçek bir öyküdür bu.

Destek Yayınları