Arnavutluk deyince Osmanlı izleri, tarih kitapları ve başkent Tiran gelir. Ancak tatil yaza denk gelince, havaların sıcağı beni Arnavutluk sahil hattı hakkında araştırmaya itti. Sarande'de karar kılmam bir iki Instagram postunu incelemem, Pinterest’te gezinmem sonucu çok zor olmadı.

Öncelikle bu güzelim tatil beldesine Schengen sorununuz yoksa Corfu adası'ndaki havaalanından sonra bineceğiniz bir feribotla ulaşabileceğiniz gibi başkent Tiran'dan otobüsle de geçebilirsiniz. Ben Tiran'da da zaman geçirmek istediğim için tercihim otobüs yolcuğundan yana oldu. Otobüs yolculuğu dediysem Türk herhangi bir beğenmediğiniz otobüs firmasının 10-15 yıl önceki verdiği hizmeti hayal etmenizi istiyorum. Gerçekten alacağınız hizmet, klimasız 4 - 5 saat yol gidecek olmanız da göz önüne alındığında gerçekten can sıkıyor.

Sarande'ye indiğimde sadece belli şehirlerin size söyletebileceği 'Buraya tekrar geleceğim, eminim' cümlesini kurdum. Tatil beldelerine gidince fiyatların İstanbul'dan iki üç kat pahalı olmasına alışmış olan ben Tiran'da yediğimle aynı fiyata yemek yiyince ufak bir kendi ülkemizde kazıklanıyoruz hissine kapılmadım değil.

Konaklamayı gündüz beachlerde gece kokteyl barlarda, clublarda olacağınız için çok lükse kaçmadan, sadece başınızı koyacağınız bir yer olarak görüp rezervasyon yapmanızı öneriyorum. Eşyaları bıraktıysak sahile doğru yürüyüş yapabiliriz. Her sokak arasından deniz ayrı bir göz kırpıyor aşağıya çağırıyor zaten…

Akşam yemeğinizi Le Petite’e denk getirmenizi ve sıcak sıcak esen havada güzel yemekler ve şarap uyumuyla tatilinizi lezzetli bir şekilde başlatmanızı öneriyorum. Masalar birbirine yakın olunca yan masadaki birinin çalan müziğe eşlik etmesi, tanımadığınız bu kişiye karşı sizde bir sempati oluşması size ‘Aslında hayat o kadar da zor değil.’ Şeklinde neşeli hisler uyandıracak ve aslında tatil de öyle başlamış olacaktır.

Tatil yerlerinde bira dışında bir şey içmeye korkan bizler için, böyle bir tatil yerinde denize karşı kazıklanıyorum korkusu olmadan serinletici şeyler içmek denizden sonra çok güzel gelecektir. Günü batırmak için özellikle tavsiye edebileceğim bir konumda olan Orange Cocktail Bar’da güzel vakit geçireceğinize eminim.

Sarande’nin merkezinden biraz uzaklaşınca sabaha kadar dans edebileceğin Mango Beach Club’a ulaşıyorsunuz. Bir bira parası kadar giriş ücreti veriyorsunuz ama onun karşılığında sana verilen biletle içeride bira, enerji içeceği veya alkolsüz içeceklerden bir tane alabiliyorsunuz.

Türk kahvesinin Türkiye’den ucuz olduğu, iskelenin üstüne konumlanmış Shark Beach Bar da Sarande gezi rehberimizin bonusu olsun. Her yerin güneyi, sahil hattı ayrı güzel ama temizliği, her yerin birbirine yakınlığı ile Sarande benim yazımı Schengen prosedürleriyle uğraştırmadan Avrupa’ya çevirdi.

Gamze Türker