Kahve ve mavi huydur bende diye çayı kenara koymam, özellikle de demleme çayı...


İnce belli bardakta güzel demlenen çay iyi bir yol arkadaşıdır, güne başlarken arkadaşınla bir yerde oturup yaşamı paylaşırken günün koşturması içinde nefes almak istediğinde ve tamamlanan kocaman bir günün gecesinde yaşadıklarının kritiğini yaparken...


Velhasıl, elimizde çayımız, kafamızda düşüncelerimiz eksilmesin. Neden, biliyor musunuz? İçtiğiniz çay huzur verirken kafanızdaki düşünceler aslında bizi yaşama bağlayan destektir. Düşünceleriniz, eminim kötü olmaz kimsenin ama yaşamda karşılaştıklarımız her zaman iyi olmayabilir. Peki, iyiler kabulümüzken neden kötüler dert oluyor? Sanıyoruz ki dert kötü bir şey. Tersinden bak bir de olaya, bir şeylerin kıymetini hatırlatıyor belki de bize. Her nefes aldığımızda şükrediyorsak karşımıza çıkan iyilikler de kötülükler de bizim sınavımız diye düşünebiliriz.


Hatırlayın haydi, yağmur yağdığı zaman pencereye koştuğumuz zamanları gökkuşağındaki o yedi rengi görmek için. İşte hayat da böyle bir şey, beyaz renge açıyorsun gözlerini. Takvimdeki günler geçtikçe o beyaz rengin de aynı gökkuşağı gibi rengarenk oluyor. Peki bütün renkler de mutlu olurken neden gri rengi sevmiyoruz? İyilikleri kötülükleri ayırt etmek yerine olumlu olmayı tercih edelim. Olumlu olmak kalbi ferah tutmakla bağlantılıdır.


Kendinize bir çay koyun, alın kitabınızı elinize, arkada da enerjinizi yükselteceğine inandığınız fon müziğiniz, bakın, bunların verdiği huzur paha biçilemez. Şimdi dert olarak gördüğünüz olayları tekrar düşünün ama pozitif olarak. Hepinize ferahlıklar dilerim.


Sevgi ve dua ile kalın.


Sevim Yeşilyurt

Facebook Yorumları

YORUMLAR

Yorum kurallarını okumak için tıklayınız!

İnternet sitemizde kullanılan çerezlerle ilgili bilgi almak ve tercihlerinizi yönetmek için Çerez Politikası, daha fazla bilgi için Aydınlatma Metni sayfalarını ziyaret edebilirsiniz. Sitemizi kullanarak çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.