Mentor Tuba Müftüoğlu son yıllarda yükselen algoritmik yönlendirmelerin dikkat, düşünce ve karar mekanizmalarımızı otomatikleşmiş bir tepki düzeyine indirdiğine dikkat çekerken, bu dijital “hipnoz” ortamında mindfulnessın rolünü anlattı.
İnsan olmaktan ‘kullanıcı’ olmaya evriliyoruz
Yapay zekanın gelişimini durdurmak mümkün değil. Giderek bir ‘insan’ değil ‘kullanıcı’ haline geliyoruz. Ancak zihinsel egemenliğimizi korumamız mümkün. Bunun yolu da içe dönmemizden, düşüncemizle nefesimiz arasında tekrar bağ kurmaktan geçiyor. Çünkü teknolojinin bize değil bizim teknolojiye hakim olmamızın ilk adımı, kendimize ait olan zihnimize sahip çıkmak. Teknoloji çağında durmak, düşünmek ve hissetmek neredeyse unutulmuş bir beceriye dönüştü. Zihnimiz sürekli uyarılıyor ama gerçek anlamda dinlenemiyor. İşte tam da bu noktada mindfulness, yani bilinçli farkındalık, yalnızca bir rahatlama aracı değil; zihinsel özgürlük ve insani derinlik için bir direnç alanı olarak öne çıkıyor.
Genç kuşaklar için durum daha da kritik
Özellikle genç kuşaklar için durum daha kritik. Güne telefonla başlayan ve her anını ekran karşısında geçiren çocuklar ve gençler, dış komutlarla yönlendirilen bir yaşam tarzına alışıyor. Bu da dikkat dağınıklığı, zihinsel yorgunluk ve duygusal yabancılaşma gibi sorunlara zemin hazırlıyor. Oysa gençlerin kendini duymaya, kim olduğunu hatırlamaya, hayatını değerlendirmeye, beklentilerini belirlemeye ve hayaller kurmaya ihtiyacı var. Hepimizin ihtiyacı olan bu ‘insani’ özelliklerimizi yani fabrika ayarlarımızı koruyabilmemiz için bulunduğumuz anın farkına varmamız çok önemli.
Teknoloji gürültüsünde, iç sesimizi ihmal etmeyelim
Anda kalmak hiçbir şey yapmamak değil. Aksine dikkatle yapılan her iş daha anlamlı ve etkilidir. Sabahları birkaç dakikalık sessizlik, öğlen kısa bir yürüyüş ya da tek bir göreve odaklanmak hem zihnimizi toparlar hem de motivasyonumuzu artırır. Zihnimizi toparlamak, duygularımızı tanımak, çevremizde olan biteni fark etmek günümüzde artık bilinçli bir çaba haline geldi. Bu yüzden mindfulness ‘insan’ kalabilmemiz için etkili araçlardan biri. Teknolojiye hayır demek zorunda değiliz ama yeter ki kendi iç sesimizi de duyabilelim.
YORUMLAR