Fotoğraf sanatı, topluma ayna tutmazsa olmaz. Hele ki fotoğraf sanatçısı Dora Günel'in eserleri... Dora Hocam, 'İç Kalpakçı Çıkmazı / Bir Sokağın Monografisi', 'Kadırga: Müseccel Marka' projelerinden sonra annesinin ölümünden yola çıkarak 'Doğum, Yaşam, Alzheimer, Ölüm' isimli projesini gerçekleştirdi. İzzet Baysal Huzurevi'nde yaptığı 'güz gülleri' isimli çalışmasının ardından "Unvan-sız" adlı fotoğraf kitabını yayınladı. Şimdi de 80 yaş ve üzeri kadınların aşk hikayeleri üzerinde çalışıyor.


Geçen ay İstanbul Cihangir'deki Fotoğrafevi'nde açılan "güz gülleri" isimli sergisini gezerken yakaladım, konuştum. 80 yaş üstü kadınların aşk hikayeleri nereden aklınıza geldi, diye sordum. Başladı anlatmaya:


Enişten beni nasıl tavladı, biliyor musun?


"Yaşlıları çok defa çektim. Kendi annemin hikayesinde, güz güllerinde... Benim bir de halam vardı. 90 yaşını geçmişti. Belleği çok berraktı. Ailesine bir takım belgeler, anılar bırakayım, dedim. Ayrıca kendi köklerimi merak ediyordum. Bizde çok fazla soy ayağı, tarih olmadığı için onu konuşturmak, bir şeyler öğrenmek istedim. Halamın yanına memleke gitmeye başladım; onu konuşturmak, bir şeyler öğrenmek için. Derken halam bu hikayeleri anlatırken, bir gün satır aralarında bana; enişten beni nasıl tavladı, biliyor musun, dedi."


Nasıl tavlamış, dedim... Dora Hocam konuşmasını sürdürdü: "1943'te annemle babam evleniyormuş, babamın o dönem arkadaşı olan eniştem, o sırada oraya gelmiş, bir sağlık memuruymuş, düğünde bateri çalmış. Halam; ben bundan çok etkilendim, dedi." Bu konuşmalar, Dora Bey'in aklına kazınmış: "Daha sonra gideyim halama bu aşk hikayesini anlattırayım, dedim; Bu arada da 80 yaşın üzerindeki kadınlar aşkı nasıl görüyorlar ve nasıl yaşıyorlardı, diye de merak ediyordum. Çünkü kendi dönemim geçti, şimdi yeni gençliğe baktığımda daha farklı ilişkiler görüyorum. Daha özgür dünyaları var, bizden daha yeniler. Eskiler acaba nasıldı? Eskiler ile yeniler arasında bir bağ olur mu, diye düşündüm."


1 yılda 12 kadını çekmiş


Derken arkadaşların yapmak istediği projeyi anlatıp, çevrelerinde yaşlı olup olmadığını sormaya başlamış. Bu şekilde İzmir'de 90 yaş üstünde üç yaşlı bulmuş. O dönemler BSH'daki görevini sürdüyormuş. İş seyahati için İzmir'e gittikçe o kadınların videolarını ve fotoğraflarını çekmiş, hayat hikayelerinin ses kayıtlarını almış. Hikayelerini ortaya çıkarmış. Bunları çözüp dinledikçe ilgini çekmiş, araştırmış. O sırada oturduğu apartmandaki 90'ını geçmiş yaşlı bir kadını da çekmiş, anlattırmış. Her birinden farklı hikayeler çıkmaya başlamış. Dora Bey, "Sonra İstanbul'da yaşayan iki Rum teyze buldum, aşk hikayelerini dinledim. Bir de Doğu Anadolu'dan bir teyzeyi dinledim. 1 sene içinde toplam 12 kadınla röportaj yaptım. Fakat içlerinde İstanbul'daki üç kadın, çok önemliydi, hepsi de meslek sahibiydi. 1940'ların sonunda General Electric ampül fabrikasında çalışan kadınlardı ki, bir tanesiyle o zamanın Hayat Dergisi'nden Müşerref Hekimoğlu, röportaj yapmıştı" diyor.


