İnsanların yaşadıkları ayrılıklardan sonra sıkça duyduğu bir cümledir: “Unut artık.” Ne kadar zamandır birlikte olduğunuz, neler yaşadığınız, ne kadar tutkuyla bağlı olduğunuz ve ayrılığın sizin için ne kadar zor olduğu önemli değildir, unutmalısınızdır.



Ayrılıklar hakkında yapılan yeni bir araştırmanın yazarlarından ve Saint Louis Üniversitesi Kriminoloji ve Ceza Yasası Bölümünde epidemiyoloji doçenti Dr. Brian Boutwell’e göre: “Başarısız bir ilişkinin sonucunda gelen ayrılığı atlatma süresi için toplumda küçümseme eğilimi var.”


“Bazı insanlar bunu daha kolay karşılayabilirken, bazıları yapamaz. Sonuç olarak, kimilerinin ayrılık sürecinde zorlanabileceğini anlamak oldukça önemlidir. Yoluna devam etmekte zorlananlar ahlaki bir başarısızlık yüzünden acı çekmezler. Zorlanmalarının sebebi, diğer insanların başka bir ilişkiye kolaylıkla yönelme kapasitelerine sahip olmamalıdır.”


Saint Louis Üniversitesi’nde yapılan araştırmanın sonucuna göre, erkekler eğer onları aldatırsanız sizi terk etmek üzerine programlanmışlardır. “Cinsel aldatma, erkeğin genetik sağlığına direk bir tehdittir” diyor Dr. Boutwell. “Diğer bir deyişle, durum erkeğin kendine ait olmayan bir çocuğu büyütmesiyle sonuçlanabilir ve bu da kendi genlerini sürdürmesini engeller.”



Erkeklerin aksine, kadınlar çocuklarının biyolojik olarak kendilerine ait olmadıklarına dair hiçbir şüphe duymak zorunda kalmazlar. “Ancak, var olan baba anne ve çocuğunun güvenliği ve refahı açısından tehdit yaratabilir” diyor Boutwell. “Erkek, başka birisine aşık olduğu için isteksiz davranabilir ve kadın ile çocuğunu terk edebilir. ”Tabii bu kadınların aldatılmayı kabul ettiği anlamına gelmiyor. Sadece kadınlar için fiziksel aldatma, duygusal aldatmadan daha az acı verici olabilir.



“Partneri ve bebeği için dengesiz, duygusuz ve zalim olan biri, üremek ve çocuk yetiştirmek için güvenli değildir. ”Kronik şiddet sahibi olan insanların daha az çocuk sahibi olma potansiyeli vardır çünkü kolayca cinsel partner bulamazlar. Bu bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmıştır.



Aile İlişkileri dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, finansal konularda yaşanan anlaşmazlıklar boşanmaların önde gelen belirtilerinden birisidir. Para ile ilgili olan tartışmalar, diğer tüm tartışmalardan daha uzun soluklu ve kuvvetlidirler. Bunun sebebi aslında maddi imkansızlıkların diğer pek çok sıkıntıyı ve yoksunluğu da beraberinde getireceğine olan inançtır.




Sürekli ayrılmak hakkında düşünmek kötü bir fikir gibi görünebilir ama aslında duygusal iyileşmeyi hızlandırmaya da yardımcı olabilir. Sosyal Psikoloji ve Kişilik Bilimi’nde yayınlanan bir araştırmaya göre, eski partneri hakkında uzun uzun düşünerek ayrılmaya karar veren insanlar, tek başlarına kaldıklarında kendilerini daha güçlü hissediyorlar.



Yine yeni yapılan ve Cyberpsychology, Davranış ve Sosyal Ağ dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, aşırı Facebook kullanımı ilişkiye ciddi zararlar verebiliyor. Duygusal ve fiziksel aldatmalara ortam sağlayan platform, ilişkilerin ayrılık ve boşanma ile sonuçlanmasına neden oluyor.




Missouri – Kolombiya Üniversitesi’ne göre, aynı şey Twitter için de geçerli. Yapılan araştırma, sosyal medyanın kötü ilişkiler ile bağlantısını araştırmasa da uzmanlar Facebook ve Twitter’ın insanlara eski sevgilileri ile yeniden iletişime geçmeleri ve küllenen ateşi alevlendirmeleri için kolaylık sağladığını savunuyor.



Sevgilinize asla doyamadığınızı mı hissediyorsunuz? Bilim adamları, aşkın, uyuşturucu bağımlılığına benzediğinin altını çiziyor. Ve tüm bağımlılıklar gibi vazgeçmenin zorluğu da bir kez daha gözler önüne konuyor.




Sonuçta, bir ayrılığın ardından kendinizi çok kötü hissederseniz, bu son derece doğal. Kendinize zaman tanıyın. Vazgeçmek, bırakmak asla kolay değildir!

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.