Eğer bir ilişkiye bu beş mite inanarak başlarsanız, o ilişki mutsuzluğa mahkumdur:

Mutlu çiftler sonsuza dek birlikte olur

Bu tehlikeli olanlardan biri çünkü mutluluğun sonsuza dek süreceğine dair bir inanç geliştirmeye sebep oluyor. Gerçek, ilişkinin başında yaşanan mutluluk ile senelerce sürdükten sonra yaşanan mutluluk arasında fark olduğudur.


Bu efsaneye inanmak, sizi bir çift olarak bekleyen tehlikeleri çeşitli manevralarla atlatmak ve birlikteliği sürdürmek için hazırlıklı olmanızı engeller.


Gerçekçi olmalı, aşk ve mutluluğun şekil değiştireceğini, asla ilişkinin başındaki gibi hissedemeyeceğinizi kabul etmelisiniz. İlişkinizde aşkı ve mutluluğu sürdürebilmek için, ikinizin de çaba harcaması gerekir.


O benim ruh eşim, dünyam, ilk ve tek aşkım

Bu efsanenin insanların inanç sisteminde köklenmiş olmasının sebebi toplumun bireyi aşk, mutluluk ve dolu dolu bir hayatın sadece bir diğerine duyulan tutkulu aşkla mümkün olabileceği inancına itmesinden kaynaklanıyor.


Bu insan – ruh eşiniz- gerçekten sevdiğiniz tek insan ve tüm bireysel varlığınız onun size olan aşkına bağlı. O olmadan, siz bir hiçsiniz. Buna gerçekten inanıyorsanız, başınız büyük belada demektir.


Mutluluk ve sevgi insanın içinden gelir, bir başkasına bağlı değildir. Kim olduğunuzun f arkına varın, öncelikle birey olmayı, yalnızken de mutlu olmayı öğrenin. Kendi kendinize yetemediğiniz sürece, sağlıklı bir ilişki yaşayamazsınız.


Romantizm ve tutku sonsuza dek sürecek

Birisine tutkuyla aşık olmak ilişkinin sürmesine yetmez. Romantizm ve tutku zamanla azalır, hatta bazen tamamen kaybolur. Eğer doğru yaşarsanız, daha derin ve olgun bir birlikteliğe dönüşmesini sağlayabilirsiniz.


En büyük problem, ilişkinin başında aşk, tutku ve şehvet sancıları içindeyken bağlılığa dair büyük kararlar vermek oluyor. Bu süreçte verilen ciddi bağlılık kararları sonradan büyük pişmanlıklara dönüşebiliyor.


Gerçekten birlikte olmak isteyen çiftler ilişkileri üzerine yatırım yapmak zorundadırlar. Sürdürebilmek çok çalışmak, bağlılık ve fedakarlık gerektirir. Tartışmalar, çatışmalar, anlaşmazlıklar sürecektir ama taraflar gerçekçi davranmayı bilirlerse, bunlardan korkmaz, bunlarla güçlenirler.

Çocuk sahibi olmak mutluluğa mutluluk katar

Çocuk sahibi olmak ilişkiye farklı bir dinamik katar ve eğer iki taraf da ihtiyatlı olmaz ise, ilişkinizi ve birbirinize duyduğunuz sevgiyi mahveder.


Çocuk sahibi olmak, bir ilişkinin sürdürülebilirliğini ve gücünü ‘test’ eder. Ebeveynlik, inançlarınıza, değerlerinize, taviz verme yeteneğinize, sevginize, egonuza, korkularınıza, kaygılarınıza ve farklılıklarınıza meydan okur.


Çocuğunuz ikinizin de önceliği olur ve birbirinizden uzaklaşmanıza sebe olabilir. İlişkiyi güçlendirmek için çocuk sahibi olmak yerine, çocuk sahibi olmadan önce ilişkinizin yeterince güçlü olduğundan emin olmalısınız.


Aşk her şeyin üstesinden gelir

Aşk, karşılaştığı tüm sorunlar ve engellerin üstesinden tek başına gelemez. Aşk, tek başına, partnerinizin tüm hataları, rahatsız eden alışkanlıkları, bencillikleri ya da anlamsız istekleri üstesinden gelemez.


Sürekli diyalog ve konuşma, saygı, özür dileme yeteneği, kendi eylemlerinin sorumluluğunu kabul etme, açık yürekli olma, doğruyu söyleme, kutlama, takdir etme, minnet duyma, eğlence, flört, sorunların üzerine birlikte gitme, birlikte gülme bir ilişkinin sürmesi için gerekli öğelerden ilk akla gelenlerdir.


YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!
  • Misafir Yazılanları bende aynen yaşıyorum ve sanırım bendeki bağımlılık çok ileri boyutta yapamıyorum... hepsinde okuduğumda Evet böyle diyorum ama gerisi gelmiyor...
    CEVAPLA

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.