Hayatın stresinin, tüm pozitif enerjinizi tükettiğini hissettiniz mi hiç? Bu, çağımızın yaygın sorunlarından biridir ve bizim gelecekteki mutluluk ve iç huzur beklentilerimiz hakkında umutsuz hissetmemize neden olabilir. Yaşamımızda strese neden olabilecek birçok faktör vardır: Bitirilmesi gereken işler, ilişki sorunları, maddi sıkıntılar, sıkışık trafik ve çeşitli anlaşmazlıklar gibi şeyler strese neden olabilir. Stres doğal bir reaksiyondur çünkü vücut, üzerine uygulanan olumsuz baskılarla baş etmeye çalışır. Bu baskılar çok arttığında stres bir problem haline gelebilir ve bazı durumlarda anksiyete bozukluklarının ve depresyonun öncüsü olabilir. Dolayısıyla da huzursuz hissetmemiz kaçınılmaz bir hal alır. Böyle durumlarda iç huzurumuzu sağlayıp mutlu olmak imkânsız gibi gözükebilir ancak değildir. Sadece her şeyde olduğu gibi öncelikle baş etmek için kararlılık, sonra da çaba gerektirir.





Hepimiz telaşlı ve baş döndüren stresli dönemler geçirmişizdir. Geçirmeye de devam ediyoruz belki… Bununla birlikte, hayallerimizi gerçekleştirip potansiyelimizi kullanmayı düşünüyorsak eğer, iç huzuru hissedebilmek ve büyütebilmek için yollar bulmak çok önemlidir.





Öncelikle, biraz yavaşlayıp yalnız zaman geçirebilmek gerek. Yalnızken üzgün, terkedilmiş ya da sıkılmış hissetmenize gerek yok. Aslında, bu iyileşmek ve şarj olmak için harika bir fırsattır. Sizi etkileyecek kimse olmadığında, gerçekten denge ve iç huzuru bulabilirsiniz. Her zaman başkalarının yanınızda olmasına ihtiyacınız yoktur. Kendiniz için bir şey yapmayı deneyin. Mesela, hobinizin tadını çıkarın veya uzun bir yürüyüşe çıkın. Sadece bir süre gözlerinizi kapatıp sessizliğin tadını da çıkarabilirsiniz. Yalnız olmak, stresten dağılan parçalarınızı bir araya getirmeniz ve yaşamınızda gerçekten neyin önemli olduğunu hatırlamanız için size zaman ve alan sağlayacaktır.





Kendinize gerekli zamanı ayırıp kendinizle yakınlaşıp koşuşturmaya bir süreliğine ara verdikten sonra da algınızı kendinizden uzaklaştırmaya başlamalısınız. Çelişkili gelebilir, evet, ancak sürekli kendinize, özel problemlerinize ve kendi gereksinimlerinize odaklanıyorsanız, iç huzuru bulamazsınız. Etrafınızda da “gerçekten” ne olup bittiğine dikkat etmeniz gerekir. Belki o aşırı stresli anlarınızda bir sürü şey kaçırdınız? Tüm dikkatinizi içeriye çekmek cazip gelebilir, ancak tam tersini yapmayı denediğinizde beklediğiniz ya da beklemediğiniz yardımı veya samimi bir iletişimi yakalayabilirsiniz. Hatta tüm soru işaretlerinize cevap bulabilirsiniz.





İç huzuru sağlamada ve stres seviyesini dengelemede en önemli noktalardan bir diğeri ise, kabul edebilmektir, olanı, olduğu haliyle. Bu en basit tanımıyla aslında, üzerinde kesinlikle kontrol sahibi olamadığımız şeyleri bırakmamız anlamına gelir. Kendinizi bu durumdan kurtarmak, günlük yaşamınızda oluşan endişeleri ve stresi azaltabilir. İçinde bulunduğunuz durumdan şikâyet etmeyi bırakmak ve bir çözüm bulmaya odaklanmak esas mesele. Düşünün, cep telefonunuza çok yavaş olduğu için, arızası olduğu için sürekli bağırıp çağırmazsınız değil mi? Eski olduğunu, bozulduğunu kabul edersiniz ve hızını artırmanın ya da yeni bir telefon satın almanın bir yolunu bulursunuz. Hayatta da aynı matematik vardır, sadece sızlanmak çoğu zaman daha kolay gelir.





İşlerin her zaman mükemmel olmadığı gerçeğini kabul edin. Hayatınızdaki küçük sıkıntıları gidererek başlayın, gerisi zaten akmaya başlayacaktır.



Jüpiter

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.