'O zaman da ihanet varmış'


Peki, sonuç olarak ne çıktı ortaya, deyince şunları anlatıyor Dora Bey: "Diğer projelerde de olduğu gibi, hepsinin evine girince, başka dünyalar görüyor insan... Hepsi eşini kaybetmişti. Bu, aslında bilimi de doğrulayan bir şeydi. Ufak bir destek veriyordu yani, kadınlar daha uzun yaşıyor. Hepsinin eşi ölmüş ve artık hiçbiri çalışmıyor. Bu arada ihanet, o zaman da varmış. Birden fazla evlilik yaşayanlar var. Her defasında mutlu da olmuşlar, mutsuz da... Ama hiç yılmamışlar. Mücadeleye devam etmişler."


Bu arada bu çalışma başka 2 şeyi; coğrafyanın tarihi yanında, bellek ve kimliğini de ortaya çıkarmış: "Bu kadınların kökenlerine inince kendi memleketlerini, soylarını anlattıkları zaman, aslında bu coğrafyanın ne kadar karışık olduğunu gördüm. Yani Romanya'nın bir vilayetinden Türkiye'ye gelen bir kadın; aslında Kafkasya'dan oraya göçmüş, oradan buraya gelmiş. Mübadelede olanları dinledim. Hem birinci 1923'deki mübadelede hem 1955'deki 6-7 Eylül olaylarından sonra olanları... Doğudaki olayları dinledim. Böylece geniş bir perspektif oluştu" diyor.


Şimdi Dora Bey, bu hikayeler üzerinden bir kitap ve video hazırlığı içinde. Elinde 3,5 saatlık video kaydı var. 1 saatlik bir film yapıp, kadın festivallerine göndermek istiyor. "Çeviri ve altyazıya ihtiyacı var. Montajı yapılacak. Bir de bunun üçüncü ağızdan romanımsı bir kitabını yapmak istiyorum. Şu anda da onlara çalışıyorum" diyor.


Kolay gelsin Dora Hocam. Yeni çalışmalarınızı merakla bekliyoruz.


Hayriye Mengüç


Fotoğraflar



1- Naime Alkan, Dora Bey'in halası. 92 yaşında. "O gece düğünde bateri çaldı, beni çok etkiledi" diyor.





2- 95 yaşındaki Nezahat Belek'in en büyük hayali doktor olmakmış, hemşire olmuş. Sonra kendisiyle evlenmek isteyen iki genç delikanlıdan doktor olanı değil, bahriyeliyi seçmiş. "İkisi de beyaz giyiyordu, ben bahriyeliyi seçtim" diyor. 27 yıllık evlilik ve iki çocuktan sonra ihaneti yaşamış. Fakat aşkı hafızasından hiç silinmemiş; "Son nefesini kollarımda vermesini isterdim" diyecek kadar...





3- 85 yaşındaki Saime Oltes anlatıyor: "Eve ne nikah memuru geldi ne de hoca nikahı. Hiç kimse gelmedi. Benden bir şey soran yok. Bunların hepsini babam yapmış. Üç sene sonra nikah memuru eve geldi, gel şimdi sen imza ver, dedi. Onsekizime yeni girmiştim. Bir oğlum kucağımda, diğeri elimdeydi."





4- Sevim Erzaim, 89 yaşında. "Ben kıskançlık bilmedim. Kocam çok yakışıklı insandı" diyor.





5- Kökeni saraya ve sanatçı bir aileye dayanan Suna Korkut, 84 yaşında. 1.5 yıl süren bir evlilik yaşamış ve bir çocuğu olmuş. Kucağında bebeğiyle yaşadığı ihanet, ona bir daha evlilik yapmamayı öğretmiş. General Electric ampül fabrikasında çalışırken o zamanın Hayat Dergisi'nden Müşerref Hekimoğlu, röportaj yapmış.





Dora Günel'in Fotoğrafevi'ndeki "güz gülleri" isimli sergisi, 15 Haziran'a kadar gezilebilir.

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.