Kaç zamandır birkaç satır yazmak istiyorum fakat elim gitmiyor klavyeye. Ellerimin, gönlümden akanlara yetişmek için harfleri atlaya atlaya, koştura koştura, hızlıca, doğru-yanlış, klavyeyi adeta hırpalarcasına, birkaç dakikada bir paragraf yazı ortaya çıkarmasını özledim.


Yapmacık bir istekle, o günlerin de özlemiyle aklımdan geçenleri klavyeye döküverdim. Fakat kazın ayağı öyle değilmiş işte. Döndüm başa okumak için, bir çuval dolusu bir anlamı, değeri olmayan, tatsız tuzsuz, içi boş, yavan, duygusuz sözcükler yığını. Derhal hepsini çöpe attığım gibi, yetinmeyip çöp kutusunu da boşalttım ki geri dönme ihtimalleri olmasın ucubelerin. Bir kez daha anladım ki akıl yetmiyor. Yürek lazım. Ateşlerde yanan yürek. Yangın yoksa yazı da yok. Aşk yoksa yangın da yok. Yar yoksa aşk da yok.


Ya Sezen? Onun hakkını da vermek lazım. O olmasa bu yazdıklarımı yine yazardım belki. Fakat bu kadar duyguyu sırtlayamazdı cılız sözcükler. Sığdıramazdım manaları kelimelere.


Üç beyaz, bir siyah, bir de Sezen hep yanımda idi. İki mendil, bir ekran beyaz, klavye siyah. Bir mendil, gözümden akanlara. Bir mendil, burnumdan akanlara. Bir ekran, yürekten akanlara. Sezen, adeta gönül meyi. Kadeh kadeh, ağır ağır, yudum yudum tüketiyorum Sezen'i. Tükettikçe hızlanıyor; yangın yeri yüreğimden parmaklarıma, oradan kara klavyeye ve nihayet ak pak, pırıl pırıl ekrana bir bir diziliyor kelimeler, cümleler.


Dönüp dönüp okuyorum yazdıklarımı. “Olmuş mu?” diyorum. Sezen de doğruluyor beni. Daha bir içli söylüyor bugün. Daha yürekten seslendiriyor. Biraz rahatlıyorum. Şimdi baktım, son gönderdiğim yazı da yayınlanmış blog sitemizde. Daha bi mutlu oluyorum. Bugünlük klavyemle vedalaşa bilirim gönül rahatlığıyla.


Sağlıkla kalın dostlar.


04.12


meserifi

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.