Hastalanmalar, yaralanmalar...

20'lerinizde hastalandığınızda evde en fazla iki gün yatıp daha sonra normal hayatınıza devam ediyordunuz değil mi? 30'larınıza merdiven dayadığınızda ise sanki durum biraz daha farklılaştı... En ufak bir soğuk algınlığında bile doktora koşup rapor almaya çalışacağınız dönemlere hoşgeldiniz!

Telefonlar ve mesajlar

Gençliğinizin ilk yıllarında telefonunuzda sevgilinizden veya arkadaşlarınızdan bir mesaj veya çağrı görmek için neler vermezdiniz! Fakat 30'larınıza geldiğinizde artık telefon konuşmalarından bıkmış ve hatta telefonunuzun sesi kesilsin diye dua ediyor hale geliyorsunuz.

Arkadaşlıklar

Belirli bir yaşa geldikten sonra kalabalık ortam yapma çabasını bırakıp az ve öz olan dostlarınızla daha mutlu olmaya başlıyorsunuz. Unutmayın arkadaşların çok olması değil gerçekliği önemli!

Vücudunuzla barışmak

20'li yaşlarda aldığınız için kafanıza taktığınız her bir gramla zaman geçtikçe barışıyor, kendinizi olduğunuz gibi kabul ediyorsunuz. Siz zaten her halinizle güzelsiniz :)

Hırslı ve güçlü olma çabası

Kariyerinize ilk başladığınız yıllarda bir şeyler başarmak ve dünya için yararlı bir birey olduğunuzu hissetmek istiyordunuz. Bunun için de çok çabalıyor ve hatta bazen hırslanıyordunuz. Zaman geçtikçe bu hırsınız yavaşça yok olacak ve sadece işe gitmek için kendinizde istek arıyor olacaksınız. Zaman zaman da olsa içinizdeki o hırslı çocuğu meydana çıkarmayı unutmayın!

Sosyal etkinlikler

20'lerinizde hiçbir arkadaşınızın doğum gününü kaçırmaz, tüm festivallere yetişmeye çalışır ve her hafta sonu için de mutlaka bir plan yapardınız. Fakat artık durum öyle değil. Sosyal bir ortamda bulunmak zorunda kalmadıkça kolanızı ve cipsinizi alıp televizyon karşısında vakit harcamak sizin için en konforlusu. (Not: Bizce bazen kendinizi dışarı çıkmak için zorlamalısınız!)

Plan yapmak

Eskiden spontene planlar yapmak sizin için hem eğlenceli hem de çok basitti. Fakat artık daha planlı olmayı seviyorsunuz. Çıkacağınız tatilleri, gezeceğiniz yerleri önceden planlamak sizi daha rahat hissettiriyor. Hem artık spontane planlara ayak uyduramayacak kadar çok sorumluluk sahibisiniz öyle değil mi? Bunları bir kenara bırakıp anı yaşamayı deneyin. Bazen küçük kaçamaklar yapmak en iyisidir.

Yalnızlık

Sevgilinizin olmaması 20'lerinizde aslında o kadar da büyük bir sorun değildi. Fakat 30'larınıza geldiğinizde -yaşlanma korkusundan mıdır bilinmez ama- yalnızlık temalı bir film izlemek bile yalnız yaşlanacağınızdan korkmanıza sebep olmaya başlar oldu. Aslında öyle bir şey yok. Yalnız olmanın da güzel tarafları var, unutmayın.

Kendinizi artık eskisi kadar genç hissetmiyor olabilirsiniz ama unutmayın, önünüzde sizi çok güzel şeyler bekliyor. Tadını çıkarın!